19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Mis gibi kek kokulu oyuncak diyarı: TinTin Atölye

İçeriye girdiğim andan itibaren kendimi Alice Harikalar Diyarı’nda gibi hissettim. Mis gibi kek kokusu, çiçekli perdeler, küçücük mutfak ve oyuncaklarla dolu bir oda.

MERVE YILMAZ ORUÇ10 Kasım 2018 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Mis gibi kek kokulu oyuncak diyarı: TinTin Atölye

Nostaljik ahşap oyuncaklar beni çocukluğuma döndürdü. Özellikle de topaçlar. Şimdiki çocuklar gibi bilgisayar oyunları ile değil gerçek oyuncaklarla büyüdük bizler. Rengarenk oyuncakların içine daldım. İçimdeki çocuk ortaya çıktı birden. Bir de küçük bir kız çocuğu vardı içeride. Ben geldiğimde o da oyuncaklarla oynuyordu. Meğer oranın müdavimlerindenmiş. Gerçi buraya gelip müdavimi olmamak imkansız. Daha yeni açılmış bir atölye olmasına rağmen o samimiyeti yakalamış çoktan. Oyuncaklara dalıp gitmişken mis gibi bir kek kokusu ile masaya doğru gittim. Yanında elbette tavşan kanı bir çay. Hem yedik hem sohbet ettik Berna Akça ile. Aslında kendisi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü mezunu. Hatta kendi işini yaptığı bir laboratuarda çalışıyor. Bu yüzden sadece haftasonları atölyeyi açabiliyor. Haftanın yedi günü çalışmasına rağmen, “Burası beni dinlendiriyor ve motive ediyor. Hayatıma farklı bir anlam geldi.” diyen Akça ile TinTin Atölye’yi nasıl kurduğunu ve gelecekle ilgili planlarını konuştuk.  

ÇOCUKLAR GERÇEK OYUNCAKLARLA OYNASIN

TinTin Atölye şimdilik sadece Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri açık. Her çocuk gibi küçük yaşlarda başlayan oyuncak merakı Berna Hanım’ı hiç bırakmamış. Hayalim dediği bir atölyesi ve oyuncak dükkanı var. Yıllar önce izlediği Mr. Magorium’s Wonder Emporium (Sihirli Oyuncakçı) adlı filminden çok etkilendiğini söyleyen Akça, TinTin Atölye’yi nasıl açmaya karar verdiğini şöyle anlatıyor: “Bir dükkanım ve atölyem olmasını hep istiyordum. Öncelikle bir sosyal medya hesabı açtım geçen yıl: @oyuncak_kek_cay diye. Kek yapmayı da çok seviyorum. Keklerim ve oyuncaklarımın fotoğraflarını hesaptan paylaşmaya başladım. Sonra içerisi kek kokan, sıcacık çayı olan, oyuncaklar ve çocuklarla dolu bir dükkan olur mu diye düşünürken denk geldi, burayı tuttuk. Ailemin maddi manevi desteği çok büyük. Buraya çok emek harcadık. Balat’ın nostaljik havası, mahalle kültürü de bana çok iyi geldi. Sabah atölyeyi açarken çevredeki esnaflarla sohbet ediyorum, yoldan geçen tanımadığım insanlarla merhabalaşıyoruz, mahalledeki çocuklar atölyeye geliyor burada oynuyor.” 

PLASTİK YERİNE AHŞAP, KEÇE, KUMAŞ

Yeni bir atölye olmasına rağmen Berna Hanım’ın hayalleri çok büyük. Atölyede hangi çalışmalarını yapmak istediğini şöyle sıralıyor Berna Hanım: “Oyuncak atölyeleri, kitap okuma saatleri ve hatta olursa çocuk kitabı yazarlarıyla çocukları bir araya getirip küçük söyleşiler yapmak istiyorum. Önceliğim çocuklarla birlikte kendi oyuncaklarımızı yapmak. Kendimiz bir şeyler kesip, biçip, boyayıp üretelim istiyorum. Bu çocukların gelişimine de katkı sağlayacaktır. Şimdiki çocuklar pek sabırlı değil. Üzerinde düşünsünler, yapabilmek için uğraşsınlar istiyoruz. Amaçlarımızdan biri de çocukları bir nebze olsun telefon ve internetten uzaklaştırıp bu tarz, dokunabildikleri oyuncaklarla oynamasını sağlamak.”  

Kendi oyuncaklarını kendisi üretmek isteyen ve plastik oyuncaklara zararlı maddeler içerdiği için tercih etmeyen Akça, “Burada, ahşap, kumaş, keçe ve örme oyuncaklar var. Doğal oyuncaklar olsun istiyorum. Oyuncakları çeşitli yerlerden temin ediyorum. Yeni yeni kartondan hareketli oyuncaklar yapmaya başladım.” diyor ve ekliyor: Farklı illerden de oyuncak getirmeye çalışıyorum. Şanlıurfa’dan gelirken bir tane zeka oyunu aldım. Kapadokya’dan balonlar getirttim. Rize’den bir arkadaşım çaycı kız getirmişti. Başka bir arkadaşım Budapeşte’den başka bir oyuncak. Farklı yerlerden oyuncaklar olsun istiyorum.  

Balat’ın sokakları sürprizlerle dolu. Kek kokularıyla sizi içeri davet eden TinTin Atölye de onlardan biri. Yetişkinleri bir anda çocukluğuna götüren, çocukları tablet ve ekran karşısından kurtarıp gerçek oyuncaklarla oynamaya davet eden atölyenin sahibi Berna Akça. Genetik ve Biyomühendislik Bölümü mezunu olan Akça, atölye ile çocuklara güvenli bir oyun alanı sağlıyor.

ÇOCUKLAR KENDİ OYUNCAĞINI YAPIYOR

Berna Akça, çocuklar için çok güzel bir hareket de başlatmış: Askıda Oyuncak. “Hayallerimden biri de bu tarz atölye çalışmalarını başka illerde ve köylerdeki çocuklarla yapmaktı” diyen Akça, Askıda Oyuncak köşesine özellikle sosyal medyadan çok güzel dönüşler almış. Hem ihtiyacı olanlara oyuncak götürmek hem de çocuklarla bir şeyler üretmek için kolları sıvayan Berna Hanım, Şanlıurfa’da bir köy okulunu ziyaret etmiş, oradaki çocuklarla birlikte oyuncaklar yapmış. Köylerdeki okullarda bu tip atölyelerin her zaman yapılmadığını anlatan Akça, “Oraya gidince istek ve gayretle yapabileceklerimize inancım bir kez daha arttı.” diyor.