Bu kapsamda ilk etapta ‘atları idare’, ‘ebelem gübelem’, ‘aslan ve koruyucuları’, ‘köşe kapmaca’, ‘avcı topu’, ‘kurt koyun kuzu’, ‘balık ağı’, ‘sandık saydık’, ‘çıngıraklı koşma’, ‘tikoça’, ‘çömlek’ ve ‘dokuz kiremit’ olmak üzere 12 oyun belirlendi. Öğrenciler bunlardan 8’inin nasıl oynandığına dair video çekti. Videolar, oyunun kuralları, gerekli malzemeler gibi bilgilerle birlikte Milli Eğitim Bakanlığı’nın çevrimiçi sosyal eğitim platformu olan Eğitim Bilişim Ağı’nda (EBA) paylaşıldı. Bu çalışmayla Türkiye’nin her yerindeki çocukların oyunları öğrenmesi ve oynayabilmesi amaçlandı.
İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi, oyunun, çocukları eğlendirirken onların sosyal, psikolojik ve fiziksel gelişimini de etkilediğine dikkati çekti. Şiddet içeren bilgisayar oyunlarının çocukların sevgi, şefkat, merhamet duygularının körelmesine yol açtığını, can yakma ve zarar verme gibi davranışları ön plana çıkarttığını belirten Yahşi, ayrıca dijital oyunların paylaşma, iş birliği, grup içi iletişim gibi duyguların gelişmesine engel olduğunu, saatlerce bilgisayar başında tutması nedeniyle fiziksel aktiviteden yoksun bıraktığını vurguladı. Yahşi, geleneksel oyunların ise çocukların fiziki, ruhsal ve zihinsel olarak daha doğru gelişmesini sağladığını söyledi.