Kendisi de ülkenin en önemli et kombinalarından birinin sahibi olan Hollanda Türk İşadamları Derneği (HOTİAD) Başkanı Hikmet Gürcüoğlu “Biz Türkler, Hollanda ekonomisinin en önemli enstrümanlarından sayılıyoruz. Öyle bakkal, manav, dönerci gibi işlerle de yoğun olarak uğraşmıyoruz. Asıl olarak üretim ve sanayide varız. Hollanda ekonomisine yılda 10 milyar Euro iş hacmi yaratıyoruz. 28 bin Türk girişimci, 80 bin Hollandalı’ya iş veriyor” dedi.
HAVALİMANI BİZDE
Hollanda’daki Türklerin ekonomide son 10 yılda büyük atak yaptığını ifade eden Gürcüoğlu “Hollanda’daki Türk girişimcilerin yatırım miktarı 6-6.5 milyar Euro’yu buluyor. Hollanda’daki Türklerin yüzde 80’i aynı zamanda bu ülkenin vatandaşı. Yaptığımız işler havaalanı işletmeciliği, telekomünikasyon hizmetleri,noterlik, elektronik ve sanayi üretimi alanında yoğunlaşıyor. Altı ay önce Hollandalı Türk firmamız ülkenin en büyük ikinci havaalanı olan Maastricht’in işletmesi ihalesini aldı. Celal Oruç isimli gayrimenkul yatırımcımız ise Hollanda’nın en zengin 500 ismi arasında 320’nci sırada yer alıyor. Yine her dört Türk aileden biri kendi evini satın aldı. Yine dört Türk aileden birinin evinde üniversite mezunu bir gencimiz var” diye konuştu.
KENDİ AYAĞINA SIKAR
Hollanda’nın Türkiye’ye çifte standart ile yaklaştığını belirten Gürcüoğlu “Burada anayasa referandumuna hayır kampanyası düzenlendi. Ona bir itiraz olmadı. Fakat anayasaya evet kampanyasına böyle bir karşı çıkış yaşandı. Hollanda’daki Türkler ‘Hollanda vatandaşıyız ama vatanımız Türkiye’ diyoruz. Türkiye ile ilişkileri bozmak Hollanda’nın kendi ayağına sıkması anlamına geliyor. İlişkilerin düzelmesini istiyoruz” dedi.
Referandum çalışması için Hollanda’daki Türkler ile buluşmak isteyen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun uçağına 11 Mart’ta iniş izni verilmedi. Aynı gün Almanya’dan kara yolu ile Rotterdam’a giden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın konvoyu da Türk Başkonsolosluğu’na sokulmadı.