KEMAL GÜMÜŞ
Suudi Arabistan Başsavcılığı, ülkesinin İstanbul Başkonsolosluğu’nda 2 Ekim’de öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın katledilmesinde Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın bilgisi olmadığını belirtti. “Kaşıkçı’yı eve dönmeye ikna etmek için atanan ekibin lideri öldürme kararı verdi” diyen Suudi Başsavcılığı Sözcüsü, Veliaht Prensin danışmanı Suud El Kahtani hakkında soruşturma açıldığını ve ülke dışına çıkmasının yasaklandığını söyledi. Suudi Başsavcılık Sözcüsü, dün yaptığı açıklamada, Kaşıkçı cinayetiyle ilgili iddianamenin hazırladığını duyurdu.
YERLİ İŞBİRLİKÇİ
Sözcü, soruşturmada 21 kişinin isminin geçtiğini kaydederek, ancak 11 kişinin cinayetle suçlandığını belirtti. Sözcü, Suudi Ceza Mahkemesi’nin şüphelilerin kimliklerinin açıklanmasına da yasak koyduğunu ifade ederek sanıkların 5’i için idam cezası istendiğini dile getirdi.Suud Başsavcısı Suud El Muceb’in İstanbul’daki temaslarını hatırlatan sözcü, Türkiye’den talep edilen ses kayıtlarının verilmediğini savundu. Konsoloslukta bulunan güvenlik kamerasının da şüphelilerden biri tarafından bozulduğunu bildiren sözcü, yerli işbirlikçinin robot resminin çizildiğini ve yerli işbirlikçiye ilişkin bilgilerin de Türkiye tarafına teslim edileceğini dile getirdi. Sözcü, Kaşıkçı’nın bir iğneyle etkisiz hale getirildikten sonra parçalanarak yok edildiğini de vurguladı. “Kaşıkçı uyuşturucu dolu iğneyle etkisiz getirilmek istendi ancak Kaşıkçı’nın kalbi dayanamadı ve hayatını kaybetti” diyen sözcü, cesedin parçalara ayrılarak konsolosluk dışına çıkarıldığını söyledi. Başsavcılık Sözcüsü cinayetten Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın haberinin olmadığını da vurguladı.
ÖLDÜRME KARARI
Kaşıkçı’nın ikna edilmesi için görevlendirilen ekibe, Kaşıkçı’nın tanıdığı birisinin görevlendirildiğini söyleyen Başsavcılık Sözcüsü, “Ahmed Asiri, suikast ekibine, Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’ın düşmanı olan ülkeler ve örgütlerle görüştüğü için tehdit olduğunu anlattı” ifadesini kullandı. Emri alan ekip liderinin suç uzmanı bir kişiyle irtibata geçtiğini anlatan sözcü, “Ekip lideri, Türkiye’de bulunan yerli işbirlikçiden ‘gerekli olursa’ güvenli bir yer ayarlamasını talep etti, ancak ekip lideri güvenli yere nakletmek mümkün olmadığını anlayınca öldürmeye karar verdi” ifadelerini kullandı.Kaşıkçı öldürüldükten sonra cesedinin parçalanarak konsolosluk binasından çıkarıldığını söyleyen sözcü, “Ceset binadan çıkarıldıktan sonra, yerli işbirlikçiye teslim edildi, sonrası bilinmiyor. Yerli işbirlikçinin robot resmini çizdik” açıklamasında bulundu. Suikast ekibi hakkında bilgi veren sözcü, “Öldürme emrini veren ve öldüren 5 kişiye ulaştık ve suçlarını itiraf ettiler” açıklamasında bulundu.
OLAY BÜYÜK BİR SUÇ
Öte yandan Dışişleri Bakanı Adil el-Cubeyr öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı’yla ilgili açıklamada bulundu. Cubeyr, “Olay büyük bir suç ve büyük hata. Suça karışan herkes soruşturulup yargılanacak” dedi.
ABD’den yaptırım
ABD yönetimi, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesiyle bağlantılı 17 Suudi’ye yaptırım kararı aldı.
Çavuşoğlu: Kaşıkçı’nın cesedi nerede?
Suudi Arabistan Savcılığı, Cemal Kaşıkçı’nın cinayetine karıştığı belirtilen 11 zanlının 5’inin idamını istemiş, Kaşıkçı’nın cesedinin parçalanarak konsolosluktan çıkarıldığını itiraf etmişti. Suudi Arabistan’an gelen açıklamaya Türkiye’den ilk cevap Dışişleri bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan geldi.
Çavuşoğlu açıklamanın bazı kısımlarını tatmin edici bulmadığını vurgulayarak şunları söyledi: “Bazı açıklamaları tatmin edici bulmadım. Bu cinayet önceden planlanmıştır. Bu cesedin parçalanması anlık bir şey değil. O beş kişinin Türkiye kanunlarına göre yargılanması gerekiyor. Cemal kaşıkçı’nın cesedi nerede? Ortada cevap yok. Azmettiriciler ortaya çıkarılmalı.”
Kurtulmuş: Haccın farz olması düşer
Ak Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş Cemal Kaşıkçı cinayeti hakkında açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin soruşturmanın açık ve şeffaf bir şekilde yürütülmesi için elinden geleni ortaya koyduğunu aktaran Kurtulmuş, “Eğer cinayetin üstü örtülürse kimler tarafından işlendiği, emrin kimler tarafından verildiği ortaya çıkarılmaz. Suudi Arabistan krallığı bunun ortaya çıkartılması için üzerine düşeni gerçekleştiremezse korkarız ki kardeşimiz olan Arabistan halkına söylüyoruz, diyoruz ki şöyle bir durumla karşılaşılabilir:
İnsanlar düşünüyor
Hacda emniyet yoksa haccın da farz olması düşer. Milyonlarca Müslüman şöyle düşünmeye başlarsa Arabistan’ın bir konsolosluğunda, dünyaca meşhur bir adam içeriye girdi ve çıkamadı. ‘Uluslararası hukuk tarafından gözetim altında olan konsoloslukta bir insanın başına bu geliyorsa acaba ben Arabistan’a gidersem başıma ne gelir’ diye insanlar düşünmeye başlar. Mekke ve Medine’nin hizmetkarı sıfatıyla da bu sorumluluğun kendilerine ait olduğunu hatırlatmak isteriz” şeklinde konuştu.