19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Sanatçılar elif gibi düzgün olsaydı…

Ünlü besteci-piyanist Tuluyhan Uğurlu: Bu ülkenin sanatçıları hattat Karahisari’nin çizdiği elif kadar düzgün ve ülkelerine, kültürlerine karşı saygılı olsalardı bugün çok farklı yerde olurduk.

29 Ekim 2018 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Sanatçılar elif gibi düzgün olsaydı…

Piyanist ve besteci Tuluyhan Uğurlu, dünyada 2-3 yenilikçi sanatsever kitlenin olduğunu belirterek, “Bunlardan birisi bizim seyircimiz. Bizim seyircimiz yeniliğe açık. Onu talep ediyor.” dedi. 

Zeytinburnu Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenen “Sanatın Ustaları Konuşuyor” konulu söyleşiye katılan sanatçı, 4 yaşında müziğe başladığını söyledi. Annesinin piyano çaldığını belirten Uğurlu, “Evde piyano vardı. Babam şairdi ve kelime üreticisiydi. Necip Fazıl, İbrahim Balaban, Oğuz Tansel, Edip Cansever, Metin Eloğlu, Sabahattin Kudret Aksal evimize gelirdi. Bizim evimizde her 15 günde bir cuma akşamları bir sofra hazırlanırdı. O sofra etrafında edebiyat, sanat, müzik, resim ve en sonunda da Anadolu sevdası konuşulurdu. Bugün her şey konuşuluyor ama o çıtaya öykünen kitlelerde artık Anadolu sevdası biraz azaldı. Az konuşuluyor.” diye konuştu.     

‘Kültür misyoneri’

Batı’daki konservatuarlarda okuyan bazı yabancı öğrencilerin ülkelerine döndüklerinde batının kültürel misyoneri gibi çalıştıklarına dikkat çeken Uğurlu ‘Batı bunu özellikle ve Avrupa kültürü başat kültür olsun diye bir program çerçevesinde yapıyor’ dedi. Türkiye’deki bazı sanatçılarında batının misyoneri gibi çalıştığını ifade eden Uğurlu ‘Bu ülkenin sanatçıları Karahisari’nin çizdiği elif kadar düzgün ve ülkelerine, kültürlerine karşı aşkla dolu veya saygılı olsalardı bugün çok farklı yerde olurduk’ dedi.

Bu ülkede Itri yasaklansın diye dilekçe verildi

Tuluyhan Uğurlu, sanatın önüne konulan engellerin toplumun önüne konulmuş engeller olduğunu aktararak, “Biz sanatı başkalarına benzemek için yapmıyoruz. Böyle bir şey yok. Biz kendimiz olmak için yapıyoruz. Sanat kendin olmak için yapılır. Sanat, kendini bilmek ve tanımaktır çünkü. Başkasına benzemek için sanat yapılmaz” ifadelerini kullandı. Usta piyanist, 1600’lü yıllarda yaşamış usta bestekar 

Itri’nin eserlerinin bir dönem Türkiye’de çalınmamasının istendiğini hatırlatarak, “Türkiye’nin bir keman sanatçısı, Atatürk Kültür Merkezinde Itri çalınmaması için dilekçeler yazdı. Böyle bir ortamda Tuluyhan Uğurlu’ya tabii ki piyano vermezler.” değerlendirmesinde bulundu. Bazı sanatçıların toplumdan uzaklaştığına vurgu yapan Uğurlu, halkın arasında olmanın önemine dikkati çekti.