25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Sırlarıyla ‘zaman’a gömüldüler

Nükleer enerji projesinin mimarlarını taşıyan uçağın 12 yıl önce Isparta’da düşmesiyle ilgili dava, kazanın üzerindeki sır perdesi aralanmadan zaman aşımına uğradı.

1 Aralık 2019 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Sırlarıyla ‘zaman’a gömüldüler

İstanbul-Isparta seferini yaparken 30 Kasım 2007’de  düşen yolcu uçağına yönelik şüphe ve iddialar 12 yıldır devam ediyor. Atlas Jet’in, İstanbul-Isparta seferini yapan World Focus’tan (Dünyaya Bakış Hava Taşımacılığı A.Ş) kiraladığı yolcu uçağı, Süleyman Demirel Havalimanı’na inişe geçtiğinde sırada Keçiborlu Türbetepe’de düşmüş, kazada yedisi mürettebat 57 kişi hayatını kaybetmişti. 

ŞÜPHELER SÜRÜYOR 

Üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen, kazaya ilişkin şüpheler gündemden düşmüyor. Bu şüphelerin odağında Türkiye’nin enerji devi olmasını sağlayacak toryumdan nükleer enerji projesinin mimarları, Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Engin Arık, Araştırma Görevlisi Özgen Berkol Doğan, yüksek lisans öğrencisi Engin Abat ile Doğuş Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şenel Fatma Boydağ, Doç. Dr. İskender Hikmet ve Araştırma Görevlisi Mustafa Fidan’ın kazada hayatlarını kaybetmiş olması geliyor. 

FETÖ İDDİASI 

Sabotaj şüphesindeki bir diğer iddia ise FETÖ’nün Isparta yapılanmasıyla ilgili hazırlanan iddianame. Cep telefonundaki yaklaşık beş dakika süren ses kaydına göre, FETÖ’cü Muammer Görgeç ile kimlikleri tespit edilemeyen iki kişi Isparta’daki uçak kazasıyla ilgili konuştu. Şüphelilerin Görgeç’e “Uçağı İsrailliler düşürdü. Ölen akademisyenler toryum üzerinde çalışıyordu. Çalışmalarda görev alan bir akademisyen uçakta yoktu. O akademisyeni bulup toryum bölgelerini tespit edelim” dediği ileri sürüldü. 

RAFA KALKIYOR  

Düşen uçak ile ilgili dava aradın geçen 12 yılın ardından dün itibariyle zaman aşımına uğradı. 6 Ocak 2015’te tarihinde Isparta 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde karara bağlanan davanın dosyası temyiz talepleri üzerine Yargıtay’a gitti. İlgili dairenin verdiği karara Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı üzerine dosya bu kez 31 Mayıs 2016’da Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gönderilmişti. Genel Kurul bir kısım sanık için onama, bir kısmı için bozma kararı vermişti. Ancak eylem tarihinden itibaren suçlarda zaman aşımı toplam 12 olduğu için kazanın üzerindeki sır perdesi kalkmadan, Türkiye için önemli yere sahip akademisyenleri toprağa götüren davanın dosyası rafa kalktı.