25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Leyla’dan utanın

Gazze sınırındaki katliamda şehit olanlar arasında 8 aylık Leyla bebek de vardı. İsrail barbarlığı karşısında İslam dünyasının sessizliği tarihe kara bir leke olarak geçti.

16 Mayıs 2018 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:

İşgal güçlerinin ABD’nin İsrail büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasına isyan eden Filistinlilerin barışçıl protestosuna gerçek mermi ve tanklarla saldırarak 60 kişiyi şehit etmesinin ardından direniş Batı Şeria’ya sıçradı. İsrail devletinin 1948’de kurulduğu tarih olan ve Filistinliler için Nekbe (Büyük Felaket) Günü 15 Mayıs’ın 70’nci yıl dönümünde, tüm ülkede yas ve isyan vardı. Batı Şeria’nın farklı bölgelerinde sokağa çıkan Filistinli direnişçiler, 70 yıldır süren Büyük Felaket’e karşı işgalcilerin gasp ettiği topraklarına sahip çıktı.

İNTİFADA ÇAĞRISI

İsrail askerleri, Ramallah’ın El Bire bölgesindeki gösterilere plastik mermi ve göz yaşartıcı gazla müdahale ederken, Filistinli göstericiler de işgalcilerin saldırısına taşla karşılık verdi. Filistinliler lastik yakarak keskin nişancı ateşine karşı koyarken, Filistin Sağlık Bakanlığı Bab El Zaviye ve El Halil’de onlarca sivilin yaralandığını duyurdu. Bakanlığın açıklamasına göre İsrailli katiller Gazze’nin doğusundaki gösterilerde dün 51 yaşındaki Nasır Ahmet Gurab’ı da şehit etti.  Büyük Dönüş Yürüyüşü’nün son gününde önceki günkü katliam ile Nekbe adına açıklama yapan Hamas da, intifada çağrısı yaptı. Hamas liderlerinden Halil el Haya, “Barışçıl protestolar düzenleyen insanların öldürülmesine verilecek doğal tepki, bir Arap ve İslami intifada olmalı. Yaşananlara karşı Gazze ve Batı Şeria’da ateşi yakmaktan başka seçenek yok” dedi.

HEDEF GÖZETİLDİ

Öte yandan, Gazze’de önceki gün gerçekleşen katliama ilişkin açıklama yapan Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Rupert Colville, Filistinlilerin İsrail tarafından vurularak şehit edildiğini saptadıklarını söyledi. Colville “Gazze’de herhangi birinin vurularak öldürülebileceği görülüyor. İki bacağı da olmayan bir adam, büyük ve iyi korunmuş bir çitin arkasından ne kadar büyük bir tehdit ifade ediyor olabilir?” diye sorarken, Almanya ile İngiltere ise Gazze’deki katliama ilişkin bağımsız soruşturma çağrısında bulundu. 

Haley dünyayla dalga geçti!

Geçici üye Kuveyt’in çağrısıyla toplanan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) ABD’nin Daimi Temsilcisi Nikki Haley, Gazze’de 62 Filistinliyi katleden İsrail’i skandal sözlerle savundu. Ortadoğu oturumunda konuşan Haley, “İsrail’den daha itidalli davranan bir ülke bu salonda bulunmamaktadır” dedi. ABD’nin ayrıca, BM Güvenlik Konseyi’nde Gazze katliamıyla ilgili bağımsız soruşturma kararı alınmasını engellediği öğrenildi. 

‘SAVAŞ ÇIKAR’

İsrail’in Haaretz gazetesine göre Kuveyt BMGK’ye İsrail ordusunun Gazze’de onlarca Filistinliyi öldürmesini sert dille kınayan ve bağımsız uluslararası soruşturma talep eden bir tasarı sundu ancak ABD veto tehdidiyle tasarının kabulünü bloke etti. Öte yandan, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Ortadoğu’daki durumun patlamaya hazır olduğunu belirterek “Savaş çıkabilir” dedi. İşgal güçlerinin Gazze’deki katliamını değerlendiren Le Drian, “Bu seviyede bir şiddet meşrulaştırılamaz” diye konuştu.

Büyük Dönüş’ün en küçük şehidi

Büyük Dönüş Yürüyüşü gösterileri kapsamında, önceki gün Gazze Şeridi’nde Kudüs ihanetine karşı isyan eden Filistinli direnişçilerin en minik üyesi hayatını kaybetti. Filistin Sağlık Bakanlığı, 8 aylık Leyla  Gandur’un, gaz bombasından etkilenerek şehit olduğunu duyurdu. Gazze’deki cenaze töreninde kızının cansız bedenini toprağa veren baba gözyaşlarını tutamazken, Leyla ile birlikte Hamas’ın eski liderleri Şehid Abdülaziz Rantisi’nin oğlu Mahmud Rantisi’nin de hayatını kaybetmesiyle şehit sayısı 62’ye yükseldi. 

KÜRECİLERİN İHANET SESSİZLİĞİ

İsrail askerlerinin ABD’nin Kudüs’te büyükelçilik açmasını protesto etmek istenen Filistinlileri katletmesinin ardından Washington’ın sadık müttefiki olan Arap liderler ve bazı İslam ülkeleri derin bir ihanet sessizliğine büründü. Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Ali Karadaği, Beyaz Saray’ın yeni Ortadoğu planlarında rol kapmayı arzulayan ve daha önce Suudi Arabistan’da ABD Başkanı Donald Trump ile ‘küre pozu’ veren Arap liderlere sert tepki gösterdi. Filistin halkına karşı işlenen suçlar karşısında tek kelime etmeyen bölge ülkelerini ‘katliam ortağı’ olarak nitelendiren Karadaği, “İşlenen bu suçlar karşısında bazı Arap liderler Siyonistlerin yanında durarak ABD ve İsrail’in projelerine destek veriyor” dedi.      

KUDÜS’SÜZ KINAMA

Kudüs’e ihanetin ilk adımı olan elçilik katliamına karşı Mısır’ın darbeci lideri Sisi ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden elle tutulur bir tepki gelmedi. Körfez ülkelerinin ağabeyi konumundaki Suudi Arabistan ise ‘Kudüs’süz bir kınama’ yayımladı. Tepkiler sonrası yeni bir açıklama yapan Riyad yönetimi, Kudüs’ü hatırlayarak, katliamdan bir gün sonra “Krallık ABD yönetiminin büyükelçiliği Kudüs’e taşıma kararını reddediyor” diyebildi. 

Her şey bu pozla başladı!

Ortadoğu’da İran karşıtlığı üzerine yeni bir strateji kuran ABD Başkanı Donald Trump, Mayıs 2017’de Riyad’da Suudi Kralı Selman ve Mısır’ın darbeci lideri Sisi ile bir araya gelmişti. Küreye ellerini koyarak poz veren liderlerin buluşmasının ardından Arap ülkelerinin Kudüs’ü teslim ederek İsrail’le barışma süreci başladı. İşte adım adım kürecilerin ihaneti: 

- Suudi Veliaht Muhammed bin Selman, Kasım 2017’de Donald Trump’ın damadı Jared Kushner ile gizlice Riyad’da görüştü. Trump’ın sözde İsrail-Filistin barışına ilişkin Kushner’den bilgi aldı.

- İsrail Enerji Bakanı Yuval Steinitz, 19 Kasım 2017’de ordu radyosuna verdiği mülakatta, Suudi Arabistan ile İsrail’in ‘gizli görüşmeler yürüttüğünü’ söyledi.

- Suudi Veliaht Muhammed bin Selman, Aralık 2017’de ağırladığı Filistin lideri Mahmud Abbas’a ‘Kudüs’ten vazgeçin’ önerisinde bulundu. Bin Selman Filistin devletine başkent olarak Ebu Dis’i teklif etti. Suudi lider, Abbas’a kabul etmeyecekse istifa etmesini telkin etti.

- Donald Trump 6 Aralık 2017’de Kudüs’ü İsrail’in bakenti olarak tanımasından 4 gün sonra, Bahreyn’den diplomatik bir heyet aralarında diplomatik ilişki bulunmayan ve İsrail’e gitti.

- İsrail İstihbarat Başkanı Yisrael Katz, 13 Aralık 2017’de Suudi basınına verdiği bir mülakat, Filistin-İsrail barış görüşmeleri için Muhammed bin Selman’ı ülkesine davet etti

- Suudi Arabistan Ortadoğu Araştırmaları Merkezi Başkanı Abdulhamid Hakim, Aralık 2017’de Arap basınına verdiği bir demeçte Kudüs’ün Yahudilerin olduğunu söyledi.

- ABD turu kapsamında 29 Nisan 2018’de Amerikalı Yahudi cemaat liderleriyle görüşen Suudi Veliaht Bin Selman, Filistinlilerin ABD’nin teklifine rıza göstermesi gerektiğini ve İsrail’le barışmak için sorunu hızlıca çözmek istediklerini ifade etti.

Felaket Günü nedir?

İsrail’in Filistinlilerin topraklarını gasp ederek kuruluşunu ilan ettiği tarih olan 15 Mayıs 1948, Filistin’de Felaket (Nekbe) Günü olarak anılıyor. Milyonlarca kişinin kendi topraklarında mülteci konumunda düştüğü 15 Mayıs’tan beri, Filistinliler işgal güçlerinin sistematik zorunlu göç, yağma ve katliamlarına karşı direniyor. Günümüze kadar uzanan bu süreçte Filistin topraklarının yüzde 85’i işgal edildi.

Belçika ve İrlanda hesap sordu

İşgalci İsrail’in Gazze sınırında 61 Filistinliyi şehit etmesine karşı Türkiye’den sonra en sert diplomatik tepki İrlanda ve Belçika’dan geldi. Dublin hükümeti,  İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarıyla bu ülkenin büyükelçisini dışişleri bakanlığına çağırarak duyulan kaygıyı aktardı. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Dışişleri Bakanı Simon Coveney, İsrail’in Dublin Büyükelçisi Ze’ev Boker’i bakanlığa çağırarak işgalcilerden göstericilere ölçülü davranmasını talep etti. İsrail’in Brüksel Büyükelçisi Simona Frankel’in Filistinli şehitleri ‘terörist’ olarak nitelendirmesinin ardından harekete geçen Belçika da elçiyi dışişleri bakanlığına çağırdı. Nota sonrası açıklama yapan Bakan Didier Reynders, “Her şeyin bir sınırı var” dedi.