20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

Geleneksel lezzete farklı yorum Usta Döneci

Fast food alışkanlığı artık hayatımızın bir parçası. Ne kadar uzak durmaya çalışsak da hız çağında yemek gibi en doğal ihtiyacımıza bile ayırabileceğimiz vaktimiz yok. Yüzde yüz yerli sermaye ile kurulan Usta Dönerci ise geleneksel döner lezzetini uygun fiyat, hızlı servis ve üstün hizmet kalitesiyle müşterilerine sunmaya devam ediyor.

17 Mart 2018 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Geleneksel lezzete farklı yorum Usta Döneci

Türkiye’de hızlı servis restoran sektörünün lideri konumunda yer alan TAB Gıda’nın 20 yıllık deneyimini aktardığı Usta Dönerci, 120’den fazla restoranı ile döner lezzetini, hızlı servis ve yüksek kalite anlayışıyla sunuyor. En uygun fiyat ve en üstün hizmet kalitesi ile  zengin bir menüye sahip olan Usta Dönerci lezzetli et ve tavuk döner menüleri, çorba, salata, tatlı ve içecek seçenekleri ile tüm damak zevklerine hitap ediyor. İskender lezzetine farklı bir yorum katan Usta Dönerci acılı iskender seçeneği ile acı severlerin de beğenisini kazanıyor. Döner lezzetini farklı sos ve ekmek çeşitleriyle sunarak, farklı damak tatlarına hitap eden Usta Dönerci, ızgara ateşinde tam kararında pişmiş köftelerini Pideli Köfte ve Porsiyon Köfte seçenekleri ile Usta Dönerci’de lezzet severleriyle buluşturuyor. 

Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’ne giren lezzet

Fast food içerisinde tüketilen yiyecekler arasında dünyada ilk sıralarda gelen geleneksel Türk dönerinin tarihi de ibir o kadar eskiye dayanıyor. Yapım tekniğinin, Türk mutfağında kullanılan pişirme tekniklerine benzerlik göstermesi, döner kebaba geleneksel Türk yiyeceği olma özelliğini kazandıran faktörlerden biri. Yaklaşık 150 yıl evvel ilk kez Bursa’da yaşayan İskender Bey tarafından, kuzu çevirme yemeğinin yapım tekniğinden yararlanarak kemiksiz kuzu ve dana etlerinin şişe takılması ve ateş karşısında pişirmesi ile ortaya çıktığı biliniyor. Diğer taraftan dönerin mucidinin Kastamonulu bir aşçı olan Hamdi Usta olduğu iddiası da öne sürülüyor. İcat ettiği döner sayesinde Kastamonu’da meşhur birisi olan Hamdi Usta’nın öğrencileri Şükrü Gülsunar ve Raif Gülsunar döneri yayan ikinci kuşak ustalar olmuşlar bu iddiaya göre. Öte yandan dönerin Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde övgü ile anlatıldığı düşünülürse konu çok farklı yerlere gidiyor.

İyi bir dönerin olmazsa olmazları

Döner normal ateşte pişirilir: Yüksek ateşte pişirilen döner haşlanır. Dışı pişer içi çiğ kalır. Odun ateşiyle pişen dönerin ise odunlardan kaynaklanan isten dolayı tadı bozulur. Gazla pişen döner de aynı şekilde normal ateşte piştiği sürece lezzetli olur ve döner tadını alırsınız. Kömür ateşiyle pişen döner de lezzetli olur. Doğal ateş olduğu için kendi halinde pişer. 

İnce parçalara keskin bıçak: Keskin döner bıçak ve sopası olmadan o meşhur dilimler yapılamaz. Çünkü döner ince kesildiği zaman lezzetli olur. Kesim şekilleri yuvarlak ve kare olmak üzere iki tanedir. Bazı dönerciler yuvarlak ya da kare şeklinde keserler. 

Lezzetin kaynağı doğru et ve marine: Döner için kullanılacak etler ağırlık olarak dana budu, pençe kafes bölümünden sadece yağsız et ve kol yumurtasıdır. Temizlenen etler açılır ve iç yağla, baharatla terbiye edilir. Az miktarda yoğurt kullanılarak etin yumuşaması sağlanır. En fazla 72 saat terbiye edilen etler düzgün ve yatay olarak üst üste gelecek şekilde dizilir. Ancak buradaki püf nokta şişin altında bulunan aynaya etlerin yapışmasını engellemektir. Bunun içinde önce önce yağ takılır. Daha sonra etler dizilir. 100 kilo ete 30-35 kilo yağ takılır. Et yağdan fazla olur. Dizilişi esnasında bir miktar et bir miktar yağ şeklinde dizilir. Dönerin dağılmaması için üst kısma kuyruk yağı takılır. Ardından pişen döner afiyetle mideyi şenlendirir.