19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Mâturîdiliğin teşekkül dönemi

Melikşah Sezen’in hazırladığı Mâturîdiyye isimli eserin ilk cildi, İmam-ı Â’zam Ebû Hanife’den başlayarak Osmanlı’nın kuruluş tarihine kadar yaşamış Mâturîdîliğin kurucu neslini konu ediniyor.

Feyzullah Tatçı10 Mart 2018 Cumartesi 07:00 - Güncelleme:
Mâturîdiliğin teşekkül dönemi
Ehl-i Sünnetin iki itikadî mezhebinden Eşarîlik ve kurucu reisi İmam Ebu’l-Hasan el-Eşarî hakkında çok sayıda ve farklı yönlerini inceleyen çalışma mevcut olmakla birlikte Mâturîdîlik ve kurucusu İmam Ebû Mansur el-Mâturîdî hakkında ne yazık ki bu kadar çalışma yapılmamış ve pek çok bilgi kaybolmuştur. Yapılan çalışmalardaki farklı iddialar ve içerikler de zaten yakinen bilmediğimiz Mâturîdî âlimleri ve görüşlerini âdeta daha da bilinmez hale getirmektedir. Dolayısıyla hakkında araştırma ve çalışma yapılmaya, istismardan muhafaza edilmeye en muhtaç olan mezhep hâlâ Mâturîdîliktir denilebilir.
 
KURUCU NESİL
 
Melikşah Sezen’in hazırladığı ve Kökler Yayınları’ndan neşredilen bir eser bu boşluğu doldurup zihnî karışıklığı gidermeye aday. Eser, Mâturîdiyye ‘Teşekkül Dönemi’ adıyla neşredildi. Bu çalışma hacimli bir Mâturîdî Külliyatı projesinin ilk parçası. Tarih bölümüne âlimler, eserler ve etrafındaki konularla birlikte üç cilt tahsis edilmiş. İlk cildi, İmam-ı Â’zam Ebû Hanife’den başlayarak Osmanlı’nın kuruluş tarihi olan miladî 1300 tarihine kadar yaşamış Mâturîdîliğin kurucu neslini konu ediniyor. Bu ciltte altmış kadar âlim ve bir o kadar da mesele ele alınmış. Ayrıca bir-iki sayfalık risâlelerin tercümeleriyle de eser zenginleştirilmiş durumda. Merak edilen konular tek tek ele alınıp kapsamlı bir inceleme sunulmuş. Bu cildi Mâturîdîlik tarihini tamamlayıcı ‘Osmanlı Dönemi’ ile ‘Yakın Dönem’ alt başlıklı iki yeni yayın takip edecek. Ardından başka ciltlerin de geleceğinin müjdesini veren Melikşah Sezen, “Ebedî saadeti onun usulüne teslim olup, ona intisap ederek gerçekleştireceğini kabul etmiş binlerce âlim ve milyonlarca mü’minin baş tacı İmam Mâturîdî’nin bizler için hangi konumda olduğunu doğru anlamalıyız. İmam-ı Â’zam Ebû Hanife’nin fıkhî ve itikadi beyanlarını sistemleştirip kelâmî bir hüviyet kazandırarak sürdüren İmam Mâturîdî’yi bugünün evvela Mâturîdîyye mensuplarına daha sonra tüm Müslümanlara tanıtmak ve onu yanlış ithamlardan, yakıştırmalardan, iddialardan tenzih etmek âdeta elzem bir mesuliyettir” diyor.