Erol Olçak ve oğlu dahil 34 kişiyi katledilmişti! Vahşeti anlattılar

15 Temmuz’da 34 kişinin katledildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü davasında müştekiler, FETÖ’cü hainlerin caniliğini anlattı. İhsan Toklucu “Yerde yatarken de kurşunladılar” dedi

21 Mart 2018 Çarşamba 07:00
Güncel Haberleri


FETÖ'cü darbe girişimi sırasında, aralarında ünlü reklamcı Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da bulunduğu 34 kişinin şehit edildiği 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ndeki olaylara ilişkin davaya İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Büyükçekmece'deki Mimar Sinan Spor Salonu'nda görülen 143 sanıklı davanın 28. duruşmasında müştekiler, darbeci hainlerin o gece imza attığı caniliği anlattı:

İhsan Toklucu: Mavi bir otobüs gördüm, önce halk otobüsü sandım. Beni ezerek geçti, ileri gitti. Otobüsün yanına gittik. Arkadaşlar yere yatmamı söyledi. Hiç uyarı yapılmadan bizi taramaya başladılar. Yerde vuruldum. Bizi vuranlar Hava Harp Okulu talebeleriydi, bundan eminim.

Recep Safi: Manevralarıyla yaralandığım otobüsteki askerleri uyardım. 'Yapmayın' dedik. İçlerinden bir rütbeli, 'Çekilin, yoksa ateş ederiz' diyerek silah doğrulttu. Tankın TOMA'yı vurduğu sırada yaralandım. Hepsinden şikayetçiyim.

Yusuf Çiftçi: Mavi otobüs tam teçhizatlıydı. Rütbelilerle konuşup ikna etmeye çalıştık. Bir tek ayaklarına kapanmadığımız kaldı. Bizi dinlemediler. Biri, 'Çekilin ateş ederim' diyerek kafama G3 doğrulttu. Silahını almaya çalıştığım bir öğrenci, 'Askerliğim yanar' diyordu. Biz ise ona 'Memleket yanıyor' dedik. Sakinleştirdik, su verdik. Bu öğrenciler gelmeden önce bize saniyede 100 kurşun sıkılıyorsa, öğrenciler geldikten sonra bu sayı saniyede 200'e çıktı.

İlknur Ercan (Şehit Yılmaz Ercan'ın eşi): Eşimle çocuk yapma hayalimiz vardı. Çocuk yapma hayalimizi elimizden aldılar. Ben bir daha anne olamayacağım. Eşim hiç baba olamayacak.

Gülsüm Karmil (Şehit Köksal Karmil'in eşi): Buradakiler sadece havaya ateş ettiklerini söylüyorlar. Bizim eşlerimiz nasıl şehit düştü? Benim küçük kızım mezarlığa gidince, 'Anne toprağı kazarsam babamı görebilir miyim?' diyor. Bu sanıklar, ailelerini göremediklerini söylüyorlar. Hepsinden şikayetçiyim.

ONLARA YAKLAŞAMAM

Mahkeme Başkanı Taner Akıncı, Yusuf Çiftçi'den, sanıklara bakıp o rütbelileri teşhis etmesini istedi. Çiftçi sakallı sanıkları teşhis edemeyince Akıncı yaklaşmasını istedi. Çiftçi de, "Şerefli bir insan olarak oraya geçmek istemiyorum" diye cevap verdi. Duruşma bugüne ertelendi.

GÖĞSÜNDEKİ İMANLA CANİLERE KARŞI DURDU

15 Temmuz darbe girişimi sırasında 14 vatandaşın şehit düştüğü, 152 kişinin yaralandığı İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) binasının işgaline ilişkin davada müştekiler dinlendi. Duruşmada Prof. Dr. İlhan Varank'ın eşi Saadet Varank ile ablası Ayşe Arslantürk gözyaşları içinde ifade verdi. Saadet Varank, "Keşke yanında olsaydım" derken, ablası, "Sadece göğsündeki imanla canilerin karşısına dikilmiş" diye konuştu.

Kaynak: SABAH