19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Giresun'da sahur ve iftar vakti ne zaman? Diyanet 2017 imsakiyesine göre iftar kaçta yapılacak?

Giresun sahur ve iftar vakti saati ne zaman, Giresun'da iftar ve sahur saat kaçta ? Bu sene Mayıs ayına gelen Ramazan ayının ilk günlerinde oruçlu kalma süresi daha kısa olacak.Ramazanın sonlarına doğru bu süre gittikçe uzayacak. İlk sahur 26 Mayıs'ı 27 Mayıs'a bağlayan gece oldu..27 Mayıs'ta ilk iftar yapıldı.İlk teravih de yine 26 Mayıs akşamı kılındı.Müslümanlar için oldukça önemli olan Ramazan ayı içerisinde Kadir gecesi de yaşanıyor.Kadir gecesi hangi gün? Arfefe günü ne zaman? Ramazan Bayramı ne zaman? Bayramda kaç gün tatil olacak? İşte tüm bu soruların cevapları ve diyanet imsakiye 2017'ye göre Giresun'da sahur vakti ve iftar vakitleri...

31 Mayıs 2017 Çarşamba 07:00 - Güncelleme:
Giresun'da sahur ve iftar vakti ne zaman?  Diyanet 2017 imsakiyesine göre iftar kaçta yapılacak?

Giresun’da iftar kaçta açılacak? Akşam ezanı saat kaçta okunuyor?  Bin aydan bereketli ve hayırlı olduğu söylenen Ramazan ayında ilk teravih 26 Mayıs 2017 akşamı yatsı namazı sonrası kılındı. İlk oruç 27 Mayıs Cumartesi günü tutuldu.İşte, 2017 imsakiye iftar, akşam ezanı, sahur, teravih ve namaz vakitleri...Giresun'da  iftar ne zaman, sahur ne zaman bitiyor, namaz saatleri ne zaman, akşam ezanı saat kaçta okunacak ? 2017 Ramazan imsakiyesi, iftar, sahur, teravih ve namaz vakitlerini bu haberimizde bulabilirsiniz.Giresun, iftar, akşam ezanı, sahur, imsak ve teravih vakitlerine aşağıdaki linke tıklayarak Star Ramazan sayfamızdan ulaşabilir, Ramazan’la ilgili tüm bilgilere, Diyanet İşleri Başkanlığı 2017 Diyarbakır Ramazan imsakiyesine bakabilirsiniz.

GİRESUN İFTAR AKŞAM EZANI SAHUR İMSAK NAMAZ VAKİTLERİ SAYAÇ İÇİN TIKLAYIN...

 

ORUÇ NE ANLAMA GELMEKTEDİR?

Oruç Arapça’da “savm” kelimesiyle ifade edilir. Savm sözlükte nefsi tutmak ve engellemek anlamındadır.

İslam dininde oruç, sabahın başlangıcı sayılan ikinci fecirden (tan yerinin ağarmasından) başlayarak güneşin batışına kadarki sürede başka bir deyişle imsaktan iftara kadar ibadet niyetiyle yemekten, içmekten ve cinsel ilişkiden nefsi uzak tutmaktır.

Oruçtan beklenen amacın gerçekleşmesi için dikkat edilmesi gereken şeyler vardır. Kamil anlamda oruç bütün organların iştirakiyle gerçekleşir. Şöyle ki: Oruç tutan kişi mideyi yemek içmekten koruduğu gibi, dili de yalandan, gıybetten, kötü ve boş sözden uzak tutmalıdır. Göz harama bakmamalı, kusur aramamalıdır. Kulak gıybet, dedikodu ve boş sözler dinlememelidir. Gönül güzel şeyler düşünmelidir. Bilinmelidir ki, organları orucu iştirak etmeyi başaramayan kişi şeklen oruç tutmuşsa da, oruçtan beklenen gayeye bütünüyle ulaşamamış demektir

NEDEN ORUÇ TUTULMALI?

Müslümanlar için kutsal olan Ramazan ayında oruç tutmak sadece aç kalmaktan ibaret bir ibadet mi? Orucun faydalarının ne olduğunu merak ettiniz mi?

Orucun birçok maddi ve manevi faydaları vardır. Bunlardan bazıları şöyledir:İnsan nefsinin aşırı isteklerine ve ihtiraslarına engel olur. Oruç tutanlar daha sabırlı ve metin olurlar.Peygamberimiz: "Oruç sabrın yarısıdır." buyurmuştur ve aynı zamanda: "Sabır imanın yarısıdır." hadis-i şerifleriyle orucun, imanın dörtte biri olduğu sabit olmuştur.Senenin diğer aylarında devamlı çalışan ve yorulan mide oruç aracılığıyla dinlenme imkanı bulur. Oruç, toplumun ahlâki hayatını değiştirir, iyiye ve güzele götürür.Zenginler, oruç sayesinde fakir ve yoksulların durumunu daha iyi anlar. Böylece bireyler arasında yardımlaşma, acıma, şefkat ve merhamet duyguları gelişir.İlâhi bir emir olduğu için Ramazan’da kendisine helâl olan şeyleri yapmayan kimse haramlara hiç yaklaşmaz. Bunlardan başka orucun bir çok dini yararları vardır:

 

RAMAZAN AYI NEDİR?

Manevi güzelliklerle dolu olan Ramazan ayı müminler için bir rahmet ve mağfiret mevsimidir. Bu kıymetli zaman dilimini ibadet ve iyiliklerle değerlendiren mümin ebedi mutluluğun kapısını açar. Cehennemden kurtuluş beratını alarak zaman ve mekân cennetine doğru yol alır. Bir hadis-i şerifte şöyle buyurulmaktadır:“Ramazan Ayı gelince, cennet kapıları açılır, cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincire vurulurlar”

Ramazan, öncelikle oruç gibi türlü hikmetlerle dolu bir kulluk görevinin yerine getirildiği,her türlü hayır, rahmet ve bereketi kendisinde barındıran bir aydır. Dolayısıyla Ramazanayının en önemli özelliği oruç ibadetinin bu aya tahsis edilmesidir. Bundan dolayı Ramazanayına “Şehr-i Siyam” denilmiştir.

Ramazan orucu, hicretin ikinci yılı içinde Şaban ayında farz kılınmıştır. Orucun farzolduğu Kitap, Sünnet ve İcma ile sabittir. Kur’an-ı Kerimde, “Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilerefarz kılındığı gibi size de farz kılındı” buyurulmuştur (Bakara, 2/183).

Müminlere bir ikram olarak sunulan Ramazan ayı; ibadet, tövbe, dua, zikir, arınma,sosyal yardımlaşma ve dayanışma ayıdır.

 

RAMAZAN AYI NE ZAMAN BİTECEK?

Ramazan ayı 27 Mayıs Cumartesi günü başlayıp, 24 Haziran Pazar günü bitecek.

 

2017 YILI KADİR GECESİ NE ZAMAN OLACAK?

Ramazan ayında yer alan ve bin yıldan hayırlı olarak nitelenen Kadir Gecesi 2017 yılında 21 Haziran 2017 yani oruç süresinin en uzun oalcağı günedenk geliyor. Kadir gecesi dualar ve namazlarla ifa edilecek.

 

RAMAZAN BAYRAMI NE ZAMAN, TATİL KAÇ GÜN?

Peki Ramazan ayı ne zaman bitecek ve Ramazan bayramı bu sene kaç gün olacak? 2017 yılı takvimine bakıldığında bu sene Ramazan bayramı tatilinin 4 gün olacağı görünüyor.

Razaman bayramı arefesi 24 Haziran 2017 cumartesi günü olacak. Arefe günleri yarım gün tatil olduğu için bunun resmi kararla tam güne çıkarılması bekleniyor. 25 Haziran 2017 Pazar günü de Ramazan bayramı olacak.

 

RAMAZAN BAYRAMI 1. GÜN 25 HAZİRAN PAZAR

RAMAZAN BAYRAMI 2. GÜN 26 HAZİRAN PAZARTESİ

RAMAZAN BAYRAMI 3. GÜN 27 HAZİRAN SALI

 

KURBAN BAYRAMI TATİLİ DE BU SENE 4 GÜN OLACAK

Bu sene Kurban Bayramı tatilinin iki günü hafta sonuna denk geliyor.Kurban bayramı arefesi cumartesi günü.

 

RAMAZAN İÇİN İFTAR DUALARI

İftar duası o kadar kıymetlidir ki Hazreti Muhammed bu duanın reddolunmayacağını bildirmiştir. Peygamber efendimiz ise bir hadisinde iftar duasının hikmeti için şunları söylemiştir;

-“ Üç kimsenin duası reddolunmaz” iftar sırasında oruçlunun duası, adil hükümdarın duası, mazlumun duası. Allahü Teala bu duaları semaya yükseltir, gökyüzünün kapılarını açar ve” izzet ve cemalime yemin olsun ki, bir süre sonra da olsa, sana yardım edeceğim” diye yemin eder.

 

PEYGAMBER EFENDİMİZİN DUASI

Peki peygamberimizin iftar duası ve Türkçe manası nasıldır? Hazreti Muhammed iftarını açarken şu duayı okurdu;

-“Allahümme leke sumtü ve ala rızkıke eftartü.”

TÜRKÇE MANASI : (Ey Allah’ım, Senin rızan için oruç tuttum ve Senin rızkınla orucumu açıyorum.)

Peygamberimizin orucunu açtıktan sonra da şöyle derdi; “Susuzluk gitti, damarlar ısındı, inşallah Tealaya sevap kesinleşti.”

İslam alimlerinden Abdullah ibni Ömer Radiyallâhu ise iftar vakti şöyle dua ederdi: “Allah’ım, bütün kâinatı kaplayan rahmetinin hakkı için beni affet, günahlarımı bağışla.”

 

ORUCUMUZU NE İLE AÇMALIYIZ?

Özellikle son günlerde çok tartışılan bir konu haline gelen orucumuzu ne ile açmalıyız sorusunun cevabını peygamber efendimiz ne ile açıyordu sorusunun cevabında aradık.

İbni Malik Peygamberimizin bu konudaki şu tavsiyesini aktarıyor;

-“Dört şey yapan kişi orucu gayet rahat tutar:

-İftarı su ile açması

-Sahuru terk etmemesi

-Öğle istirahatını terk etmemesi

-Güzel koku kullanması.

 

ORUÇ VE İFTAR ÖNEMLİ

Peygamberimiz Hazreti Muhammed oruç ve iftarın önemini anlatırken şöyle demiştir;

-“Üç kimsenin duası geri çevrilmez, kabul edilir:

1- Oruçlunun iftar vaktindeki duası,

2- Adaletli hükümdarın duası,

3- Mazlumun duası.

 

AREFE GÜNÜ NEDEN ÖNEMLİ?

Arefe günü, kıymetli geceye kendinden sonra gelen günün ismi verilir. Fakat Arefe ve Kurban bayramının üç gecesi böyle değildir. Bu dört gece bugünleri takip eden gecelerdir. Arefe yalnız Zilhiccenin 9. günüdür. Başka güne Arefe denmez.

Arefe Günü’nün İslam ’daki karşılığı kurban bayramından önceki gün olarak tanımlanıyor. Türkçede ise Arefe Günü, "herhangi bir dini bayramdan öncesi" olarak biliniyor. Genellikle bayrama hazırlık günü olarak geçirilen Arefe Günü, İslam dinine göre bayramı müjdeleyen gün olarak tanımlanıyor. İlahiyatçılar bu önemli günün dua ve ibadet ile geçirilmesini öneriyor. Peki, bu özel günde yapılması gereken ibadetler nelerdir?

 

AREFE GÜNÜ YAPILMASI GEREKEN İBADETLER

Müslümanlar Ramazan Bayramı’nın öncesinde geçirilen Arefe Günü’nde oruç tutmaya devam ederler. Hz.Muhammed bugün için "En hayırlı, kabulü şayan olan dua, Arefe Günü yapılan duadır" şeklinde bir Hadis söylemiştir. Müslümanlar bugünü oruç, namaz ve dua eşliğinde geçirmelidir.

 

AREFE GÜNÜ OKUNACAK DUALAR

Diyanet İşleri’nde yer alan bilgiye göre Arefe Günü için Hz.Muhammed şu duayı uygun görmüştür:

“Allah’tan başka ilah yoktur, o tektir, onun ortağı yoktur. Mülk sadece onun, hamd da yalnız onadır. O her şeye kadirdir.”

Hz. Ali ise bugün için şu duanın okunmasını tavsiye etmiştir:

“Allah’ım, bizim dediğimizden hayırlı olarak, Zât’ının buyurduğu gibi hamd sana mahsustur. Allah’ım namazım, sair ibadetlerim, ölümüm, yaşamam senin içindir. Kalan varlığım da Zât’ın içindir. Allah’ım kabir azabından, kalp fitnesinden, işlerin bozulmasından sana sığınırım. Allah’ım esen yelin getirdiği şeyin hayırlısını senden dilerim.”

Ayrıca bugün içinde İhlas Suresi’nin sürekli okunması gerektiği de vurgulanıyor.

İhlas Suresi’nin Arapça okunuşu:

“Kul hüvellâhü ehad. Allâhüssamed. Lem yelid ve lem yûled. Ve lem yekün lehû küfüven ehad.”

İhlas Suresi’nin Türkçe çevirisi:

“De ki; O Allah bir tektir. Allah eksiksiz, sameddir (Bütün varlıklar O'na muhtaç, fakat O, hiçbir şeye muhtaç değildir). (O)Doğurmadı ve doğurulmadı. O'na bir denk de olmadı.”

Arefe günü yapılacak işlerden bazıları şunlardır:

1- Arefe günü Sabah namazından Kurban bayramının dördüncü günü ikindi namazına kadar erkek-kadın herkes cemaatle kılsın yalnız kılsın 23 vakit farz namazda selam verir vermez (Allahümme entesselam...) demeden önce bir kere vacib olan teşrik tekbirini söylemeli yani (Allahü ekber Allahü ekber. La ilahe illallahü vallahü ekber Allahü ekber ve lillahil-hamd) demelidir.

Camiden çıktıktan veya konuştuktan sonra artık teşrik tekbirini okumak gerekmez. (Halebi)

2- Zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutmak sevaptır; fakat Arefe günü oruç tutmak daha çok sevaptır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Arefe günü oruç tutana Âdem aleyhisselamdan Sûr’a üfürülünceye kadar yaşamış bütün insanların sayısının iki katı kadar sevap yazılır.) [R. Nasıhin]

(Arefe günü tutulan oruç bin gün [nafile] oruca bedeldir.) [Taberani]

(Arefede tutulan oruç iki bin köle azat etmeye iki bin deve kurban kesmeye ve Allah yolunda cihad için verilen iki bin ata bedeldir.) [T. Gafilin]

(Arefe günü [Besmele ile] bin İhlas okuyanın günahları affolup duası kabul olur.) [Ebuşşeyh]

(Arefe günü tutulan oruç geçmiş ve gelecek yılın günahlarına kefaret olur.) [Müslim]

(Şeytan Arefe gününden başka bir günde daha zelil rezil hakir ve kinli görülmez.) [İ. Malik]

(Allahü teâlâ Arefe günü kullarına nazar eder. Zerre kadar imanı olanı affeder.) [Gunye]

(Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua reddolmaz. Ramazan ve Kurban bayramının birinci gecesi Berat ve Arefe gecesi.) [İsfehani]

(Arefe gecesi ibadet eden Cehennemden azat olur.) [S. Ebediyye]

İbadet olarak ilim öğrenmek en faziletlisidir. İlmihal okumakla en uygun ilmi öğrenmiş oluruz.

3- Bugünü fırsat bilip dua etmeli! Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

(Duanın faziletlisi Arefe günü yapılanıdır.) [Beyheki]

4- Arefe gününü ibadetle zikirle tefekkürle geçirmeli insanlara iyilik etmeye çalışmalı! Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Arefe gününe hürmet edin! Arefe Allahü teâlânın kıymet verdiği bir gündür.) [Deylemi] (Hürmet etmek günah işlememekle olur.)

(Arefe günü kulağına gözüne ve diline sahip olan mağfiret olur.) [Taberani]

Kulağına sahip olmak gıybet çalgı gibi haram olan şeyleri dinlememektir. Eğer biz istemeden kulağımıza gelmişse bize günah olmaz. Gözüne sahip olmak da haram olan şeylere bakmamak ve mubah olarak baktığı şeylerden ibret almaktır. Diline sahip olmak ise yalan söylememek dedikodu etmemek laf taşımamak kötü söz söylememek hatta boş şey konuşmamak kimseyi diliyle incitmemek demektir. Bunlara riayet eden Arefe gününü değerlendirmiş olur.

 

AREFE GÜNÜ TUTULAN ORUÇ BİN GÜNE EŞİT SAYILIR

Önümüzdeki çarşamba çok faziletli arefe günüdür, ertesi gün de Kurban Bayramı. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Arefe günü tutulan oruç hakkında şöyle buyurmaktadır:

“arefe günü tutulan oruç, geçmiş bir senenin ve gelecek senenin günahlarına kefaret olur.” (Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 457)

Yani geçmiş yılın günahı affedilir, gelecek yıl da Allah o kişiyi günahlardan korur.

Hz. Ebu Bekir’in oğlu Abdurrahman arefe günü kardeşi Hz. Âişe Validemizin (r.a.) huzuruna girdi. Hz. Âişe oruçlu olduğu için hararetten dolayı üzerine su dökülüyordu. Abdurrahman ona:

Orucunu boz, dedi. Hz. Âişe:

“Resûlullahın (s.a.v.) ‘Arefe günü oruç tutmak, kendisinden önceki senenin günahlarına kefaret olur’ dediğini işittiğim halde iftar mı edeyim” dedi. (Tergîb ve Terhîb Trc, 2. 458)

“Kefaret olur”, günahları örter, affettirir demektir. Bizim gibi neredeyse bir günah denizinde yüzen ahir zaman Müslümanları için bundan daha büyük bir müjde olabilir mi?

Başka bir rivayette ise Hz. Âişe (r.a.) şöyle demiştir:

Arefe gününün orucu bin gün oruç tutmak gibidir. (Tergîb ve Terhîb Trc., 2. 460)

Demek ki, bir günlük arefe orucu, üç yıllık normal günlerde tutulan oruç sevabına denktir.

 

AREFE GÜNÜ CEHENNEMDEN KURTULUŞ GÜNÜ

Efendimiz (s.a.v.) Arefe gününün faziletini şu hadisle müjdeliyor:

“Arefe gününden daha faziletli bir gün yoktur. Allahü Teâlâ o gün, yer ehli ile meleklere karşı övünür ve (Arafat’taki hacıları kastederek) şöyle buyurur:

Kullarıma bir bakın. Saçları başları dağınık, toz toprak içinde her uzak ilden bana geldiler. Bu halleri ile onlar, rahmetimi ümit etmekteler, azabımdan dahi korkmaktalar. Şahit olunuz, onları bağışladım. Onların yerlerini cennet eyledim. Arefe günü olduğu kadar, hiçbir gün cehennemden daha çok azat edilen olmaz.”

 

RAMAZAN BAYRAMI NEDEN ÖNEMLİ?

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Ramazan ve Kurban bayramının gecelerini ihya eden kimsenin kalbi, kalblerin öldüğü gün ölmez.) [İbni Mace, Taberani]

(Rahmet kapıları dört gece açılır. O gecelerde yapılan dua, tevbe reddolmaz. Ramazan bayramının ve Kurban bayramının birinci geceleri, Berat gecesi ve Arefe gecesi.) [İsfehani]

(Şu beş gecede yapılan dua geri çevrilmez. Regaib gecesi, Berat gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban bayramı gecesi.) [İbni Asakir]

Bayramda erken kalkmak, gusletmek, misvak kullanmak, güzel koku sürünmek, yeni ve temiz elbise giymek, sevindiğini belli etmek, yüzük takmak, karşılaştığı müminlere güler yüzle selam vermek, fakirlere çok sadaka vermek, İslamiyet’e doğru olarak hizmet edenlere yardım etmek, dargınları barıştırmak, akrabayı, din kardeşlerini ziyaret etmek, onlara hediye götürmek sünnettir. Bayram gecelerini ihya eden, büyük saadete kavuşur. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:

(Bayram gecelerini ihya edenin kalbi, kalblerin öldüğü günde ölmez.) [Taberani]

Ramazan bayramında bayram namazından önce tatlı yemek, hurma yemek, hurmayı 1, 3, 5 gibi tek adet yemek, teke riayet etmek, sünnettir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:

(Allahü teâlâ tektir, teke riayet edeni sever.) [Buhari]

Bayram günleri sevinmek, neşelenmek gerekir. Hazret-i Ebu Bekir, kızı Âişe validemizin evine gidince, iki cariyenin tef çalıp oynadığını gördü. Ensar-ı kiramın kahramanlıklarını övüyor, destan söylüyorlardı. Hazret-i Ebu Bekir, Resulullahın evinde böyle şey yapılmasının uygun olmayacağını bildirerek, onların susmalarını söyledi. Düğünlerde ve bayramlarda, kadınların def çalmaları caiz olduğu için, Peygamber efendimiz, Hazret-i Ebu Bekir’e, (Onlara mani olma! Her kavmin bir bayramı vardır, bu da bizim bayramımızdır. Bayram, sevinç günleridir) buyurdu. (Buhari)

Dargın olanların, bayramı beklemeyip, hemen barışması gerekir. Allahü teâlâyı ve Peygamber efendimizi seven, insanların kusurlarına bakmaz, hoşgörülü olur. İyi insan, [mümin], herkesle iyi geçinir. Başkalarına sıkıntı vermediği gibi, onlardan gelecek eziyetlere de katlanır. Bir kusuru için kimseye darılmamak gerekir.

Dargınlık olsa bile üç günden fazla sürmemeli. Şayet bayrama kadar süren bir dargınlık olduysa, daha fazla gecikmeden barışmalı. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Birbirinizle münasebeti kesmeyin! Birbirinize arka çevirmeyin! Birbirinize kin ve düşmanlık beslemeyin! Birbirinizi kıskanmayın! Ey Allah’ın kulları kardeş olun! Bir Müslümanın diğer kardeşine darılarak üç günden çok uzaklaşması helâl değildir.) [Buhari]

(Müslümana üç günden fazla dargın duran Cehenneme gider.) [Nesai]

(Birbirine dargın iki kişiden, hangisi önce selam verirse, günahları affolur. Verilen selamı öteki almazsa, melekler alır. Selam almayana da şeytan, sevinçle iltifatta bulunur.) [İbni Ebi Şeybe]