16 Nisan 2024 Salı / 8 Sevval 1445

Yiğit Bulut: Cumhurbaşkanı Erdoğan dışında dünyada bu cesareti gösterecek bir lider daha yok

Derin Analiz programında konuşan Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Yiğit Bulut Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM Genel Kurulu görüşmesinde zirveye damga vuran konuşmasını ve Moody’s'in Türkiye’nin yatırım yapılabilir notunu düşürmesini kararını değerlendirdi

star.com.tr - Özel28 Eylül 2016 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Yiğit Bulut, TRT Haber TV'de Hasan Kurtulmuş'un sunduğu Derin Analiz programında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD’de yapılan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’na damga vuran “Dünyayı 5 ülkeye mahkum edemezsiniz. Dünya beşten büyüktür” mottosunu değerlendirdi. Yiğit Bulut; "BM Genel Kurulu'nda 'Dünya beşten büyüktür' demek insanoğlunun cesaretini aşan bir şey. Dünyada bu cesareti gösterecek bir lider daha görmedim, göremiyordum da. Tabiri caizse herkes ortaya karışık, suya tirit konuşmalar yapıyor. Dünyadaki mazlumların hakkını kim savunacak? Sadece Türkiye'nin, bölgenin değil dünyadaki mazlumların hakkını savunan tek lider Recep Tayyip Erdoğan'dır." dedi.  

Uluslararası derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye’nin kredi notunu indirmesine tepki gösteren Bulut; "15 Temmuz’da karşımıza silahlı bir organize yapıyla devletin imkanlarını ele geçirerek çıkan FETÖ örgütü şimdi finansal, ekonomik bir dış görünüşle karşımıza çıkıyor. FETÖ’nün üst akıl olarak organik bağlantısı kimle varsa Moody's de aynı yerden emir alıyor. Türkiye’ye karşı yapılan hareketlerin hepsi aynı yerden yönetiliyor. Ekonomimiz cumhuriyet tarihinin en sağlam dönemini yaşıyor. Bu karar Türkiye'yi yolundan döndüreemz" şeklinde konuştu.

Yiğit Bulut'un konuya ilişkin yaptığı değerlendirmeler şöyle...

DÜNYADA MAZLUMLARIN HAKKINI SAVUNAN BİR TEK LİDER VAR

Amerika’da Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik çok büyük bir randevu talebi oldu. Cumhurbaşkanımızın “dünya beşten büyüktür” mottosu Birleşmiş Milletler’de en çok tartışılan, insanların en çok konuştuğu, ilgi duyduğu, acaba Recep Tayyip Erdoğan “dünya beşten büyüktür” diyerek ne demek istedi deyip anlamaya çalıştığı bir konu oldu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin son 13 yıllık milli politikası tanımlandığı gibi hatta daha da millileşerek ve gelişerek bulunduğu coğrafyaya ve dünyaya ışık vererek yoluna devam ediyor. Bugün dünyada mazlumların hakkını arayan, savunan bir tek lider var. Birleşmiş Milletler kürsüsünde kaç kişi çıkıp konuştu? Mazlumların hakkını bir başka kişi çıkıp savunmadı. Suriye’den Türkiye’ye katil Esed’in bombalamasından kaçarak sığınan üç milyondan fazla kişin hakkını bir kişi savunmadı. Mazlumların hakkını savunan bir kişi vardı o da Cumhurbaşkanı Erdoğan’dı.

DÜNYADA BU CESARETİ GÖSTERECEK BİR LİDER DAHA GÖRMEDİM

“Dünya beşten büyüktür” mottosunu söylemeye bir liderin daha cesareti yetmedi. Hiçbir Amerikan başkanı “dünya beşten büyüktür” diyemedi.  Amerikan başkanlarının bir kısmı bunu söylemeye çalıştı. Ya onları itibarsızlaştırdılar ya da vurdular. Böyle bir ortamda, böyle bir dünyada Birleşmiş Milletler kürsüsüne çıkıp “Dünya beşten büyüktür” demek insanoğlunun cesaretini aşan bir şey. Dünyada bu cesareti gösterecek bir lider daha görmedim, göremiyordum da. Tabiri caizse herkes ortaya karışık, suya tirit konuşmalar. Aman kimseye dokunmasın. Dünyadaki mazlumların hakkını kim savunacak? Dünyadaki mazlumların hakkını savunan Recep Tayyip Erdoğan. Kimse sanmasın ki Recep Tayyip Erdoğan BM kürsüsünde sadece Türkiye’nin  bu coğrafyanın hakkını savundu. Hayır, o kürsünden bütün insanların, insanlığın hakkını savundu. “Dünya beşten büyüktür” demek dünyada beş ülkenin kontrol ettiği bir dünya düzeninin olamayacağı ve mazlum milletlerin daha fazla ezilemeyeceğini göstermek demektir. Dünyadaki düzene meydan okuyabilmek nasıl bir cesarettir. Bunu bir insanın yapması lazım. Neden lazım? Dünyadaki aç insanlar için, mazlum milletler için, sömürülenler için yapması lazım. Eğer bugün Türkiye’ye bu kadar saldırılıyorsa Türkiye’nin ayağa kalkmasından ve dünyayı ayağa kaldırmaya çalışmasındandır. Bu coğrafyanın ses vermesini kaldıramıyorlar. Bu coğrafya ses verdiği için ve bu ses Türkiye’den başladığı için FETÖ denen terör örgütü Türkiye saldırıyor. Bu coğrafya ayağa kalktığı için Moody's denen ne idiğü belirsiz kurma kolu dışarıda kurum ve kuruluş Türkiye’nin notunu düşürerek spekülasyon ve manipülasyonların önünü açmaya çalışıyor. Bu coğrafyanın kimliğini bulması, bağımsız olması, ayağa kalkarak çevresini ayağa kaldırması, süper güç olması kabul edemedikleri bir şey.

FETÖ’NÜN ORGANİK BAĞLANTISI KİMLE VARSA MOODY'S DE AYNI YERDEN EMİR ALIYOR

Yeni bir dünya düzeni kuruluyor. Bu yeni dünya düzeninde bazı oyuncular olmayacak. Yeni dünya düzeninde AB’nin büyük bir oyuncu olma şansı yoktur. Bu haliyle Avrupa Birliği’nin devam etme şansı da yoktur.  AB’nin bundan sonra nasıl bir hal alacağını sorgulamayan Moody's, tek kalkınma potansiyeli olan, 27 çeyrektir kesintisiz büyüyen, 13 yıldır büyüme istikrarını sürdüren, son çeyrekte Almanya, İngiltere, Fransa toplamı kadar büyüyen Türkiye’nin notunu yatırım yapılmaz seviyeye çekiyor. Nasıl bir dünyada yaşıyoruz? Nasıl bir saldırı altındayız? 15 Temmuz’da karşımıza silahlı bir organize yapıyla devletin imkanlarını ele geçirerek çıkan FETÖ örgütü şimdi finansal, ekonomik bir dış görünüşle karşımıza çıkıyor. FETÖ’nün üst akıl olarak organik bağlantısı kimle varsa Moody's de aynı yerden emir alıyor. Türkiye’ye karşı yapılan hareketlerin hepsi aynı yerden yönetiliyor. Moody's not düşürmesi, Türkiye hakkında spekülasyon yapmaya çalışması hiç önemli olmadığı gibi piyasa tarafından da ciddiye alınmadı.

NE MOODY'S NE BAŞKA BİR KURULUŞ TÜRKİYE’Yİ YOLUNDAN DÖNDÜREMEZ

Türkiye 2001 Türkiye’si değil. Türkiye’yi 5 milyar dolarla, 10 milyar dolarla ya da 50 milyar dolarla dize getiremezsiniz. Türkiye finansal pozisyonlarını sağlamlaştırmış, yola çıkan giden bir ülkedir. Türk piyasalarında hiçbir sorun olmaz. Ne Moody's ne başka bir kuruluş Türkiye’yi yolundan döndüremez. Moody's ve onun gibi önümüzü kapamaya çalışan tetikçiler bunlar Türkiye’ye hiçbir şey yapamayacak. Ekonomimiz cumhuriyet tarihinin en sağlam dönemini yaşıyor. Projeler ayakta. Birkaç ay içinde dünyanın en büyük köprüsü açıldı. 23 bin KM duble yol yapıldı. Bunları herkes görüyor. Savunma sanayisinde yüzde 67’ye geldik. Kesinlikle bize psikolojik hareket yapılmasına izin vermeyeceğiz. Çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. (star.com.tr - Özel)

PROGRAMIN TAMAMINI AŞAĞIDAN İZLEYEBİLİRSİNİZ