FETÖ eylemlerine duruşmalarda devam ediyor

Aslan Değirmenci / UMED Başkanı
17.06.2017

15 Temmuz darbe girişimi sanıklarının yargılandığı çatı davasında yürütülen psikolojik harbe, sanıkların yalanlarına yer vererek medya farkına varmadan destek oluyor. Sanıklara sorulan sorulara, delillere ve sanıkların mahkemede sergiledikleri oyunlara yeterince yer verilmiyor. Unutmayalım ki FETÖ darbe girişiminin stratejik bir başka ayağı mahkeme sürecidir.


FETÖ eylemlerine duruşmalarda devam ediyor

15 Temmuz darbe girişimine ilişkin “Yurtta Sulh Konseyi” üyelerinin de yargılandığı çatı davası Ankara’da devam ediyor. Bugüne kadar dört duruşmayı takip etme fırsatım oldu. Öncelikle altını çizmeliyim ki söz konusu duruşmalara yeterince sahip çıkılmıyor. Geçen hafta ise tehlikenin farkına varan duyarlı STK’lar, “Ankara 15 Temmuz Platformu” oluşturarak, süreci takip etmek, şehit ve gazi ailelerine destek vermek,  davanın kamuoyu nezdinde kalıcı olmasını sağlamak için mahkeme önünde ikinci vatan nöbeti başlattılar.

Alperen Ocakları, Anadolu Gençlik Derneği, Anadolu Platformu, Ankara Hizmet Edenler Derneği, Ankara İhlPatformu, Asil Der, Başkent Ankara Meclisi, Bayındır Memur-Sen, Bem Bir-Sen, Birlik Haber-Sen, Bolu Dernekler Federasyonu, Büro Memur-Sen, Cihannüma, Çankırı Dernekler Federasyonu, Çatı-Der, Çorum Dernekler Federasyonu, Diyanet-Sen, Eğitim Bir-Sen, Enerji Bir-Sen, Ensar Vakfı, Erbakan Vakfı, Erdef, Erzincan Dernekler Federasyonu, Esder, Gaziler ve Şehit Aileleri Vakfı, Hak-İş, İdareci Ve Bürokratlar Birliği, İlim Yayma Cemiyeti, Kars-Igdır-Ardahan Dernekleri, Kültür Memur-Sen, Malatya Derneği, Malatya Sivil Toplum Kuruluşları, Memur-Sen, Önder, Sağlık-Sen, Siyasallılar Vakfı, Toç Bir-Sen, Tügva, Ulaştırma Memur-Sen, Umran ve Yozgatlılar Derneği tarafından oluşturulan platforma cesaretlerini, ruhlarını ve vatanımızı bize emanet bırakan kahramanlarımızın mirasına sahip çıktıkları için teşekkür ediyorum. Söz konusu platformun tez zamanda artarak büyümesini, FETÖ/PDY davalarının görüldüğü tüm illerde sürece müdahil olmalarını diliyorum.

Psikolojik üstünlük sağlama

Ama sürece sahip çıkması gereken sadece STK’larımız değil. Medyamıza ve devletimize çok büyük görev düşüyor. Çünkü FETÖ’cü sanıkların yeni stratejisi oldukça sinsi oldukça da profesyonel gözüküyor.

Söz birliği içerisindeler. İki haftadır darbe girişimini görmediklerini, duymadıklarını, bilmediklerini ifade ediyorlar. Kanlı işgal girişimini basite indirgemek, sulandırmak için ifade esnasında kontrgerilla, FETÖ ve Gladio yöntemleri kullanarak psikolojik üstünlüğü ele geçirmeye çalışıyorlar. Mahkeme heyetinin, izleyenlerin ve tabii medyanın düşünce, algı ve karar verme yetisini sağlıksızlaştırmak için her yolu deniyorlar. Şehitlere, gazilere, mahkeme heyetine saygı göstermiyor ama saygı bekliyorlar. Öfkelerini gizlemiyor “Hesaplaşacağız” diyecek kadar ileri gidiyor, psikolojik zemininde yaptığı ihaneti meşru göstermeye çalışıyorlar. Yıpratıcı, yıkıcı, yorucu, olumsuz yönlendirici, tiksindirici savunmalara imza atıyor, kriptolar ve siyasi destekçileri tarafından gündemde tutulan “Tiyatro” tezini güçlendirmeye çalışıyorlar. Metotları hiç değişmemiş. Hile ve aldatmaları yine çok etkili kullanıyorlar. Bir yandan örgütü inkar ederlerken, örgütlü bir şekilde hareket ediyorlar. Sadece dışarıda değil mahkeme salonunda da fesadın toplumsallaşması için, yalan, ajite etme ve sosyo-psikolojik manipülasyon olarak bilinen algı operasyonuyla kelimeleri silah olarak kullanıp bilgi kirliliği meydana getiriyorlar. Doğruluktan uzak bilgi akışı sağlayıp, gerçeği gizlemeye çalışıyor, önceden hazırlandığı çok belli olan ifadelerle, ortak bir dille inkar taktiği geliştiriyorlar. Hakikati sulandırmak, zihinleri bulandırmak, davanın seyrini saptırmak için 40 yıldır yaptıkları gibi takiyye, gizleme ve pişkinlik ile hareket ediyorlar.  Yine duruşmalarda Türkiye düşmanlarına algı malzemesi üretmek için çırpınan sanıklar, okyanus ötesindeki istihbarat merkezlerinde örülen ağın bir parçası olduklarını görmemizi sağlıyorlar.

Medya alet olmamalı

Burada altını çizerek uyaralım: Sanıkların psikolojik harp tekniği temelinde üretilmiş bu savunma taktikleri, ortak dil ve tavırları, arkasında örgütlü bir yapının varlığını gösteriyor. Cezaevlerinde örgütlü ve yurtiçi - yurtdışındaki odaklarla irtibatlı oldukları ortak dil ve tavırlarından anlaşılan sanıkların, savunma hakkına halel getirmeden, bu irtibat ve örgütlülüklerine engel olunmalıdır. Unutulmamalıdır ki; taviz verilirse darbecilerle mücadele zaferle sonuçlanmaz.

Aynı şekilde söz konusu psikolojik harbe sanıkların yalanlarına yer vererek medya farkına varmadan destek oluyor!  Bilinçli yer verenler ise açıkça destek vermeye devam ediyor. Medya sanıklara sorulan sorulara, delillere ve sanıkların mahkemedeki sergiledikleri oyunlara yeterince yer vermiyor. Unutmayalım ki FETÖ darbe girişiminin stratejik bir başka ayağı mahkeme sürecidir. Bu süreci yönetmek için devreye giren Pensilvanya’dır. Pensilvanya tarafından mahkemede yalan üzerine kurulmaya çalışılan tiyatroya medya alet olmamalıdır. FETÖ üyelerinin mahkemedeki tutumları bir şeytani eylemdir. Bu eylemi geçersiz kılmak en başta medyanın görevidir. Yapılacak her hata, hatayı yapanı şeytana yakın kılmaktan başka sonuç üretmeyecektir. Önemli olan doğruyu, adaleti, hakkaniyeti ve hakikati öncelemektir. Terör örgütlerini meşrulaştırma ihalesini alan, terör örgütlerinin sözcülüğünü yapan malum medya ve sosyal medya hesaplarını kullanan tetikçilerine sözümüz artık kalmadı. Algı operasyonlarıyla, karakter suikastı gerçekleştirip; iftira, yalan ve fitne ile gerçeklerin önüne set kurma çabası içerisinde olanları da gazeteci olarak görmüyoruz. 80 milyonun hep birlikte geleceğe yürüyüşünü, güçlü Türkiye’yi inşa yolculuğunu engellemek isteyen terör koalisyonuyla arasına mesafe koymayı beceremeyenler hem bize hem de milletimize uzaktır.

Ancak 15 Temmuz’da kanlı işgali püskürtmek için yüreklerini birleştiren medyamıza bugün de büyük görev düşmektedir. Bu süreç içerisinde medya aracılığıyla içeriği boşaltılmış, gerçekten uzaklaştırılmış, dezenformasyona uğramış bilgiler kitlelere ulaştırılmamalıdır. Reyting uğruna senaryosunu Pensilvanya’nın yazdığı FETÖ’cülerin mahkeme salonunda sahneye koyduğu tiyatroya farkına varmadan destek verilmemelidir. Medya, dezenformasyon ve manipülasyona karşı milli bir zırh giymeli, FETÖ’nün kirli oyununu bozmak için hakikati topluma en yalın şekilde ulaştırmalıdır.

[email protected]