25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Erol Deneç:Amatör ruhu hiç kaybetmedim

Fantastik realist tarzın ilk Türk temsilci ve dünyadaki en önemli temsilcileri arasında yer alan ressam Erol Deneç, 55 yıllık sanat yaşamını gözler önüne seren retrospektif sergisi ile sanat tutkunları ile buluşuyor.

7 Ocak 2017 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Erol Deneç:Amatör ruhu hiç kaybetmedim

Resmi, bir ‘varoluş şarkısı’ olarak görerek tüm çabasının kişiliği ve eserleriyle sanatını gelecek kuşaklara taşımak olduğunu belirten usta ressam Erol Deneç, bu serginin sanat hayatının bir özeti olduğunu söylüyor. Kendini hala çok genç gördüğünü söyleyen Deneç “Amatör ruhu hiç kaybetmedim. Yapılması gereken o kadar çok şey var ki hayal dünyam çok zengin” diyor. Usta sanatçının yıllara meydan okuyan eserleri İş Sanat Kibele Galerisi’nde 18 Şubat’a kadar ziyaretçilerini bekliyor.

55 yıllık sanat birikiminizi bir araya getirdiğiniz sergide sanatseverleri neler bekliyor?

Benim ruh dünyamın, içsel yolculuğumun bir yansıması. Fantastik realizm benim için, hayal gücüme aracılık eden bir ekol, bir yaşam tarzı, dünyayı algılama şekli. İnsan aklını derinleştiren, sezgileri güçlendiren bir tür. Şimdiye kadar yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda sergide eserlerim yer aldı, kişisel sergilerim oldu. Bu ise, hepsinin bir özeti diyebiliriz.

Hangi eserleriniz daha çok öne çıkıyor?

Her eserimi beğenirim, sanat eseri yüzyıllar geçse de taze kalır.  Fakat bu sergide de yer alan son dönem resimlerimdeki fantastik gemilerim çok beğeniliyor.

Fantastik gerçekçilik tarzının dünya çapındaki ilk Türk temsilcisi sizsiniz...

Bir defa kendimi çok genç hissediyorum, amatör ruhu hiç kaybetmedim. Yapılması gereken o kadar çok şey var ki hayal dünyam çok zengin...

55 yıllık sanat hayatınızda geriye baktığınız neler hissediyorsunuz?

55 yıllık serüven, içsel yolculuk, olması gereken zamanda oldu. Tecrübeler kazandım. 

Renkler sizin için ne demek?

Renkler, şeffaf renksizliğin güzelliğini anlatmak, beyazın zenginliğini anlatmak için var.

İlham aldığınız şeyler var mı?

Rüyalarım...

Sizin için resim çizen sûfi deniyor...

Fantastik realizmin öncüsü ünlü sanatçı ErnstFuchs benim için bu tabiri kullanmıştı. Belki çok düşünüp az konuştuğum için. Bir de ben, hem dünya mistiklerini hem de tasavvuf eserlerini okurum.

Müzik tutkunuzu da biliyoruz. Şu aralar neler yapıyorsunuz?

Keman ve ud çalıyorum, bestelerim var. Vakit buldukça ilerletmek için çalışıyorum.

Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?

Fantastik realizmin ülkemizde daha çok sevileceğini umuyorum. Bu sanata dünyada, sanatın tâcı, zirvesi derler. Umarım ülkemizde de o günleri görürüm.

Türkiye’de sürrealizmin öncüsü belki de tek sanatçısınız. Ülkemizdeki resim algısını ve sürrealizme bakış açısını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bütün dünyayı saran ‘Avatar’, ‘Yüzüklerin Efendisi’ gibi sayısız film, fantastik ressamların eserlerinden yola çıkarak yapılıyor. Batıdaki müzeler maalesef bizde yok, sağlam bir resim eğilimi yok. Balkanlar’dan Kapıkule’den bu resim türü, bir türlü giremiyor. Yurdumuzda yapılan sanat eserlerinin bir kısmı bana göre duvarları süslemek için, dekoratif amaçlı...