Tüm Yazarlar
Kadir Üstün Yazıları
Suriye saldırısı ve Trumpçı dış politika
Kadir Üstün
ABD-İngiltere-Fransa koalisyon saldırısının çerçevesinin son derece net çizilerek sadece kimyasal programa karşı gerçekleştirilmesi uluslararası normların kollanması konusunda sınırlı bir iş birliğine işaret ediyor. Ancak bu iş birliğinin uluslararası normların korunması yönünde kapsamlı bir çabaya dönüşmesi zor görünüyor.
Vize krizi ve DEAŞ sonrasında Türk-Amerikan ilişkileri
Kadir Üstün
Trump yönetimi Irak’ta Barzani’yle ve Suriye’de YPG’yle alabileceği yolun sınırlı olduğuna ve İran’a karşı geleneksel müttefikleriyle çalışması gerektiğine karar verirse, ABD politikalarının sahadaki etkin aktörleri desteklemekten geleneksel müttefik devletlerle çalışmaya doğru evrilmesini bekleyebiliriz.
Beyaz Amerika’nın hiddeti, ırkçılığın yükselişi ve Trump
Kadir Üstün
Trump’ın Beyaz Saray’da ulusalcı-küreselci çekişmesi olarak tarif edilen ve aslında Cumhuriyetçi Parti’nin 2008’den beri parti tabanı ile parti elitleri arasındaki savaşın bir yansıması olan kavgayı yönetmesi kolay olmayacak. Trump önümüzdeki dönemde parti içindeki bu uçurumu kapatmayı başaramazsa kendi yarattığı canavarın kurbanı olabilir.
Başkanlık seçimleri ve Amerikan halkının değişim talebi
Kadir Üstün
Amerikan halkı başkanın spesifik politikalara hakim bir teknokrat olmasının ötesinde liderlik vasıfları taşımasını bekliyor. Clinton’ın skandallara bulaşmış geçmişi ve mevcut değişim beklentisini karşılayamaması kendisi için en büyük handikap ancak buna karşı en büyük avantajı da ‘dengesiz’ görünümü veren rakibinin ta kendisi, Trump.
ABD'nin Ortadoğu politikasının açmazları
Kadir Üstün
Hem Clinton hem de Trump DAEŞ’i bitirme vaadiyle kampanya yapıyor ancak her ikisi de Amerikan askerlerinin sahaya inmeyeceği vaadini yineliyor. Yeni başkan DAEŞ’le mücadelede kapsamlı bir strateji oluşturup meseleyi gerçek anlamda uluslararası işbirliği çerçevesine oturttuğu oranda başarılı olacaktır.
Türk-Amerikan ilişkilerinde zorlu yeni dönem: 15 Temmuz ve Gülen’in iadesi
Kadir Üstün
Dış politikada yeni bir vizyona ve bu doğrultuda Türkiye’yle de yeni tarz bir ilişki geliştirmeye ihtiyacı olan Amerika’nın Gülen’in iadesini bir fırsat olarak değerlendirmesi gerekiyor. Amerikan yönetimi Türkiye’nin Gülen örgütünü bir numaralı ulusal güvenlik tehdidi olarak gördüğünü anlamak ve NATO müttefikinin yanında yer almak durumundadır.
Amerika'nın ''en derin'' fay hattı
Kadir Üstün
Dallas olaylarının Amerikan toplumuna bir kez daha hatırlattığı ve geçmişte kaldığı sanılan toplumsal çatışma korkularının nüksetmesine sebep olan ırk ayrımcılığı meselesinin, toplumsal ve sosyo-ekonomik sebepleri ortadan kalkmadıkça Dallas benzeri olayların devamını göreceğimiz kesin.
Orlando saldırısı ve Amerika-İslam ilişkisi üzerine düşündürdükleri
Kadir Üstün
Orlando saldırısının tekrar gündeme getirdiği İslam, terörizm ve Amerika ilişkisi, başkanlık yarışının ötesinde artık hem Amerikan siyaset gündeminin hem de kimlik savaşlarının önemli bir parçası. Amerikan halkı Kasım seçimlerinde birçok sosyo-ekonomik ve siyasi meselenin dışında, Amerika’nın kendi kimliği ve İslam’la ilişkisinin nasıl kurulması gerektiği üzerine de bir karar vermiş olacak.
Başkanlık seçimleri ve Amerika’nın Ortadoğu politikasının geleceği
Kadir Üstün
Yeni başkanın, Obama’dan çok farklı bir Ortadoğu politikası izlemesi kolay olmayacak. Zira Amerikan halkı Ortadoğu’da siyasi sorunların adeta çözülmesi imkansız hale geldiğine ikna olmuş durumda. Yeni başkanın kamuoyunu yeni bir dış politika aktivizmine ikna etmesi çok zor.
Putin’in Suriye’ye müdahalesi ve Amerikan politikasının geleceği
Kadir Üstün
Obama’nın Rusya’yla jeopolitik bir çekişmeden ve Suriye’den uzak durması göz önünde bulundurulduğunda, Amerika’nın hem NATO’nun caydırıcılığını artıracak adımlar atması hem de kapsamlı bir Suriye ve Ortadoğu politikası geliştirmesi için bir sonraki başkanı beklemek gerekecek. Bu süreçte Rusya’nın edindiği kazanımlar yanına kar kalacak.
Türk-Amerikan ilişkilerinde İNCİRLİK, DAEŞ ve PKK
Kadir Üstün
Türkiye Suruç saldırısının ardından DAEŞ’e karşı koalisyonda daha aktif rol alma kararı aldı. Türkiye ve Amerika İncirlik’in Amerikan hava kuvvetleri tarafından kullanılması ve kuzey Suriye’de DAEŞ’den arındırılmış bir bölge oluşturulması konularında anlaşmaya vardı.
Türk-Amerikan ilişkilerinde PYD ve Suriye
Kadir Üstün
Türkiye Kobani kuşatması sırasında da sonrasında da PYD’ye belli şartlar öne sürmüş ve kantonlar üzerinden fiili bir bölünme durumu yaratmamasını salık vermişti. Türkiye’yle çalışmaktansa ABD’nin IŞİD’e odaklanmasını fırsat bilen PYD de kendine açılan alanı değerlendirerek uluslararası meşruiyet kazanma yoluna gitti. Bunlar Türk-Amerikan ilişkilerinin kısa vadede toparlanıp güçlenmesi ihtimalini zayıflatıyor.
Suriye’den Ukrayna’ya Amerikan liderliği
Kadir Üstün
Obama’nın Kırım’ın ilhakı karşısında ekonomik yaptırımlar ve NATO müttefiklerini teskin etmekle yetinmesi Suriye’de ciddi risk almaktan kaçınan tavrını hatırlatıyor. İki krizde de Amerikan gücünün sınırlı olduğu ve uluslararası dengelerin kaderini tayin etmede tek belirleyici olmadığı noktasında bir ön kabul olduğunu görüyoruz. Obama yönetiminin asgari hedeflere odaklanan ve durumu idare etmeye çalışan tavrının adeta bir politikaya dönüştüğünü söyleyebiliriz.
11 Eylül’den Boston Maratonu’na ABD’de İslamofobi
Kadir Üstün
11 Eylül’dekinin aksine, Başkan Obama’nın Boston saldırısı sonrasında dikkatli bir dil kullanması ve insanları salt şüpheler üzerinden hareket etmemeleri için uyarması iyiye işaret. Ancak bu Amerikan Müslümanlarını yatıştırmaya yetmeyebilir zira işlemedikleri bir suç yüzünden dikkatli olmak zorunda kalacaklar.
İsrail’in özrü ve Amerika’nın Suriye politikası
Kadir Üstün
ABD’nin Türkiye-İsrail’in ilişkilerinin normalleşmesi konusundaki çabalarını ABD’nin Suriye politikasında ciddi bir değişikliğe gideceğine yormak isabetli olmayacaktır. ABD yönetimi için Suriye’de rejimin devrilerek yeni bir düzen kurulmasından ziyade krizin yönetilmesi ve bölgesel etkilerinin sınırlandırılması öncelik arz ediyor.
ABD normalleşiyor!
Kadir Üstün
Yeni dönemde ABD’nin Ortadoğu’da görünürlüğünün azalacağını öngörebiliriz. Obama yönetimi Ortadoğu’ya dışarıdan bir düzen empoze etme çabasının ABD’ye zarar getireceğinin farkında.