24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

İzmir’de iş adamlarına şantaja dava

İzmir’de bazı internet siteleri ve medya organları üzerinden işadamlarına yönelik yapılan şantaj iddianamesi hazırlandı. Savcı Ayhan Yılmaz tarafından hazırlanan iddianame 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nde kabul edildi. İsimlerin bir yıldan üç yıla kadar hapsi isteniyor.

MUAMMER BAŞKAN-İZMİR26 Mayıs 2017 Cuma 07:00 - Güncelleme:
İzmir’de iş adamlarına şantaja dava

İzmir’de işadamlarına ve yatırımlarına yönelik internet siteleri ve bazı medya organları üzerinden “şantaj” yapıldığı iddiasıyla hazırlanan soruşturma tamamlandı. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından İzmir’de FETÖ/PDY yönelik yaptığı çalışmalar ve hazırladığı iddianamelerle gündeme gelen Savcı Ayhan Yılmaz’ın son iddianamesi 14. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak, Barankaya İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kaya, Gazi Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Salih Mertan, Gazi Hastanesi Yönetim Kurulu Üyesi Selim Amato’nun “müşteki” (şikayetçi), Orjin Grup ve İstinye Park Ortağı Zafer Yıldırım, Gazi Hastanesi Müdürü Adviye Onay Sofa, Has Ajans’ın Sahibi Harun Aygün ve İzzet Yıldızhan Otel Sorumlusu Sinan Kalo’nun tanık olarak yer aldığı iddianamede ayrıntılara da yer verildi.

KİMLER VAR?

Savcı Yılmaz’ın hazırladığı işadamlarına şantaj iddianamesinde, N.K, A.D, ve M.T “şüpheli” sıfatıyla yer aldı. Bu isimlerin kullandıkları internet siteleri ve sosyal medya hesapları üzerinden işadamlarından yüklü miktarda para talep ederek çıkar elde ettikleri bilgisine yer verildi.

Hazırlanan iddianamede, “şüphelilerin sahibi oldukları internet siteleri ve internet üzerinden yayın yapan gazeteler ve sosyal medya aracılığıyla reklam adı altında kendilerine yarar sağlamak amacıyla müştekilerin ve sahip oldukları firmaların saygınlığına zarar verecek nitelikte hususları açıklayacakları veya isnat edecekleri tehdidinde bulundukları iddia, tanık beyanları, internet, şüphelilerin sahip oldukları internet gazeteleri içerikleri ve dosya kapsamından anlaşıldığından şüphelilerin üzerine atılı “şantaj” suçunu ayrı ayrı işledikleri anlaşıldığından yargılanmalarının yapılarak cezalandırılmalarına karar verilmesi” ifadeleri yer aldı.

Buna göre isimler, Türk Ceza Kanunu’nun 107/2, 107/1, 31/1 ve 53. maddeleri kapsamında, “bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası” yargılanacak. Cezaları ilgili kanun maddeleri gereğince arttırılabilecek.

"İNŞAATI ALMAMI İSTEDİ"

İddianamede, tanık ve müştekilerin şikayet ettikleri kişilerle aralarında geçen diyaloglara da yer verildi. Folkart Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Sancak soruşturma dosyasına yansıyan ifadesinde, “2004 yılından bu yana Folkart isimli firma olarak İzmir’de inşaatlar yapmaktayım. 2006 yılında bir tanıdığım vasıtasıyla N.K isimli şahısla tanıştım. Bu şahıs kendisinin Kemalpaşa İlçesi’nde 12-13 adet villadan oluşan huzur evi projesini bana göstermek istedi. Ben de aradaki arkadaşı kıramayarak projesini inceledim. Yapılan inşaatların ruhsatlarının olmadığını, binaların kaçak olduğunu ve ormanlık alana yapıldığını gördüm. Şahsa da konu hakkında bilgi verdim. Şahıs, kaçak olan inşaatın ruhsatını alma konusunda benden yardım istiyordu. Ben de kendisine durumu anlattım ve yardımcı olamayacağımı anlattım. Daha sonra bu şahıs benden inşaatı satın almamı istedi. Ben de bu inşaatı satın almayacağımı söyledim” açıklamasında bulundu.

"ABABA MI İSTİYORSUN?"

Sancak talebi ret edilen N.K’nın daha sonra bazı yerlerde Narlıdere’de yaptığı Folkart inşaatı ile ilgili yazılar yazdığını belirtti. Uzun süre kendisi ve projelerle ilgili yazılar yazmayan N.K’nın yakın zamanda Basmane’de yapılacak yeni proje ile yeniden kendisini hedef aldığını belirten Sancak, “Daha sonra firmamızın yaptığı Çeşme ve Bornova’daki projeleri gündeme getirdiler. Buralarda projelerden konut alanların milyonlarca lirasının boşa gideceği şeklinde ifadeler yer alıyordu. Sonra kendisini aradım ve ona ‘meşhur şantajcı hanım benden ne istiyorsun, neden benimle uğraşıyorsun’ dedim. Bu sözlerim üzerine bana, ‘ben şantajcı değilim, olsaydım arabam olurdu. Halen bir arabam bile yok. İZBAN’ı kullanarak işe gidip geliyorum’ şeklinde imalı bir konuşma yaptı. Sonra kendisine ‘benden araba mı istiyorsun’ dedim. Ve sonra ‘bu senin yaptığın paylaşımlardan korkarak kimse sana araba almaz, yalan yanlış eksik bilgilerle yazılar yazıyorsun’ ifadelerini kullandım” dedi.

EŞ ZAMANLI YAYIN

İddianamede Sancak, N.K’nın internet siteleri ve bazı medya organları üzerinden işadamlarını yıldırmaya çalıştığını da belirtirken, “Aslında bu kişinin yanlış haberleri ve yazıları yazdıktan sonra sonlandırmak için işadamlarından menfaat sağlamaya çalışan bir çetenin üyesi olduğunu düşünüyorum. Nedense yazıları hep İzmir’in iş dünyasına ve ileri gelen firmalarına yönelik. Yatırımları ve projeleri devam eden birçok işadamı ve markanın adlarını duyuyorum. Benim şahsım ve firmamla ilgili N.K yazı yazdığında, eşzamanlı olarak M.T de aynı anda yazılar yazıyor. Mahkeme tarafından erişimin engellenmesi kararları var. Yazılara erişimlerin engellenmesi, bilgi kirliliklerinin ortadan kaldırılmasını talep ediyorum” ifadelerini kullandı.

TAPULU ARSAMI İŞGAL ETTİĞİMİ YAZDILAR

İzmir’de ulaşım, altyapı ve raylı sistem projeleri başta olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarına çok sayıda iş yapan Barankaya İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kaya da isimlerden şikayetçi oldu. İşadamı Kaya, “Bizim yaptığımız projelerle ilgili yazılar yazdılar. Yaptıklarımızda sanki usulsüzlük varmış gibi yansıttılar. İlgili yerlere şikayet edeceklerini sonra da bu sorunu çözeceklerini belirttiler. Para ve reklamlar vermemizi istiyorlar. Bu kapsamda N.K isimli şahıs bizim şantiyemize gelerek araçlarımızın fotoğraflarını çekmiş. Kardeşimin üzerine tapulu olan arazileri işgal ettiğimizi belirmiş. Şirketimin ve kariyerimin karalanmasına neden oldular. Ben bu isimlerin birbirleriyle irtibatlı olduklarını düşünüyorum. Benden şantaj yoluyla para almak isteyenlerden şikayetçiyim” dedi.

80 BİN TL İSTEDİLER

İddianamede, Gazi Hastanesi’nin Yönetim Kurulu Başkanı Salih Mertan, Gazi Hastanesi Yönetim Kurulu Üyesi Selim Amato, Gazi Hastanesi Müdürü Adviye Onay Sofa ve Has Ajans’ın Sahibi Harun Aygün’ün de ifadeleri yer aldı. İsimler, hastane ile ilgili olumsuz haberler ve bilgiler yayarak itibarlarının zedelendiğini dile getirdi. Mertan, “Benden 80 bin TL para istediler. Bu şahıslardan A.D yurt dışında olduğum bir zamanda ortağım olan Selim Amato’ya gelerek, ‘hastaneyle ilgili imar işlerini belediyede kolaylaştırırız, bunun için para vereceksin’ demişler. O da bu işlere karışmadığını belirtmiş. Yurt dışından döndüğümde annesinin rahatsızlığını tedavi ettiğim için tanıdığım A.D’nin Basmane’deki ofisine gittim. Burada konunun ne olduğunu sorduğumda bana, ‘Konak Belediyesi’nde olacak her türlü işlerinizi kolaylaştırmak için para vereceksiniz. Bu parayı vermezseniz benim belediyede sözüm geçtiği için işlerinizi engelleriz’ dedi.

Benim de o zaman hastane binasıyla ilgili alınan bir arsanın birleştirme konum vardı. Olumsuz tavrı gördükten sonra engellemeye çalıştı fakat bizim her türlü işlerimiz yasal olduğu için bir şey yapamadı. Bizden şahsi çıkar sağlamak istediler. Hastane ve eklentileriyle ilgili yazılar yazacaklarını, belediyede işleri çözeceklerini anlattılar. Sonra, A.D bana ‘bu parayı reklam adı altında vereceksiniz’ dedi. Ben reklam sözleşmesine imza atmadım. Parayı taksitler halinde zarf içinde alıyordu. Biz dört ay ödeme yaptık ve sonrasında kestik. Bu isimlerin organize bir şekilde baskı, tehdit ve şantajla işadamlarından para kopartmaya çalıştıklarını düşünüyorum” dedi. Gazi Hastanesiyle ilgili diğer isimler de bildiklerini anlattı. Hastane Ortağı Selim Amato’nun da anlattıkları ayrıntılı bir şekilde iddianamede yer aldı.

İSTANBUL’A GELDİ

İddianamede Orjin Grup ve İstinye Park Ortağı Zafer Yıldırım’ın İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nde verdiği ifadeye de yer verildi. Yıldırım, Üçkuyular Meydanı’nda yapılacak İstinye Park projesini yapan Orta Gayrimenkul firmasının sahibi olduğunu anlattı. Yıldırım, “Bizim projemizle ilgili yazılar yazmaya başladılar. Kendisini Temiz İzmir Derneği’nin kurucusu ve gazeteci olarak tanıtan bir bayan sosyal medya üzerinden karalama yapıyordu. Daha sonra firma olarak kendisiyle iletişime geçtik. Ona, ‘neden bizimle uğraşıyorsun’ dediğimizde, ‘benim sizinle işim yok, asıl işim başkalarıyla’ cevabını verdi. Sonra da İzmir’de kendisine ait arsaları olduğunu, istersek arsaları alabileceğimizi ve buraya hastane türü yatırımlar yapabileceğimizi söyledi. Bayanın teklifini bile ciddiye almadık. Sonra olaydan 3-4 ay geçince Konak Belediyesi’nin meclis üyesi olduğunu söyleyen A.D İstanbul’daki ofisimize geldi. Bize, N.D’nin arazilerini satın almamız yönünde teklifte bulundu. Sonradan öğrendiğim kadarıyla başkalarıyla da tartışmışlar ve çeşitli tekliflerde bulunmuşlar” dedi.

Öte yandan hakkında iddianame hazırlanıp yargılanmaları talep edilen isimler suçlamaları kabul etmedi.