Katalonya: Rusya’nın ayrılıkçı stratejisi

Rusya Katalonya referandumunun arkasında ne kadar var, tartışılır. Hatta hiç yok diyenler de olabilir. Ama Rusya’nın bu işte parmağını göremeyenler ‘Yeni Rusya’yı tanımıyor demektir. Bunlar için gelecekte Rusya’nın atacağı adımların çok şaşırtıcı olacağı kesin.

Rusya’nın ABD seçimlerini etkilediği tartışmaları devam ederken Avrupa Birliği de başka bir operasyonla karşı karşıya kalabilir. Rusya’nın Batı’ya karşı stratejisi, Batı’yı kendi iç sorunlarında boğmak. Peki Rusya bunu nasıl yapacak? Aslında Rusya’nın son 5-6 yılda izlediği dış siyasete dikkatlice bakılınca şunu görmek mümkün. Rusya karşısına kimi alsa hep kaos ve karmaşa üzerine siyaset yürütüyor. Mesela AB ülkelerinde göçmen krizi patlak verdiğinde Rus basınının yaptığı haberler (bir çoğu fake haberdi) göçmenlerin AB yerli unsuru olan vatandaşlara karşı işlediği suçlar temalıydı. Kısacası Rusya’nın basını Avrupa Birliği’nde İslamofobiyi ve yabancı düşmanlığını (ksenofobiyi) tetikleyen yayınlar yaptı. ABD’deki siyahi katliamları da öne çıkartan ve siyahilerin protestolarına destek veren yayınlar yaptı Rus basını. Russia Today kanalı ABD içindeki ayrılıkçı azınlıkları sürekli gündeme taşıdı. RT ve Rus basınının yaptığı haberler her zaman fake değidi hatta haklı olan azınlıklara mikrofon uzattı ama bunu hep Rusya’nın izlediği stratejiye uygun olarak yaptı.

Aynı anda çifte strateji

Basın yoluyla yabancı düşmanlığı ve İslamafobiyi tetiklemekle kalmadı Rusya. İki başkenti olarak kabul edilen Moskova ve S.Petersburg’da iki farklı toplantı ve kongreye ev sahibi yaptı. S.Petersburg’da AB’den ve dünyadan aşırı sağı bir araya getirirken Moskova’da yine Dünya Antiglobalism Harekatı çatısı altında ayrılıkçıları topladı. Aşırı sağcıların kongresini anlatan makaleleri Novaya Gazeta ve Dojd gibi Rus muhalif basın kuruluşları yayınlandı. 22 mart 2015 yılında Rusya’nın Kuzey Başkenti sayılan S.Petersburg ev sahipliği yapmıştır bu toplantıya. Ayrılıkçılar ise Antiglobalism çatısı altında Eylül 2016 yılında Moskova’da toplandı. Bu iki toplantı Rus muhalif basını tarafından yakından izlendi ve RBC, Dojd, Novaya Gazeta tarafından kamuoyuna anlatıldı. Her iki kongre, Rusya’nın Kırım ve Doğu Ukrayna siyasetine destek kapsamında yapılmıştı. Fakat Rus muhalif basının gözünden kaçmayan bu iki kongre uluslararası basında fazla yer bulmadı. S.Petersburg’da toplanan Neonazi ideolojisine yakın sağ örgütlerin sahaya çıkma zamanı göçmen krizi ve seçimler dönemi ile geldi geçti. Moskova’da toplanan ayrılıkçılar kendilerini düşen görevi daha yeni yerine getirmeye başladılar. Avrupa içinde bu sorunun yansımalarını görmeye başladık.

Batı’yı kendine hapsetmek

Katalonya ile başlayan ayrılıkçı referandumlar sorunu, AB’yi zora sokacak ve dış gündemden uzaklaştırıp dikkatini iç sorunlara hapsedecektir. Rusya Katalonya referandumunun arkasında ne kadar var, tartışılır hatta hiç yok diyenler de olabilir. Ama Rusya’nın bu işte parmağını görmeyenler ‘Yeni Rusya’yı tanımıyor  demektir. Bunlar için gelecekte Rusya’nın atacağı adımların çok şaşırtıcı olacağı kesin.

Eylül 2016 yılında Moskova’da Rusya’nın Antiglobalist Harekatı (anti-global.ru) örgütünün organize ettiği kongrede Katalonlar da vardı. Aynı örgüt, 7 Temmuz 2017 yılında İrlandalı Sinn Fein Partisi lideri ile de toplantı yapmıştı. Bu toplantıda BM İnsan Hakları Komitesi eski Başkanı İonov Aleksandr ile Rusya’nın Ulusal Gençlik Harekatı olan “Genç Askerler” üyeleri hazır bulunmuştu. Rusya Antiglobalist Harekatın resmi web sitesinde yer alan haberde toplantının içeriği açıklanmıyor ama toplantı konusu olan “İngiltere gündeminde İrlanda’nın bağımsızlık yolları”, toplantıda nelerin konuştuğunu açıklıyor. Aynı örgütün Katalonya açıklamasında İspanya hükümetine çağrı yayınlanmış ve Katalonların referandumunu tanımaya davet ederek AB’nin demokratik değerleri hatırlatılmış.

Putin’in hibrid savaşında elinde olan bütün kozları ve enstrümanları kullandığının başka bir kanıtı olan bu gelişmeler Rusya’nın bu süreçte daha da şaşırtıcı adımlar atacağını göstermekte. Putin, 2018 seçim kampanyasına karşı Batı’nın ve ABD’nin Rusya’da yeni ayaklanmaları tetiklemeye çalışması, Rusya’nın ise Batı’da hiç beklenmeyen siyasi grupları harekete geçirmesi söz konusu olabilir. Karşılıklı kaos senaryoları yazarak uygulamaya çalışan Rusya ve Batı, son noktayı koyma savaşı vermektedir. Batı Rusya’da yeni düzen kurmak, Rusya ise ABD ve AB’yi iç sorunlarıyla boğuşur halde tutmak istiyor.

[email protected]