16 Nisan 2024 Salı / 8 Sevval 1445

Hamas Sözcüsü: İran'la ilişkilerimizi geliştirme konusunda istekliyiz

ABD Başkanı Trump'ın Tel Aviv elçiliğini Kudüs'e taşıma kararı alması ve 'Yüzyılın anlaşması' olarak servis edilen planın uygulamya konduğu bu günlerde Hamas Sözcüsü ve aynı zamanda Hamas'ın Arap-islam dünyası ilişkiler sorumlusu Sami el Zuhri star.com.tr'den Yaser Emre'nin sorularını cevaplayarak gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

star.com.tr24 Haziran 2018 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Hamas Sözcüsü: İran'la ilişkilerimizi geliştirme konusunda istekliyiz

ABD Başkanı Trump'ın damadı Kushner'ın Filistin konulu Ortadoğu turunun devam ettiği günlerde Hamas sözcüsü ve Arap-İslam dünyası ilişkiler koordinatörü Salih el Zühri sorularımızı yanıtlayarak gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. 

Yarın Türkiye'de seçimler gerçekleştirilecek. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?

Türk halkına tüm saygımızı sunuyoruz. Türkiye en başından bu yana Filistin meselesinde Filistin halkının yanında durdu ve tüm desteğini verdi. Biz, Türk halkının hayrına olan şeyi isteriz.  Türkiye lideri Recep Tayyip Erdoğan en başından bu yana Filistin konusunda desteğiyle öne çıkan bir isimdi. Filistin'i savunma noktasında kendisinin çok net bir tavrı vardı. Bu tavrını takdir ediyoruz.

Türkiye-Hamas ilişkileri nasıl ilerliyor ?

Aslında Türkiye doğrudan Filistin yönetimi ile meseleleri görüşüyor ancak bizimlede ilişkilerini yürütüyorlar. Hamas yetkilileri ve Türk yetkililer görüşmelerini sürdürüyorlar.

Nitekim Gazze'de yaşanan son olaylarda yaralanan Gazzelilerin tedavisiyle Türkiye yakından ilgilendi ve bir kısmı Türkiye'ye getirildi

Gazze'de şuan durum nasıl?

Şuan Gazze'de Büyük Dönüş gösterileri düzenleniyor. İnsanlar Trump'ın kararını ve işgalci İsrail'in yaptırımlarının kaldırılmasını istiyor. Bu gösteriler sırasında onlarca kişi hayatını kaybederken, yüzlerce kişi de yaralandı. İsrail müdahale ettiği gösterilerde ağır silahlarını kullandı ve insanların ciddi şekilde yaralanmasına neden oldu. Tüm bunlara rağmen Filistin halkı gösterilerine ısrarla devam ediyor. Bu gösteriler hedeflerine ulaşıncaya kadar devam edecek

Nedir bu hedefler?

Düzenlenen gösterilerin üç ana hedefi var. BirincİTrump'ın elçilik kararının ve yüzyılın anlaşması olarak isimlendirilen şeyin iptal edilmesi.  İkincisi; Filistinlilere dönüş hakkının verilmesi. Burada sadece Gazze ve Batı Şeria'yı kast etmiyoruz. İşgal altındaki tüm Filistin topraklarına geri dönmek istiyoruz. Üçüncü hedef ise Gazze'ye yönelik kuşatmanın kaldırılması.

Bu gösterilerin intifadaya dönüşmesini öngörüyor musunuz?

Şuan Gazze'de ve diğer bölgelerde devam eden gösteriler koordineli bir şekilde ilerliyor ve halktan da büyük bir katılım var. Biz bunu "Büyük dönüş gösterileri" olarak isimlendirdik ancak bunun intifadadan bir farkı çok yok.

İsrail'in uyguladığı baskı ve kuşatmanın yanı sıra Abbas yönetiminin de bu yönde uygulamaları var. Nasıl değerlendiriyorsunuz?

İsrail'in uyguladığı kuşatma Gazze halkını zor durumda bırakıyor ancak bu kuşatmanın bu şiddette olmasına da Abbas hükümeti neden oluyor. Aldıkları kararlarla Gazze halkını baskı altında tutuyorlar.  Abbas yönetimi Gazzeli memurların maaşlarını almasına, elektriğin bölgeye ulaşmasına ve tıbbi araç ve gereçlerin girmesine engel oluyor mesela. Bu uygulamalardan dolayı başta Filistin olmak üzere dünyanın bir çok noktasında Abbas hükümetine karşı protestolar düzenleniyor.

Hamas bölgeye düzenin gelmesi için büyük çaba gösteriyor. En son 2017'de Kahire'de gerçekleştirilen anlaşmalara sadık kaldı ve üstüne düşen tüm görevleri yerine getirdi, bakanlıkları teslim etti. Ancak Abbas yönetimi kendi üzerine düşen görevleri yerine getirmedi ve kuşaatmaya devam etti. Türkiye'nin Hamas-Fetih arasındaki gerilime dahil olmasını istemeyiz ancak insani yardım noktasında bu fikirde değiliz.

Yüzyılın anlaşması olarak bahsedilen anlaşmanın ne olduğunu biliyor musunuz? Tam olarak neyi hedefliyorlar?

Yüzyılın anlaşması hala belirsizliğini koruyor. Tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz ancak genel hatları ile Filistinlilerin tasfiyesini içerdiğini biliyoruz. Tabi bu anlaşma ile  Arap dünyası ve İsrail arasındaki ilişkiler başladı. Yine bu anlaşma ile Kudüs’ün işgal edilmesini, Büyük Dönüşün engellenmesini ve Filistin’in tamamen işgal edilmesini planlıyorlar. Hamas’ın bunları kabul etmesi mümkün değil. Büyük Dönüş gösterilerinin amaçlarından biri de bu anlaşmaya karşı çıkmaktır.

Bazı Arap liderlerin de bu anlaşma için ABD ve İsrail ile koordineli bir şekilde çalıştıklarını biliyoruz. Ancak Filistinliler bu topraklardayken anlaşmanın yürürlüğe girmesi mümkün değil o yüzden bizler endişelenmiyoruz. Bu anlaşmanın başarısız olacağını biliyoruz.

ABD ve İsrail “Yüzyılın Anlaşması” için diplomasi yürütüyorlar. Buna karşılık olarak Hamas’ın iletişim içerisinde olduğu ülkeler var mı?

Çok sayıda görüşme gerçekleştiriyoruz. Öncelikle Arap liderlerle iletişim içerisindeyiz. Aynı zamanda Türkiye lideri Recep Tayyip Erdoğan’la da görüşüyoruz.

Hamas’ın İran’la ilişkisi ne boyutta?

İran’la ilişkilerimiz çok kuvvetli ve bu konuda da istekliyiz. Biz tüm Arap dünyası ile kuvvetli ilişki içerisinde olmak isteriz ancak bizi bu konuda ciddi anlamda İran destekliyor. Şu konuda şüphe yok ki kim bize yardım kapılarını açarsa biz de onlarla görüşme hususunda istekli oluruz. Bu bağlamda İran’la olan ilişkilerimizden ve onların Filistin meselesine verdiği destekten memnunuz.

Uzun dönemde İran’ın Filistin’i Şiileştirmesinden korkmuyor musunuz?

İran Filsitin direnişine destek veriyor. Bu desteğin amacı İsrail’in işgal politikasına karşı mücadele etmek. Bu desteğin amacı gayet açık; Ümmetin birliğini sağlamak. Ve biz bu destekten memnunuz. İran en başından beri Filistin meselesine destek noktasında hiç tereddüt etmedi ve kesintisiz bir şekilde desteğini sürdürdü.

Suriye halkını devrimlerinde desteklediniz mi?

Hamas her daim halkların arkasında durmuştur. Suriye’de savaşan silahlı grupları bir kenara bırakırsak biz Suriye halkının yanındayız. Ve biz bu halkın topraklarına dönmesini destekliyoruz. Bu konuda bizim konumumuz gayet ne ve açık.

Hamas, savaş sırasında Esed rejimine heyet gönderdi mi?

Hamas ve Esed rejimi arasında bir iletişim olmadı.

Hamas’ın Gazze sorumlusu Yahya Sinvar İran Devrim Muhafızları Komutanı Kasım Süleymani hakkında “kardeşim” ifadesini kullandı. Kasım Süleymani’nin Suriye halkına karşı savaş verdiğini biliyoruz. Hamas Yahya Sinwar’ın bu açıklamaları ile aynı görüşte mi?

Hamas’ın İran’la olan ilişkisi hareketin aldığı bir karar ve bu ilişkiler sağlam bir şekilde ilerliyor. Hamas yetkililerinin İran hakkında yapmış olduğu açıklamalar Hamas’ın kabul ettiği açıklamalardır ancak açıklamaların ifade ediliş tarzı şahıstan şahsa değişe bilir. Ancak Hamas’ın İran konusundaki duruşu nettir.

Mahmut Abbas’ın hasta olduğunu biliyoruz ve Dahlan’ın Abbas sonrası yerini alacağı söyleniyor. Hamas’ın Dahlan’la ilişkisi nasıl?

Hamas ve Dahlan’ın ekibi arasında iletişimimiz devam ediyor. Özellikle Gazze’ye yönelik kuşatmanın hafifletilmesi ve insani yardımların bölgeye girmesi konusunda görüşmelerimiz sürüyor. Ama şuana kadar Dahlan ile bire bir görüşmemiz gerçekleşmedi.

Bu görüşmelerin siyasi bir hedefi yok. Kuşatmayı hafifletecek tüm oluşumlarla görüşmeye açığız. Bu görüşmelerin başka bir anlamı yok.