Venezuela’da renkli darbe senaryosu

Venezuela’da Devlet Başkanı Nicolas Maduro hükümetiyle dış destekli muhalefet arasında yaşanan siyasi gerginlik, muhalefetin halkı sokağa çağırmasıyla farklı bir noktaya taşındı. Oy çaldığı tespit edilen Maduro karşıtı üç milletvekilinin yargı kararına uymamasının ardından Yüksek Mahkeme’nin meclisin yetkilerini elinden almasıyla harekete geçen muhalefet, geçen ayın sonunda başlattığı sokak eylemlerini büyüttü. San Cristobal kentinde gerçekleşen hükümet karşıtı gösterilerde 23 yaşındaki kadın göstericinin ölümüyle iki haftada hayatını kaybedenlerin sayısı 7’ye yükseldi. 

DIŞ MÜDAHALEYE YEŞİL IŞIK     

Protestoların şiddetlenmesinin ardından devlet televizyonunda açıklama yapan Devlet Başkanı Maduro, Washington’ın Venezüella’da bir darbe gerçekleştirilmesi için yeşil ışık yaktığını söyledi. ABD’nin kendisinin devirerek muhalif liderlerden Julio Borges’i devletin başına oturtacağını belirten Maduro, muhaliflerin de şiddet olayları çıkartarak senaryoyu desteklediğini bildirdi. Halkı sokağa davet eden muhalifler ise gösterilerini başkent Caracas’ta sürdürdü. Güvenlik güçleriyle göstericilerin gece geç saatlere kadar çatıştığı eylemlerin ardından basın toplantısı düzenleyen muhalif Henrique Capriles protestoların süreceğine işaret ederek “Demokrasi mücadelemiz sona ermedi” dedi.      

‘ENDİŞEYLE TAKİP EDİYORUZ’

Maduro tarafından çatışmaların tarafı olarak gösterilen ABD’den de gösteriler hakkında açıklama geldi. Basın mensuplarına konuşan ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, Venezuela’daki süreci yakından takip ettiklerini söyleyerek demokratik yollardan seçilmiş Maduro yönetimini muhalefeti susturmakla suçladı. “Maduro’nun kendi anayasasını ihlal etmesinden endişe duyuyoruz” diyen Tillerson, süreci Washington’ın bölgedeki müttefikleriyle birlikte yakından takip ettiklerini bildirdi. Diğer yandan, hükümet karşıtı protestoların birkaç blok ötesinde ise kırmızı tişörtlü Maduro destekçileri sessiz bir yürüyüş düzenledi. Maduro, destekçilerine hitaben yaptığı konuşmada, kısa sürede seçim yapılması ihtimalinin “kaygı verici” olduğunu söyleyerek “Onlar bugün şiddet yoluyla gücü almaya kalkıştı ve biz onları yeniden bozguna uğrattık” ifadesini kullandı.