24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

Kalp ile düşünmek

TANER AFŞAR 10 Ağustos 2017 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
Kalp ile düşünmek

Kalp ile akıl arasında dengeyi bulamayan insan medeniyet ve kendilik üzerinden sorunlarına çare bulabilir mi? İdeal insan kavramı nedir? “Kendisi olamamak” sorununun temelinde ne var?

Savaş Ş. Barkçin tüm bu soruları İnsan Yayınları’ndan çıkan Kalbin Aklı isimli kitabında cevaplıyor. “Medeniyet”, “gelenek-gelecek” ve “hikmet”… Son dönemde en çok üzerine düşündüğümüz, sorguladığımız kavramlardan bazıları… Barkçin’nin kitabın da temelinde; çokça kullanılan ancak gerçekte ne’liğine dair esaslı değerlendirmeler yapabilenin az olduğu medeniyet kavramı bulunmakta. Yazar; güç, ahlak, sanat, irfan gibi kavramları yerli yerine oturtmaya çalışırken zemin olarak hep “medeniyet” kavramını kullanmış. Tam bu noktada yazarın bir mülakatında “Kulluk kavramını ortadan kaldırdığımızda ne medeniyet ne düşünce ne entelektüel faaliyet anlamlı olur” ifadesini paylaşmak yerinde olur. Zira yazarın işaret ettiği hakikat; medeniyetten ziyade kulluktur!

‘Makaleler’ ve ‘Mülakatlar’ başlıklı iki bölümden oluşan kitap; yıllar içinde çeşitli dergilerde yayımlanan yazıların toplamından oluşuyor. Kalbin Aklı yıllar içinde düşünce dünyamızdaki gelişmeleri göstermesi bakımında önem taşıyor. Eser ismi olarak seçilen Kalbin Aklı;  “Kalpleri vardır, onunla gerçeği anlamazlar” (Araf 179) ayetindeki mesajdan ilhamla ortaya çıkmış. Bir diğer incelik ise kitaptaki makale sayısının tesadüf olmaması… Beş vakit namazın 40 rekattan oluşması, 40 yaşın kemâlât ile irtibatı, Kur’ân-ı Kerim’de 40 sayısına yapılan vurgu…  Savaş Ş. Barkçin de eserinde 40 makaleye yer vererek geleneğimizle ilgili önemli bir mesaj veriyor. Kitap ayrıca; modernizm ile meşgul olmuş günümüz zihinlerinin klasik diyebileceğimiz eserler ve müellifleri ile bağ kurmasında bir köprü oluşturabilecek nitelikte.

İSLAM ALEMİNİN SORUNLARI

Barkçin, çözüm üretmeyen ve artık hepimizin ezbere bildiği Batılı bakışın eleştirileri diliyle konuşmuyor. Müslümanların dünyaya karşı takındıkları tutumları cesur bir şekilde eleştiriyor. Barkçin’e göre İslâm âleminin asıl meselesi güçsüzlükten ziyade Müslümanların “kendisi” olamamasıdır. Yazarımız sorunlara edilgen cümle kurarak yaklaşılırsa hiçbir çözüm üretilemeyeceği kanısındadır. Kalp, Allah’ındır, akıl ise insanın. Allah, kalptedir. Kâinata sığmayan Allah, mü’min kulunun kalbine sığmıştır. Akıl insana teslim edildiği için, kontrolü, denetimi, işlemesi, çalışması da insana bırakılmıştır. İnsan aklederse, yani aklını doğru kullanırsa, akıl ile nefsi birbirine karıştırmazsa bu akıl onu kalbine götürür, kalbi ile bütünleştirir, kişiyi mü’min eyler. Kalbin Aklı bizi merkeze çağırıyor. Çünkü imanın, aklın ve birçok güzelliğin merkezi kalptir.