25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Hayat bir bumerang gibidir

Hem oyunculuğu hem de yazarlığı ile tanıdığımız Başak Sayan yeni kitabı ‘Ölü Kuşların Sessizliği’ ile okuyucularıyla buluştu. Sayan, “Hayat bir bumerang gibidir. Ne yaparsanız aynısını yaşarsınız” diyor.

GİZEM TÜMBAY KOÇAK15 Ekim 2016 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Hayat bir bumerang gibidir

Üçüncü kitabınız ‘Ölü Kuşların Sessizliği’ ile okuyucularla buluşuyorsunuz. Biraz bahseder misiniz oluşum sürecinden?

Bu romanı aslında üç, dört sene evvel yazmaya başlamıştım. Ancak hem kurgusu zor hem de ayrıntıları tam olarak oluşturmadığım için yarım bırakıp ‘Kelebeğin Kaderi’ni tamamladım. Bazı romanlar kendi kendini yazdırır. ‘Ölü Kuşların Sessizliği’ o tarz bir roman.

Nasıl bir roman okuyucularıyla buluştu. Hikâyeyi anlatır mısınız?

İki farklı zamanda geçen bir roman bu. Aynı anda hem geçmişte olanları okuyoruz hem de günümüzde olayların nasıl bir seyir izlediğini. Kocasının intihar gibi görünen ölümünü araştıran bir kadının hem kendisi ile hem de kocasının hayatındaki sırlarla karşılaşmasını okurken bir yandan da karışık bir aşk ilişkisinin labirentlerinde geziniyoruz. Romanda son yıllardaki Türkiye panoramasını da görüyoruz. Romandaki karakterlerin yaşadığı sorunların nedenleri tıpkı diğer karakterler gibi geçmişlerinde gizli. Hayat bir bumerang gibidir. Ne yaparsanız aynısını er ya da geç yaşarsınız.

Kötü olmadan iyi de olmaz

Kitapta her güzelin bir çirkini her iyinin bir kötüsü olduğu gibi hayatta her şeyin bir karşılığı olduğu anlatılıyor. Nedir bu düşüncenin çıkış noktası?

Hayat dualite üzerine kurulu. Bizim farkında olmadığımız bazı evrensel kanunlar var. Bunları ancak dikkatle bakarsak anlayabiliyoruz. Her şey ikilikle var olabiliyor burada. Kötü olmadan iyi olamaz, uzun olmadan kısa, günah olmadan sevap olmaz, karanlık olmadan aydınlık. İşte tüm mesele sarkacın bu hareketi esnasında kendimize yapılmasını istemediğimiz hiçbir şeyi yapmamak. Çünkü sarkaç ters yöne döndüğünde yaptıklarımızın bedelini ödeyecek, ne yaşattıysak aynısını yaşayacağız.

‘Ölü Kuşların Sessizliği’ henüz çok yeni ancak çalışmalarına başladığınız başka romanlar var mı?

Hayır. Henüz yazmaya başladığım bir şey yok. Çok yoruldum. Bu roman beni tahmin bile etmediğim şekilde yordu. İpuçlarını birbirine bağlarken ya da bir sonraki adımın ne olacağına karar verirken uykusuz geceler ve düşünmekten şiddetli baş ağrıları yaşadım. Bu nedenle bir süre dinlenmek ve sadece okumak, film izlemek, dinlenmek istiyorum. Bir sonraki romanımın ismi ve nasıl olacağı kafamda belli ama hikayeyi ve temayı henüz oturtmadım zihnimde.

Ölü Kuşların Sessizliği herkesin hayatını değiştirecek!

Okuyucular ‘Ölü Kuşların Sessizliği’nde ne bulacaklar?

Okuyucularım ‘Ölü Kuşların Sessizliği’nde hem bir aşk hikayesi, hem heyecanlı ve tempolu bir metin bulacaklar, hem de kendi hayatlarına başka bir yerden bakacaklar. Yaşadıkları sorunların kaynaklarını anlayacak, istedikleri gibi bir hayata nasıl ulaşacaklarını fark edecekler. Bir yanda da felsefe ve psikolojiye dair bilgiler edinecekler. ‘Kelebeğin Kaderi’nde en çok sevilen kısım bu oldu. Yüzlerce mail ve mesaj aldım bu konuda. Kitabın hayatlarını değiştirdiğini söylemeleri kadar beni mutlu eden az şey vardır sanırım.