Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi ve Eğitim Merkezi'ni (AMATEM) ziyaret etti.

 

Kütahya Milletvekili ve TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Vural Kavuncu’nun da yer aldığı ziyarette Kurtulmuş, AMATEM yöneticilerinden bilgi aldı. 

 

Uyuşturucu ile Mücadele Yüksek Kurulu Başkanı da olan Kurtulmuş, hastanede tedavi görenlerle sohbet etti.

 

Bağımlılıktan “ayılma süreci”ne geçenlerle bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, bu kişilerin bağımlılıkla verdikleri mücadeledeki başarı öykülerini dinledi.

 

Ziyaretinin ardından, gazetecilere açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, AMATEM’de son derece güzel çalışmaları görmekten dolayı memnuniyet duyduğunu bildirdi.

 

Türkiye’de bağımlılıkla, uyuşturucuyla mücadele konusunda son derece olumsuz örneklerin kamuoyuna yansıdığını aktaran Kurtulmuş, şöyle devam etti: “Bağımlılıkla mücadele çok kapsamlı bir mücadele. Uyuşturucu ile Mücadele Yüksek Kurulu, bendenizin başkanlığında sekiz bakanlığın katılmış olduğu bir çalışma. Burada devlet bütün imkanlarıyla bu mücadeleyi veriyor. Özellikle son zamanlarda emniyet kuvvetlerimizin, güvenlik güçlerimizin, Doğu ve Güneydoğu Anadolu başta olmak üzere, Ankara ve İstanbul gibi büyükşehirlerde bu maddeleri satanlara, bunları üretenlere karşı üretmiş olduğu fevkalade başarılı çalışmalar var.” 

 

“Herkesin üzerine düşen sorumluluk var”

Numan Kurtulmuş, uyuşturucu bağımlılığının, milletin şu anda karşı karşıya kaldığı en önemli toplumsal sorunlardan biri olduğunu belirtti.

 

Sorunun kaynağında tespit edilip, bunların mutlaka önlenmesi gerektiğini kaydeden Kurtulmuş, bunun için de büyük bir toplumsal duyarlılığa ihtiyaç bulunduğuna işaret etti.

 

İş dünyasının, sanat dünyasının, bilim dünyasının, tıp dünyasının, sanat camiasının, belediyelerin, herkesin üzerine düşen çok sorumluluk bulunduğunu ifade eden Kurtulmuş, şunları söyledi: “Önümüzdeki günlerde inşallah bir Uyuşturucu İle Mücadele Şurası yapılacak. Burada özelikle medyadan çok büyük destek bekliyoruz. Medyamız, uyuşturucuyla mücadelede farkındalığı oluşturmak için güzel örnekleri de gündeme getirerek... Bu illet ne kadar kuşatıcı bir şey olursa olsun, bireyler eğer isterse, çevre şartları da olumlu bir şekilde gelişirse bırakılabiliyor. Hikayesini dinlediğimiz arkadaşlardan bir tanesi diyor ki 'Ben o süre içerisinde yediğim yemeklerden hiç tat almıyordum.' Sağ olsun annesi çok büyük bir destek vermiş. 'Şimdi yemeklerin ne kadar tatlı ve güzel olduğunu gördüm' diyor. Bu güzel örneklerin hepsinin medya tarafından da mutlaka yayılması lazım. Hep beraber bu mücadeleyi yapmamız gerekiyor ve inşallah Türkiye olarak bu uyuşturucu meselesinin, bağımlılık meselesinin belini kıracağız. Bu, küresel bir tehdittir. Bütün dünyayı tehdit eden büyük bir sosyal meseledir. Türkiye’yi de tehdit ediyor.

 

Türkiye gibi geleneksel değerlerimizin çok güçlü olduğu, aile bağlarının kuvvetli olduğu, inanç ve maneviyatın güçlü olduğu bir ülkede bu illet bu kadar yayılabiliyorsa çok büyük bir tehlikedir ve çok büyük bir insanlık düşmanıdır. Bununla hep beraber mücadele edeceğiz. Bu konu, politikadan uzak bir alan. Herkesi ilgilendiren bir alan. Herkesin çocuğu, torunu buna bulaşabilir. Herkes samimiyetle elinden gelen gayreti ortaya koymalı ve bu mücadeleyi başarıyla sonuçlandırmalıdır.”