MÜSİAD Geleneksel İftar Programı: Türk lirasının değerini korumak istiyorsak ihracata yönelmek durumundayız

Kaan, MÜSİAD Sakarya Şubesi'nce bir tesiste düzenlenen geleneksel iftar ve 20. yıl programında yaptığı konuşmada, kuruldukları günden bugüne yalnızca helal kazancın peşine düştüklerini söyledi.

Bugün dünyanın en etkin ve yaygın iş insanları derneği ve güçlü bir sermaye platformu olmanın gururunu yaşadıklarını vurgulayan Kaan, "helal lokma, helal kazanç" dediklerini, bunu hayatın her alanına yaymak için MÜSİAD olarak hep beraber çalıştıklarını kaydetti.

Kaan, faizsiz ortak iş modelleri geliştirdiklerini belirterek, "Gayrimenkul yatırımlarından elde edilen geliri, yatırımcılara paylaşmayı sağlayan bir modeli hayata geçiriyoruz. Bu alanda ayrıca 81 ilde 81 orta ölçekli sanayi tesisi kurmak ve uzun vadede iş yeri edinme projesini de hayata geçirmek için çalışıyoruz. Bizler MÜSİAD ailesi olarak tüm Türkiye'deki sanayi sınıfının tamamını kapsadığımız için yatırımcıların hangi ölçek olursa olsun projelere ortak olabilmesinin önünü açan, projelere finansmanı ile ülke ekonomisine katkı sağlayan ve uzun vadede toplumsal kalkınmayı hızlandıran bir model olarak bunu Türkiye gündemine getiriyoruz." diye konuştu.

Girişimci sermayesi fonuyla da büyüme potansiyeli olan girişimcileri ortaklık yoluyla finanse eden bir model ortaya koyduklarına işaret eden Kaan, bunun katma değerli yatırımları yüzde 50 artıran ve şirketlere akıllı sermaye sağlayarak büyümelerini destekleyen bir sistem olduğunu kaydetti.

- "Sermayenin birleşmesi son derece önemli ve elzem"

Kaan, faizin ekonominin olmazsa olmaz koşulu olmadığını vurgulayarak, şunları söyledi:

"Mevcut sistem bize, bu gelirler ne kadar çok biriktirilirse sermayenin o kadar çok artacağını söylüyor. Faizsiz bir ekonomide yönetimdeki sermaye kendi kaynaklarından sağlanması gerekmektedir. Sermayesi olan, sermayesi kadar iş yapacaktır. Eğer bir kişi sermayesi yetmiyorsa birkaç kişi birleşecek ve böylece şirketler oluşacaktır. Bu bakımdan mevcut ekonomik sistem içerisinde faize karşı güçlü ve sürdürülebilir bir platformun tesis edilmesi için sermayenin birleşmesi son derece önemli ve elzemdir. Devletimiz sağolsun son dönemde çıkartmış olduğu kanunlarla önümüzü açmış ve riskleri azaltmıştır."

Geçen yıl kurda çok ciddi dalgalanmaların yaşandığını, Türk lirasının dolar karşısında yüzde 10, avro karşısında yaklaşık yüzde 22 değer kaybına uğradığına dikkati çeken Kaan, kurun bu yıl da dalgalı seyrine devam edeceğini gördüklerini söyledi.

- "Enflasyonu kontrol altına almamız gerekir"

Enflasyon konusunda derin sorun yaşandığını söyleyen Kaan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Enflasyon gibi büyük bir etkiyi gözardı ederek sorunları sadece kura endekslemek bizim açımızdan gerçekçi değil çünkü döviz kurunun yükselmesinin en önemli nedenlerinden biri de insanların paralarının değerini koruma isteğidir. Bu bakımdan enflasyonun ekonomik, sosyal, hatta siyasal faaliyeti olan bir olgu olduğunu burada ifade etmek istiyorum. Türk lirasının değerini korumak istiyorsak enflasyonu kontrol altına almak, yurt içinde üretimi artırıp ithalatı azaltarak ihracata yönelmek durumundayız."

Sakarya Valisi İrfan Balkanlıoğlu da MÜSİAD'ın arka planında başka hesapları olmayan, memleketi dış güçlere peşkeş çekme gibi bir hesabı olmayan, sadece vatanın, milletin kalkınması ve istihdamın artması için çabalayan güzel bir kuruluş olduğunu söyledi.

Derneğin bugüne kadar hep faydalı ve güzel işler yaptığını aktaran Balkanlıoğlu, "Bugüne kadar vatanı ve milleti düşündü. Bu bakımdan kendilerini kutluyorum." dedi.

Konuşmaların ardından MÜSİAD'a üyelikte 20. yılını dolduran iş adamlarına plaket verildi.