Tüm Yazarlar
Taceddin Kutay Yazıları
LGBTİ tartışmaları ve kayan zeminler
Taceddin Kutay
Eşcinsellerin toplumdan gördükleri baskıdan bahsediliyor ama değerler üzerine kurulan baskıdan hiç bahsedilmiyor. Üstelik bu baskı, AK Parti karşıtlığı üzerinden bazı siyasi çevrelerce aralıksız ve sistematize edilmiş şekilde tatbik ediliyor. Kamusal alanın en önemli unsurları, kültür-sanat çevreleri, akademi camiasının meşhur elitleri, kendisini siyasal mekanizma sanan kamu tüzel kişilikleri bu baskı kampanyasında neredeyse istisnasız olarak rol alıyor.
Artık yeni bir dindarlık tipimiz var
Taceddin Kutay
Dini birincil maksat kılan her dindarlık, teşhirci dindarlık tipinden farklıdır; zira dinin ruhu olarak adlandırılan “ihlas” prensibine bir şekilde sahip olması mümkündür. Teşhirci dindarlık ise muhlis olması teorik olarak mümkün olmayan bir pratiktir.
Popüler filozofun miladı: Covid-19
Taceddin Kutay
Ne Chomsky'nin ne de Zizek'in dile getirdiği uluslararası müşterek teşebbüs teklifleri için tüm dünyanın ikna olmasına ihtiyaç vardır. Tüm dünya dediğiniz Afrikalı çocuğu, Bangladeşli konfeksiyon işçisini, Sri Lankalı kauçuk toplayıcısını kapsamaz. BMGK'nın, yani eşitlerin en eşitlerinin oluru bir kabulü tüm dünyanın kılar.
Ölümden yana bu tedhiş niye?
Taceddin Kutay
Kutsal olanın dünyaya değil dünya ötesine ait kabul edilmesini neticelendiren seküler akıl, metazori katlanmak zorunda olduğu ezana ilaveten minarelerden okunan salaya tahammül edemiyor. Ölümden yana bu tedhiş, bu ürkmek niye?
Nachäfferei*
Taceddin Kutay
Olgun ve eğitimli insan taklidi yaparken temel eğitim eksikliği sebebiyle, en fazla dikkat edilmesi gereken kaideleri es geçen bir insan tipinin sesi herkesten gür şekilde çıkıyor. Bu, demokrasinin en temel kaidesi olan başkalarının sesini bastırmayacak kadar yüksek sesle konuşma prensibine uymuyor.
ABD siyasetinde UFO ve 'Tanrı' popülizmi
Taceddin Kutay
Sanders, eylül ayından beri yaptığı konuşmalarda Amerikan halkının bilim kurgu merakına hitap eder mesajlar vermekte. Trump’ın seçim söylemleri arasında ise en dikkat çekici olanlardan biri “Tanrı’nın kamusal alanın dışına itilemeyecegi” yönündeki söylemi. Sanders ile Trump’ın iki farklı damara hitap ettikleri açık. Her iki damar da Amerikan toplumunun tarihsel gelişiminde farklı momentlerde yükselmiş ve toplumu domine etmişti.
Yeni Rüstem mitosu Süleymani
Taceddin Kutay
İran denince devreye girmemesi düşünülemeyen mübalağa faktörü devreye girdi ve onlarca insan cenaze izdihamında can verdi. Definden birkaç saat sonra Tahran’da bir yolcu uçağı düştü. 176 kişi öldü. Ülke cenaze evine döndü, 24 saat içinde 250 insan öldü. Yeni Rüstem kültünün cenazesi artık unutulmaz bir hadiseye dönüşmüştü. İran, Süleymani’nin hayatından ziyade mematından faydalandı.
Kültürel aidiyet için ihsas-ı rey aygıtı olarak yerli otomobil
Taceddin Kutay
Büyük dönüşümün neticesi değer yargılarındaki değişim kadar kültürel melezlik olarak da karşımıza çıkıyor. Patchwork karaktere sahip olmayı sindiremeyen kesim ise siyasal skalanın her ucuna yayılmış durumda. Arabaya karşı takınılan tutumların farklılığı işte bu çokluktan ileri geliyor. Zira araba araba olmayı aştı, kültürel aidiyetinin ne olduğu hususunda ihsas-ı rey etme aygıtına dönüştü.
Söylenmek zorunda olan nedir?
Taceddin Kutay
Ne yapmasını istiyorsunuz muhafazakar Türk’ün? Gay Pride’ı olumlamasını ve böylelikle sosyal öğrenme sürecine katkıda bulunmasını mı? “İnsanların kimi sevdikleri sizi alakadar etmez” gibi suret-i haktan bir sloganı da dolaşıma sokuyorlar. Fakat sevmek ile bunu ideal norm olarak bir sosyal öğrenim sürecine dönüştürmenin farklı şeyler olduğunu görmek gerek.
Zımmî
Taceddin Kutay
Türklükten umacı gibi korkan Batıcılarımız Türklük ve Alaturka karşıtı her pozisyona ‘doğru’ muamelesi yapıyor. Yapsınlar mesele değil. Biz de kendilerine zımmi gözüyle bakarız. Zira yaşadığı ülkeye ve ülkenin değerlerine içsel bir düşmanlık taşımak bir zımmiye çok görülmez. Zorla sevdiremeyiz ya…
Avrupa aşırı sağı tasfiye ediliyor
Taceddin Kutay
Avrupa, aşırı sağına bir yere kadar büyüme müsaadesi verdi. Ancak imajı kendisinden daha kıymetli ve büyük olan Avrupa, orta vadede aşırı sağcı partilerin hükümferma oldukları bir kıta olarak anılmaya razı olmayacak dinamikler tarafından yönetiliyor. Avrupa daha sağ bir sürece daha merkez bir vitrinle giriyor.
Avrupa aşırı sağı tasfiye ediliyor
Taceddin Kutay
Avrupa, aşırı sağına bir yere kadar büyüme müsaadesi verdi. Ancak imajı kendisinden daha kıymetli ve büyük olan Avrupa, orta vadede aşırı sağcı partilerin hükümferma oldukları bir kıta olarak anılmaya razı olmayacak dinamikler tarafından yönetiliyor. Avrupa daha sağ bir sürece daha merkez bir vitrinle giriyor.
CHP Jakobenizmi öldü bir daha asla dirilmeyecek!
Taceddin Kutay
CHP endemik bir ormandır. İçinde yaşayan bitkiler CHP florası dışında varlıklarını sürdüremezler. Bu sebeple bir Halk Partili prototipi Ağrı’dan da istikrah eder, insanların ailelerini de tahfif eder. Bu karakterde insanlara cevap yetiştirmemiz elbette anlamsız; zira her fırsatta ispat ettikleri şey aynı ülkede yaşamadığımız hakikati.
Ezanı ıslıklamamışlar yine yanlış anlamışız!
Taceddin Kutay
Terbiye ettiği kitlenin karşısına “ben sürtüğüm”, “aileniz batsın” pankartları ile çıkan bir kitleden bahsediyoruz. Böyle şımarık ve sorumsuz, gerçeklikle uzaktan yakından alakası olmayan bir kitlenin memleketimiz kadınlarının sorunlarına çare olmasını beklemek mümkün mü?
Ezanı ıslıklamamışlar, yine yanlış anlamışız
Taceddin Kutay
Terbiye ettiği kitlenin karşısına “ben sürtüğüm”, “aileniz batsın” pankartları ile çıkan bir kitleden bahsediyoruz. Böyle şımarık ve sorumsuz, gerçeklikle uzaktan yakından alakası olmayan bir kitlenin memleketimiz kadınlarının sorunlarına çare olmasını beklemek mümkün mü?
Toplumdaki milliyetçileşme kavmiyetçilik potansiyeline sahip mi?
Taceddin Kutay
Sosyal bilimlerde var kabul edilen iki metottan tümevarım ve tümdengelim metotları arasında bir ayrım yapan gelenekçi görüş, tümevarım metodunu bir şeyi bilimsel kılıp kılmadığı noktasında öncül kabul eder; “Bir çalışma tümevarım ile ulaşılmış bir sonucu ihtiva ediyorsa bilimseldir, aksi taktirde salt tümdengelim ile elde ettiğiniz bir netice bilimsel olamaz” der.
DSP, Yeni Bir Parti ve Türk siyasetinde liderlik
Taceddin Kutay
CHP küskünlerinin neden bir siyasal parti kurmayıp da imajı 2002 seçimlerinde yerle bir olmuş DSP’ye iltihak ettikleri sorusunun cevabı oldukça açık. Türkiye’de partileşmek için gereken en temel ihtiyaç bir lidere sahip olmaktır. İçlerinden, Türk siyasal kültürünün kodlarına hitap edecek bir lider çıkaramayacak olan bu küskünler en mantıklı olan yolu tercih ettiler ve bir ebedi lider kültünün şemsiyesi altına sığındılar. Böylelikle Bülent Ecevit siyaset sahnesine geri döndü.
24 Haziran’da CHP’nin ütopyası çöktü
Taceddin Kutay
Uçan oy, AA’nın yalanları gibi iddialar CHP’nin seçim sürecindeki gerçekle kavgalı tutumuna örnek teşkil etmekteydi. Evet sol gelenek ütopyaya inanır, ancak ütopya ütopyadır gerçek ise gerçektir. Ütopyanın gerçeğin önüne geçmesi sebebiyledir ki, Türkiye’nin en tecrübeli kaybedeni CHP halen bir seçim mağlubiyetini nasıl yöneteceği ile ilgili bir stratejiye sahip değildir.
Kötü bir taklit olarak İnce'nin siyaseti
Taceddin Kutay
Türk toplumunun kolektif hafızasında CHP kötüdür; buna mukabil Erdoğan’ın ise bu hafızada büyük bir karşılığı var. Bu sebeple Cumhuriyet Halk Partisi, bu seçimde Erdoğan’dan oy çalmanın en pratik yolunu bu kolektif hafızaya hitap etmekte buldu; parti içinde Erdoğan’ı en fazla çağrıştıracak adayı sahaya sürdü. Muharrem İnce, Erdoğan ile kesişen özelliklere sahip.
Sahte Noel’de dahi Hz. İsa’dan dersler var
Taceddin Kutay
Noel örneğinde gördüğümüz gibi, zıddı ile barışan ve birleşen her şey zıddına inkılap ediyor. Din, dünyanın bir metası haline gelince, dünyevi faydası nispetinde tahammül edilecek bir kuruma dönüşüyor. Böylelikle din, yerine ikame edilecek daha az zahmetli bir şey bulunduğunda kolayca terk ediliyor.
Gönlümüzdeki Mescid-i Aksa Beşiktaş’ta işgal ediliyor
Taceddin Kutay
Türkiye’de Müslümanlar ile Hıristiyanlar arasında bir tahammül sorunu varmış gibi, demokrasi ve barış mesajlarını mistik yönü ağır basan etkinlikler ile vermekteki amaç nedir? Üç dinin asırlardır yan yana yaşamayı başardığı, 6-7 Eylül olaylarına kadar tarihi pogromlar ile kirletilmemiş bir şehir olan İstanbul’da, üç dinin aynı çatı altına toplanması çabasının İbrahimî din algısına hizmet ettiği su götürmez bir hakikattir.
Taksim’e camiden AKM’ye Pera müdafaası
Taceddin Kutay
90’lar boyunca büyük kıyametler kopartan “Taksim Camii” tartışmaları “İstanbul’un her yerine hükmedebilirsiniz ancak bir Kasımpaşalı Pera’ya dokunamaz” mesajını açık açık vermekteydi. Gezi kalkışması bu damardan beslenen nihilist bir patlama; Paris Komünü benzeri, gayr-ı Türk İslamcıların da iştirak ettiği bir Pera müdafaasıydı. AKM üzerinde yürütülen son tartışmalar benzer bir kaynaktan doğuyor.
DEAŞ’ı doğuran geleneksel dindarlık mı?
Taceddin Kutay
Geleneğin kodlarını biraz olsun muhasebe eden bir kimse DEAŞ’ın gelenekten doğması önerisini reddedecektir; zira geleneğin motoru reel dünya ve gündelik hayat iken DEAŞ reel dünyadan ve gündelik yaşamdan uzaklaştığı nispette fantazi düşkünü gençleri kendisine çekmeyi başarmıştır.
Taslaman ve Sifil neyi tartıştı?
Taceddin Kutay
Caner Taslaman ve Ebubekir Sifil’in neredeyse hiç kesişmeyen iki ayrı dil kullanıyor olmalarının sebebi tarafların metod olarak benimsedikleri geleneklerin farklılığı. Sifil ilim metodunu kullanıyor, Taslaman ise teologların takip ettiği metodun bir benzerini İslam literatürüne tatbik etmeye çalışıyor.
40 yıllık kabusun sonu
Taceddin Kutay
“Dinin kamusal alanda bir yeri olmadığı” iddiasının anlamsızlığı minarelerden okunan salalar ile ortaya kondu. Ancak namaz kılınan ve cenaze kaldırılan bir mekan olması öngörülen camiler, 15 Temmuz gecesi toplumu kamusal alanda mobilize eden merkezler haline geldi. Bu durum ceberrut laikliği kendilerine yıkılmaz bir kale gibi gören ‘laik’ çevre tarafından kolay kabul edilebilir bir durum değildir.
CHP’li CHP’linin kurdudur
Taceddin Kutay
CHP yakın vadede her partilinin içine sinecek bir genel başkan çıkarması mümkün olan bir parti gibi durmuyor. Bu gerçekle yüzleşecek olan CHP, 2019’daki seçimlerde Erdoğan’ın karşısına herkesin kabul etmeyeceği bir konsensüs adayı çıkarmak zorunda kalacak. Her kim olursa olsun bu aday Erdoğan nedeniyle değil; CHP içindeki muhalifler nedeniyle kaybedecek.
16 Nisan Erdoğan’ın zaferidir
Taceddin Kutay
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 2002’nin kaos ortamından çıkarttığı Türkiye’yi kendisinden sonra bir daha koalisyon krizlerine düşmeyeceği bir noktaya taşıdı ve Türk siyasetine olan vefa borcunu ödedi. Artık Türk siyaseti Erdoğan’a borçlu.
Avusturya ve İtalya’nın gösterdiği: AB ölüm döşeğinde
Taceddin Kutay
Avrupalıların Osmanlı’ya yakıştırdıkları ‘hasta adam’ tavsifinin bugün için AB’ye yakıştırılması hiç de yanlış olmaz. AB bu zaafını gizlemek için bir süredir kendi kamuoyuna karşı Türkiye kartını kullanıyor, adeta “Biz daha ölmedik” naraları atarak Türkiye’ye karşı güç gösterisinde bulunuyor.
Gerçek İkinci Cumhuriyet devletin güçlenmesiyle kuruluyor
Taceddin Kutay
90’larda yapılan tespit doğrudur ve geçerlidir: Bu terazi bu sıkleti çekmiyor ve devletin bir dönüşüme ihtiyacı var; ancak bu dönüşüm devleti zayıflatarak değil güçlendirerek yapılıyor ve halk bu devlete topyekûn sahip çıkıyor!
Başkanlık gelmezse Türkiye bölünür mü?
Taceddin Kutay
PKK’ya silah verdiğini gizleme ihtiyacı duymayan, ancak Türk demokrasisi için mütemadiyen endişe eden Batılı güçlere karşı kifayetsiz koalisyonlarla direnmemiz mümkün değildir. Evet, başkanlık, Türkiye’nin geleceği için hayati bir dönemeçtir ve bu dönemeç Erdoğan birleştiriciliği ile dönülebilir.
FETÖ Washington’a ‘hakkını’ vermek istiyor
Taceddin Kutay
“Paralel yapı mensupları 1 Dolar’ı seçerken ne gibi bir sembolizmadan medet umdu?” sorusunu cevaplamamız şu aşamada son derece zor. Ancak Matta ve Luka İncillerinde anlatılan bir kıssa üzerinden 1 Dolar ile sembolize edilen bir hareketin neticede nasıl bir sonuca varacağını tartışabiliriz...
Dini telkin dilinin açmazları
Taceddin Kutay
Modern insan premodern bir dili dinlemiyor ve kendisini bu dile kapatıveriyor. Neşesiz, ürkütme üzerine kurulmuş, ikaz ederken aşağılamaktan çekinmeyen premodern bir iletişim şeklini ilahiyatçılarımız ne yazık ki terk etmiş değil.
Gezi’den geriye tahrik ve tahrip kültürü kaldı
Taceddin Kutay
Türk siyasal kodlarını okumayı başaramayan bir aklın yönettiği kitle “istemezük” ten daha net bir talep ortaya koymayı başaramamıştır. Gezi’yi yeniden üretmek somut bir şey ortaya koymak olarak değil, nihilizmin beslediği bir tahrip kültürünü yeniden üretmek olarak karşımıza çıkıyor.