18 Nisan 2024 Perşembe / 10 Sevval 1445

Hürriyet'in 'Bir cümleyle 19 yıllık fark” haberi yalan çıktı

Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, Hürriyet Gazetesi'nin 'Bir Cümleyle 19 Yıllık Fark' başlıklı haberin, gerçeği yansıtmadığını bildirdi.

AA10 Nisan 2017 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
Hürriyet'in 'Bir cümleyle 19 yıllık fark” haberi yalan çıktı

Adli Tıp Kurumu Başkanlığından yapılan açıklamada, ilgili haberde iddia edilenin aksine, kurum tarafından düzenlenmiş raporlarda aynı tanının konularak, aynı sonuçlara mütalaa verildiği, farklı tarihlerdeki raporlarda birbiriyle çelişen herhangi bir husus bulunmadığı belirtildi.

Açıklamada, "Hürriyet gazetesinde 'Bir Cümleyle 19 Yıllık Fark' manşetiyle yayınlanan ve gerçekleri yansıtmayan haberle ilgili kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından açıklama yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Haberde yer alan 'Aynı Adli Tıp Kurulunun verdiği iki farklı rapor' ifadesi kesinlikle gerçekleri yansıtmamaktadır." ifadelerine yer verildi.

Mağdur B.A hakkında farklı tarihlerde meydana gelen farklı iki olayla ilgili Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi ile Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin talepleri doğrultusunda, 6. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından iki, ayrıca Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin bir kez de Genel Kurul tarafından değerlendirme istenmesi üzerine de Adli Tıp Genel Kurulu tarafından bir mütalaa hazırlandığı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesinin talebi doğrultusunda, Adli Tıp Kurumu 6. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 22 Nisan 2015 tarihli raporda, 'Mağdurda, hafif ile orta derece sınırında zeka geriliği saptandığı, bu zeka geriliği nedeniyle mağduru bulunduğu olayın, hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayacağı ve fiile ruhsal yönden mukavemete muktedir olamayacağı, kendisinde mevcut olan zeka geriliğinin hekim olmayanlarca anlaşılamayabileceği ancak yakın çevresinde yaşayanlarca ve kendisini tanıyanlarca anlaşılabileceği' ifadeleri yer almıştır.

Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin talebi doğrultusunda, Adli Tıp Kurumu 6. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 27 Ocak 2016 tarihli raporda, 'Mağdurda hafif ile orta derece sınırında zeka geriliği saptandığı, bu zeka geriliği nedeniyle mağduru bulunduğu olayın, hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayacağı ve fiile ruhsal yönden mukavemete muktedir olmasına mani olacak mahiyet ve derecede olduğu, mağduru bulunduğu olaya ruhsal yönden mukavemete muktedir olamayacağı, kendisinde mevcut olan zeka geriliğinin hekim olmayanlarca anlaşılamayabileceği ancak yakınlarınca ve tekrarlayan görüşmelerle anlaşılabileceği' ifadelerine yer verilmiştir.

Çankırı Ağır Ceza Mahkemesinin talebi doğrultusunda Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu tarafından düzenlenen 26 Mayıs 2016 tarihli raporda, 'Mağduru bulunduğu olayın hukuki anlam ve sonuçlarını algılamasına ve kendisini ruhsal bakımdan savunmasına engel teşkil edecek mahiyet ve derecede olan hafif ile orta derecede zeka geriliği denilen akıl zayıflığı tespit edildiği, kendisinde mevcut olan zeka geriliğinin hekim olmayanlarca anlaşılamayabileceği ancak yakınlarınca ve tekrarlayan görüşmelerle anlaşılabileceği' ifadeleri kullanılmıştır.

Sonuç olarak, ilgili haberde iddia edilenin aksine, Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenmiş raporlarda aynı tanı konularak aynı sonuçlara mütalaa verilmiş olup, farklı tarihlerdeki raporlarda birbiriyle çelişen herhangi bir husus mevcut değildir. Ceza tayini mahkemelerin takdirinde olup, söz konusu haberin gerçekleri görmezden gelerek kamuoyunu yanıltmaya yönelik bir haber olduğu anlaşılmaktadır. Kamuoyuna saygıyla sunulur."