İran Pastarlar ile PKK'lı teröristler kol kola

Fotoğraftaki araçta İran Devrim Muhafızlarına bağlı, Pastarlar’ın amblemi görülürken, rütbeli İran askerlerinin PKK’lı teröristlerle yan yana durduğu görülüyor.

 

Terör örgütü PKK’nın İran kolu PJAK mensuplarını darağacında sallandıran İran’ın söz konusu Türkiye olunca hain teröristlerle işbirliğine gittiği belirlendi. Suriye’de 7 yıldır devam eden savaş boyunca sürekli olarak değişen çıkar ilişkilerinin son tezahürü İran - PKK yakınlaşması oldu. 

 

“PKK ve İran Pastarlar’ı ile av keyfi” adı altında örgüt üyelerine servis edilen fotoğrafta gözler önüne serilen ilişki, bölgedeki kirli ittifakları bir defa daha ortaya koydu. Fotoğraftaki araçta İran Devrim Muhafızlarına bağlı, Pastarlar’ın amblemi görülürken, rütbeli İran askerlerinin PKK’lı teröristlerle yan yana durduğu görülüyor. 

Suriye’de devam eden savaşı bölgede fitne çıkarmak amaçlı kullanan ve Müslümanları birbirine düşüren yabancı güçlerin geliştirdiği kirli çıkar ilişkilerine bir yenisi daha eklendi.

 

 ABD ve AB destekli PKK ile İran Devrim Muhafızlarına bağlı Pastarlar aynı fotoğraf karesinde yakalandı. Söz konusu fotoğraftaki İran askerinin rütbeli olduğu görülürken, PKK’lı teröristin kolundaki altın saat ve poşusu nedeni ile örgütte yönetici olabileceği yönünde yorumlar yapıldı. Fotoğrafta görülen arazi tipi araçta Pastarlar’ın amblemi görülürken, İran askerleri ve PKK’lı teröristlerin hemen arkasında torbaların içindeki patlayıcılar gözden kaçmıyor. 

 

Öte yandan terör örgütü PKK’nın İran’daki kolu PJAK’ın eski üyesi olan Ahmet Güreş, geçtiğimiz yıllarda çıkarıldığı mahkemede İran yönetiminin hiçbir zaman Türkiye ile dost olmadığını ve devamlı ‘terör örgütlerine’ yardım ettiğini öne sürerek, “Tahran PKK’ya silah yardımı yapıyor. 1994 yılında gittiğim İran’da PKK’nın resmi evlerini gördüm.

 

  Bu ülkeye gelen örgüt üyeleri İran istihbaratınca karşılandı ve ilgili yerlere götürüldü. 1999 yılında Abdullah Öcalan’ın yakalanmasından sonra, PKK ile Türkiye arasında üstü kapalı olarak bir ateşkes ilan edilmesine rağmen İran istihbaratı bize ısrarla “Ateşkes yapmayın, savaşın” tehditlerinde bulundu” şeklinde ifadelerde bulunmuştu. (Akit)