18 Nisan 2024 Perşembe / 10 Sevval 1445

Körfez’e ‘Check-up’

2000’li yıllara kadar her türlü atığın boşaltıldığı bir yer olarak kullanılan İzmir Körfezi’nde, Büyükşehir Belediyesi’nin çevre yatırımlarıyla hız kazanan temizlenme süreci devam ediyor.

23 Nisan 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Körfez’e ‘Check-up’

Körfez’deki olumlu değişim bilimsel yöntemlerle tespit edilirken, deniz altındaki canlı yaşamını izlemek amacıyla çekilen su altı fotoğrafları da Körfez’deki çarpıcı iyileşmeyi gözler önüne seriyor. 

İZSU Genel Müdürlüğü’nün Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri Teknolojisi Enstitüsü ile yürüttüğü ‘İzmir Körfezi Oşinografik İzleme Projesi’nde 9 öğretim üyesi görev alıyor. İlkbahar, yaz, sonbahar ve kış olmak üzere yılda 4 kez Koca Piri Reis Gemisi ile iç, orta ve dış Körfez’den 30’a yakın istasyondan numene alan öğretim üyelerine 12 gemi personeli eşlik ediyor. 

BİLİM VE GERÇEK 

Proje Koordinatörü Prof. Dr. Filiz Küçüksezgin, İZSU Genel Müdürlüğü ile birlikte yürüttükleri ‘İzmir Körfezi Oşinografik İzleme Projesi’ni Büyük Kanal Projesi’nin devreye girdiği 2000 yılından bu yana aralıksız sürdürdüklerini belirterek, Körfez’de giderek artan bir iyileşme sürecinin yaşandığına dikkat çekti. Körfez’deki fiziksel, kimyasal ve biyolojik değişkenleri ölçtüklerini belirten Prof. Küçüksezgin, “Anında değerlendirmemiz gereken numuneleri geminin laboratuvarında inceliyoruz. Balık örneklerini ve çamur örneklerini ise dondurarak götürdüğümüz enstitünün kimya laboratuvarında değerlendiriyoruz. 15 istasyonda kimyasal değişkenlere bakıyoruz. Seçilmiş bölgelerden aldığımız balık ör neklerinde ağır metal analizi yapıyoruz. 18 noktada ise deniz dibi çamur örneklerinin metal analizinde bulunuyoruz» dedi. 

BALIK ÇEŞİTLİLİĞİ ARTTI

Körfez’in ışık şiddetinin geçirgenliğinde çok ciddi bir düzelme olduğunu hatırlatan Prof. Küçüksezgin, konuşmasını şöyle sürdürdü: “2002 yılından önce Körfez suyu daha bulanıktı.  Işık geçirgenliği diplere kadar inemiyordu.  Bu olumsuzluk Körfez’deki canlı ekosistemine de olumsuz etki ediyordu. Oksijen seviyesi yaz mevsiminde 0’a düşüyordu. Büyük Kanal Projesi’nin devreye girmesiyle, özellikle 2002 yılında sonra oksijen seviyesi tehlike sınırlarının altına inmedi.  Ayrıca deniz dibi çamurunda da gözle görülür iyileşme var. Daha önce aldığımız numunelerde deniz dibi çamurunun yüzeyi bile simsiyahtı. Şimdi normal çamur rengini almaya başladı.