26 Nisan 2024 Cuma / 18 Sevval 1445

Beyaz Saray’da şahinler darbesi

Beyaz Saray’da geçirdiği 14 aylık süre içerisinde ekibinde yer alan 20’den fazla üst düzey ismi kaybeden ABD Başkanı Donald Trump, Rex Tillerson’ın yerine Mike Pompeo’yu Dışişleri Bakanlığı’na getirerek Cumhuriyetçilerin şahin kanadına teslim oldu.

15 Mart 2018 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
Beyaz Saray’da şahinler darbesi

Göreve gelirken aday olduğu Cumhuriyetçi Parti’nin klasik politikalarını savunan biri gibi görünmeyen ve popülist siyaseti öne çıkaran aykırı bir lider portresi çizen ABD Başkan Donald Trump, 14 ay içerisinde büyük bir dönüşüm geçirdi. Oval Ofis’te kaldığı süre boyunca ekibinden 20’den fazla üst düzey ismi kaybeden Trump, son olarak Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ı da kovarak yerine CIA Şefi Mike Pompeo’yu getirerek Cumhuriyetçilerin ana tehdit olarak gördükleri Tahran ve Moskova’nın dünya siyasetindeki etkisini kırmaya odaklanan şahin kanadına teslim oldu. 

POPÜLİZM YENİLDİ

Beyaz Saray’ın aykırı şefi, Ortadoğu’da güçlü ulus devletlerle terörü engellemeyi hedefleyen Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Flynn ve kendini ekonomik milliyetçi olarak tanımlayan ‘popülist’ Başstratejisti Steve Bannon’ın ekipten ayrılmasıyla dış politikadaki kendine özgü modeli yitirdi. Terörle mücadele ve terör örgütü DEAŞ’ın dünyadan temizlenmesi ikinci plana itilirken, Ortadoğu’da İran’ın etkisini kırmaya odaklanan Cumhuriyetçi şahinlerin tezleri yavaş yavaş kabul edildi. Beyaz Saray’da geçen Aralık ayında düzenlediği basın toplantısıyla Körfez ülkeleri ve İsrail’in de desteklediği Moskova-Tahran hattının parçalanmasını önceleyen stratejisine uyumlu isimler hariç Trump ekibinin diplomasi belirleyenlerinin tümü tasfiye edildi. Fırtınadan sadece Evanjelik kimliğiyle tanınan Başkan Yardımcısı Mike Pence, İsrail lobisi tarafından desteklenen ABD’nin Birleşmiş Milletler Temsilcisi Nikki Haley ve Cumhuriyetçi şahinlerle aynı fikirlere sahip Savunma Bakanı Jim Mattis etkilenmedi. 

MCMASTER DA GİDECEK

Pompeo’nun diplomasi şefliğine en çok sevinenler de yine şahin kanadın liderlerinden Cumhuriyetçi Senatör Tom Cotton, İran’da rejim değişikliği stratejisini raporlaştıran Demokrasiyi Koruma Vakfı (FDD) Başkanı Mark Dubowitz ve ittifakın kalemi Reuel Marc Gerecht oldu. Dış politikanın para-siyaset denklemi Trump’ın damadı ve danışmanı Jared Kushner’e bırakılırken, İsrail’in her dediğinin kabul edildiği stratejiye karşı çıkan Herbert Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster’ın da kovulması gündemde. CNN’e konuşan kaynaklar McMaster’ın görevini kısa süre içinde bırakacak gibi davrandığını bildirirken, Trump’ın bu konuyu da - tıpkı Tillerson’ın kovulmasında olduğu gibi- ani bir tweet’le duyurması mümkün.

POMPEO’YA EN ÇOK KÖRFEZ SEVİNDİ!

ABD Başkanı Donald Trump’ın Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ı kovarak yerine İran’a karşı sert bir stratejiden yana olan CIA Şefi Mike Pompeo’yu aday göstermesi, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde (BAE) sevinçle karşılandı. Suudi Arabistan’ın Arab News gazetesi, Tillerson’ın resmi ile birlikte “Kovuldun” manşetiyle yayımlanırken Pompeo’nun Tahran’ı Ortadoğu’da baş düşman olarak gören Amerikan dış politikasını memnuniyetle uygulayacağına dikkat çekti. Abu Dabi merkezli The National gazetesi ise Pompeo’nun Beyaz Saray’daki uyumsuzluğu bitireceğini belirtti ve “İran’da rejim değişikliği taraftarı cephenin bu hamle sonrası genişleyecek” yorumunda bulundu. 

14 AYDA 21 İSİM AYRILDI

Oval Ofis’te bulunduğu 14 aylık sürede ABD Başkanı Donald Trump’ın ekibinden istifa ederek veya kovularak ayrılan bazı üst düzey yetkililer şunlar;

- Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Flynn

- Beyaz Saray Sözcüsü Sean Spicer

- Özel Kalem Müdürü Reince Priebus

- İletişim Direktörü Anthony Scaramucci

- Başstratejist Steve Bannon

- Terörle Mücadele Danışmanı Sebastian Gorka

- Sağlık Bakanı Tom Price

- Ulusal Güvenlik Danışmanı Yrd. Dina Powell

- İletişim Direktörü Hope Hicks

- Ulusal Ekonomi Konseyi Direktörü Gary Cohen

- Dışişleri Bakanı Rex Tillerson

Tahran’dan değişikliğe ‘iç mesele’ yorumu

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Behram Kasımi, ABD yönetimindeki değişikliklerin Washington’un iç meselesi olduğunu belirtti. Haftalık basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kasımi, Tillerson’un yerine gelen CIA Direktörü Pompeo’nun İran karşıtı söylemlerinin hatırlatılması üzerine, “Kimin gelip gelmediğinden öte ABD’nin İran’a yaklaşımı önemli” diye konuştu.