Tüm Yazarlar
Ahmet Uysal Yazıları
Trump seçilirse Ortadoğu'da ne değişir?
Ahmet Uysal
2020 seçimleri esnasında Biden, Nükleer Anlaşma'ya geri döneceğini söylese de başa geldikten sonra ağır şartlar öne sürerek İran ile anlaşmayı yenilememiştir. Trump ABD seçimlerini kazanırsa İran'a yönelik daha sert tutum benimseyeceği beklenebilir. Özellikle Filistin ve Yemen gerginlikleri bunu sağlayabilir ama bu sertliğin büyük bir çatışmaya dönüşerek İran'ı durdurmaya varması da zor. Çünkü Trump'ın Arap-İsrail normalleştirme projesi için İran korkusuna ihtiyacı var.
Yönetemeyen demokrasi sendromu
Ahmet Uysal
Tunus'taki sorunun bir kısmı karma parlamenter sistem ve başkanlık sisteminin uyuşmamasından kaynaklanmaktadır. Ülkede uzun diktatörlük döneminden sonra geçen kaotik dönemde, güçlü bir siyaset ve sivil toplum geleneğinin oluşmayışı nedeniyle 'yönetemeyen demokrasi' sendromu yaşanmaktadır. Kays Said, bağımsız aday olması nedeniyle sahada çok güçlü değildir, güçlü bir kadrosu ve dayandığı bir siyasi parti de yoktur. Bu durum onu dış tesirlere açık hale getirmektedir. Said'in bu krizi yönetecek tecrübesi de yoktur. Ayrıca, koronavirüs salgını ve derin ekonomik krizle boğuşan ülkenin bir de bu siyasi krizi kaldıramayacağı açıktır.
Ortadoğu'nun 2021'de çözüm bekleyen sorunları
Ahmet Uysal
Kuzey Irak'ta Barzani ve Talabani yönetimleri (Erbil ve Süleymaniye) arasında ihtilaf devam ederken, ABD ve İran destekli PKK-PJAK bölgede etkinliğini artırmaktadır. Bu durum hem Türkiye'yi hem de özellikle Barzani liderliğindeki KDP bölgesini tehdit etmektedir.
Seçimlere doğru Tunus
Ahmet Uysal
Arap Baharı’nın sembol ülkesi ve işleyen tek demokrasisi Tunus’ta görevdeki Cumhurbaşkanı Beji Kaid Essibsi geçen ay hayatını kaybetti. İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth’den sonra en yaşlı devlet başkanı olarak görev yapan Essibsi, aslında çok ileri yaşta (88) devlet başkanı seçildi ve bu Kasım’da sonra erecek görev süresini tamamlayamadı. Çok kritik bir dönemde görev yaptığı ve demokrasi dışı telkinlere prim vermediği için Tunus siyasi tarihinde yerini almış oldu. Essibsi döneminde yapılanların Tunus’un geleceğini şekillendirmede önemli bir yeri olacaktır. Bu yazıda Essibsi sonrası seçimlere giden Tunus siyasi tablosunu analiz etmeye çalışacağız.
Cezayir’de yeni Arap Baharı olur mu?
Ahmet Uysal
Cezayir halkı Endülüs’ün düşmesinden sonra 16. yüzyılda artan İspanya tehdidiyle baş edemeyince gönüllü olarak Barbaros Hayreddin Paşa öncü-lüğünde Osmanlı İmparatorluğu’na bağlanmıştır. Uzun süre Kuzey Afrika’nın en önemli vilayeti olan ve Beylerbeyi statüsü de kazanan Cezayir, Akdeniz’in batısında da önemli bir üs haline gelmiştir. O dönemdeki etkinliğine örnek olarak, 1578’de Cezayir’de üslenen Osmanlı ordusu, üç kralın öldüğü Vadisseyl Savaşı’nda galip gelerek Portekiz devrini kapatmıştır. Verimli topraklarından ithal ettiği malların parasını vermek istemeyen Fransa, Yeniçeriliğin kaldırılmasından sonra ortaya çıkan zaafı da fırsat bilerek 1830 yılında bu vilayeti işgal etmiştir.
Afrin operasyonu ve sonrası
Ahmet Uysal
Mike Pompeo ideolojik arka planı yanında zaten Obama döneminden beri PKK’yı destekleyen askeri kanattan gelmektedir. Münbiç konusunda anlaşmak biraz daha kolay olmakla birlikte Fırat’ın doğusunda ABD’nin Türkiye’ye çok daha fazla direnç göstereceğini ama Türkiye’nin de mücadeleyi adım adım ilerleteceğini öngörebiliriz.
ABD’nin PYD projesi ve yeni Ortadoğu
Ahmet Uysal
Afrin operasyonun Türkiye açısından bir handikapı Özgür Suriye Ordusu’nun çok etkili ve motive olmadığı için, savaşa Türk askerlerinin girmek zorunda kalması. Bu Türkiye için insan kaybı ve siyasi-sosyal yük demek. Diğer risk ise PKK’ya ABD tarafından verilen güçlü silahlar, tank-savar, uçaksavarlar ve füzelerdir.
Türkiye’nin İdlib ve Afrin planı
Ahmet Uysal
Bugün Türkiye’nin kendi güvenliği ve çıkarları için PKK elindeki Afrin ile HTŞ kontrolündeki İdlib’e askeri müdahalesi kaçınılmazdır. Çünkü her iki bölge de bizim için ciddi güvenlik tehdidi oluşturmaktadır. Her ne kadar PKK-PYD varlığı dolayısıyla Afrin birinci derecede tehdit ise de şartlar İdlib’e müdahaleyi daha stratejik öncelik olarak önümüze koymaktadır.
İran’ın emperyal hayalleri gerçek mi oluyor?
Ahmet Uysal
İran Cumhurbaşkanı Ruhani’nin danışmanı Ali Yunusi, Mart 2015’te İran’ın artık imparatorluk haline geldiğini ve başkentinin Bağdat olduğunu söylemişti. Husi darbesinden sonra dini merci Ali Hamaney’e yakın Ali Reza Zakani de dört Arap başkentinin İran kontrolüne geçtiğini söylemişti, Eylül 2014’te. Ancak İran ‘İmparatorluk’ projesini hayata geçirmekte zorlanmaktadır: Bir yandan savaşın artan ekonomik maliyeti diğer yandan sürekli savaştırdığı kendi vatandaşları, Suriye’deki Nusayriler ve Lübnan’daki Şiilere ödediği insani ve ekonomik maliyetler İran’ı zorlamaktadır.
Tunus’ta demokrasiye suikast
Ahmet Uysal
Nida Tunus Hükümeti eski alışkanlıklarını sürdürerek terör ve radikalizmle kapsamlı bir mücadele yerine bazı camilerdeki radikal imamları, Kur’an kurslarını ve dini STKları terörü desteklemekle suçlayarak bu oluşumları yasaklama ve kapatma yoluna gitmiştir. Genel olarak bütün dini gruplara ve faaliyetlere şüphe ile yaklaşma, Tunus elitlerinin eski bir alışkanlığıdır ve faydadan daha çok zarar vermektedir.
İslam dünyasının hali pürmelali ve gelecek perspektifi
Ahmet Uysal
Aslında İslam Dünyası büyük jeo-stratejik kaynaklara sahiptir: Boğazlar (Çanakkale, İstanbul, Hürmüz, Bab el-Mendeb, Malaka, Süveyş), petrol, doğal gaz ve birçok doğal kaynak. İmkan verilse doğal kaynakları ve enerjik genç nüfusuyla çok hızlı kalkınacaktır ama bunu sağlayacak teknoloji ve sermayeye sahip değildir. Müslümanlar elinde biriken sermayenin (Körfez Sermayesi) tüketilmesi için Ortadoğu’da adeta periyodik krizler çıkarılmakta ve fatura bu ülkelere ödetilmektedir.
Ruhani’nin ziyareti, IŞİD’in Musul işgali
Ahmet Uysal
IŞİD Suriye’deki oyun bozucu rolünden Ortadoğu’da oyun bozucu konuma yükselmiştir. Ancak küresel güçler Musul gibi kritik bir petrol şehrini IŞİD gibi terörist bir örgüte değil, Türkiye’ye bile vermeye razı olmazlar. Bölgeyi asıl sıkıntıya sokan durum ise İran’ın bölgeye müdahalesi ve mezhepçi tutumudur.
2013: Arap Baharı’nın kışı
Ahmet Uysal
2013, Arap Baharı’nın getirdiği demokratikleşme dalgasının gerilediği ve yönetime gelen İslami partilerin Mısır, Tunus ve Fas’ta zayıfladığı bir yıl olmuştur.
Darbeye giden yol
Ahmet Uysal
Gezi’de olduğu gibi, Tahrir’de gençler ön plandaydı. Ama gelişmeler, gerçek plan yapanların darbeciler olduğunu gösterdi. Tahrir ve Gezi’ye açık bir dış destek gözlenmektedir. Özellikle medyanın hükümetleri diktatör göstermesi ortak söylemlerdi. Bürokrasiye söz geçiremeyen Mürsi, diktatör olarak eleştiriliyordu. Ama bugün aynı gençler askeri rejimi eleştirmeye korkuyorlar.
Gezi protestoları bir ‘moral panik’ mi?
Ahmet Uysal
Ortaya çıkışına ve özelliklerine göre Gezi protestolarını “moral panik” olarak değerlendirmek gerekir. Moral panik kavramı, bazı toplumsal sorunların abartılı korkulara yol açtığı durumları anlatmaktadır.
Yeni Ortadoğu’da akademi ve kültürel hayat
Ahmet Uysal
Üçüncüsü gerçekleştirilen Arap-Türk Sosyal Bilimler Kongresi’nde Türk-Arap ilişkileri kültürel akademik, sosyal, siyasi ve ekonomik yönleriyle masaya yatırıldı ve ‘yeni Ortadoğu’da Türk-Arap ilişkilerinin çok yönlü geliştirilmesi için kalıcı ilişkiler kuruldu.