23 Nisan 2024 Salı / 15 Sevval 1445

'15 Temmuz destanlarımızda yaşayacak'

15 Temmuz hain darbe girişimine karşı halkın kazandığı zafer unutulmayacak, o gece ortaya çıkan mücadele ruhu sonsuza dek yaşayacak ve şehitlerimiz sonsuza dek saygıyla anılacak. Onların yazdığı destan gelecek nesillere ise sanatçılar aracılığı ile anlatılacak…

BÜŞRA UĞRAŞ23 Temmuz 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
'15 Temmuz destanlarımızda yaşayacak'

15 Temmuz 2016. İçimizdeki hainlere karşı halkın kazandığı zaferin üzerinden bir yıl geçti ancak acılarımız da o gece dirilen birlik beraberlik duygusu da hala taptaze. Şimdi bu şanlı günü gelecek nesillere anlatmak, diri tutmak ve birlik olmak için 15 Temmuz için yazılan marşları hep bir ağızdan söylüyoruz. Dombra’nın yazarı Uğur Işılak’ın kaleminden çıkan Yeniden Diriliş, Mustafa Yıldızdoğan’nın yazdığı Gittiler, Esat Kabaklı’nın seslendirdiği Bil Oğlum, Hanefi Söztutan’ın Necmi Çiçekçi’nin bestelediği 15Temmuz Demokrasi Marşı ve daha niceleri… 

MUSTAFA YILDIZDOĞAN

ÇOCUKLARIMIZA ÖZÜR BORÇLUYUZ 

15 Temmuz şehitleri için Gittiler isimli şarkıyı yazan sanatçı Mustafa Yıldızdoğan 15 Temmuz ruhunu yaşatmanın öneminden bahsediyor: 15 Temmuz öncesinde gerek yönetimimiz gerekse halk olarak basiretimiz bağlanmıştı, içimizdeki hainlerin farkına varamadık. Özellikle çocuklarımızın böyle bir geceyi yaşamalarına fırsat verdiğimiz için üzgünüm ve onlardan özür diliyorum. Gelecek nesillere de bir özür borcumuz olmaması için daha özenli davrenmalıyız.

“O gece kıyamet gibiydi, hainlerin en büyük arzuları Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet Teşkilatı’nı birbirine kırdırmaktı” diye sözlerine devam eden Yıldızdoğan ekliyor: Siyasilerimizin erken teşhisi ve harekete geçmeleri sonucunda hainleri önleyebildik. Her zaman olduğu gibi burada Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Başbakanımız Binali Yıldırım’a can-ı gönülden teşekkür ediyorum. 

Sözlerine birlik ve beraberlik mesajları vererek devam eden Yıldızdoğan “O gece kendi canımızdan çok vatanımızı düşündük. Burnumuzun dibinde Suriye ve Irak gibi örnekler var. Onların düştüğü duruma düşmekten korktuk. Her ağacın çürük elmaları vardır, hainlik yapan üç-beş hain olabilir ama Türk Silahlı Kuvvetleri mazisi ve riyakatı olan bir kurum” diyor ve “Birliği, beraberliği yakalayabilmenin, gönül kapılarını açmanın, nefreti sona erdirmenin en kolay yolu müzik” diye de ekliyor.

15 Temmuz Destanı’nın yazıldığı gecenin simge ismi Ömer Halisdemir ve diğer tüm şehirler için bir eser kaleme alan sanatçı: 15 Temmuz gecesi şehit olan vatandaşlarımız da kendilerini, sonrasını, ailelerini düşünmeden vatanları için can verdiler. O insanları düşündüm ve başta Halisdemir olmak üzere onlara adanmış bir eser ortaya koymak istedim. Çünkü unutmamak, unutturmamak gerekiyor. Bu geceyi tüm gerçekleriyle çocuklarımıza aktarmamız gerekiyor. 15 Temmuz’u unutmayacak ve unutturmayacağız. Hiçbir askerimizin, polisimizin, vatandaşımızın yöresi, meşrebi ne olursa olsun tırnağına diken batmasını istemiyorum. Gayemiz bu vatanı yaşatmak ve çocuklarımıza güzel bir gelecek kurmak. Dünyanın pek çok yerini gezdim, Türkiye’nin her karışını da. Gördüğüm tek bir şey var; nerede yaşıyor, ne düşünüyor, hangi kültürden geliyor olursa olsun bu ülkenin insanları vatanını çok seviyor. Herkes farklı bir yolla “Ölürüm Türkiyem” diyor. Farklılıklarımızı göz ardı edip bu vatan sevgisine odaklanmalıyız. Ben bu topraklarda doğan, doyan insanların yüzde 99’u vatanına bağlı. Birbirimizi ötekileştirmeden yaşamayı öğrenmeliyiz; ay-yıldızlı bayrağımız ve minarelerdeki ezanımız bize yeter. 

“Ozanlar yaşadığı çağa, olaylara kayıtsız kalamaz, duygularıyla, kalemiyle tarihe not düşer. 100 yıl sonra, bizden sonraki nesil 15 Temmuz’un ne olduğunu  destanlardan öğrenecek.”

UĞUR IŞILAK

MİLLİ İRADE MEYDANLARDA DA TECELLİ ETTİ

17-25 Aralık döneminde yazdığı Dombra isimli eserle milyonları etkisi altına alan sanatçı Uğur Işılak, 15 Temmuz Destanı’nı da Yeniden Diriliş adlı şarkısıyla yad etti. Süreçten bahsederken milli iradenin gücüne değinen Işılak: 15 Temmuz Destanı son 50 yıl içerisinde yaşanmış en büyük zafer. Şahitlik etmediğimiz zaferleri kutlamak ayrı bir şey fakat gözümüzün önünde gerçekleşen bir zaferi yad etmek apayrı. 15 yıldır milli irade sandıkta tecelli ediyordu ancak olası bir darbe girişiminde milletin nasıl bir duruş sergileyeceğini hayal edemiyorduk. Milli iradenin ihanet çetesine karşı meydanlarda da kendini gösterdi. 15 Temmuz Türk milleti için bir milat ve unutulmayacak

MİLLET UNUTMAYACAK

“Varsayın ki yönetim el değiştirdi ve şu anda o geceye ‘kurgu, tiyatro, kontrollü darbe’ diyen insanların paralelinde bir zihniyet iktidara geldi. Diyelim ki bu zihniyet de 15 Temmuz’u yasakladı. İnanın, resmi manada böyle bir yasak gelmiş olsa dahi bu milletin zaferi olduğu için millet O’nu bütün gücüyle yaşatacak ve kıyamete kadar o ruhu diri tutacak. Birileri ‘Merkezi yönetim buna zemin hazırlıyor da onun için köprüde 5 milyon insan yürüyor’ diyor. Hayır, böyle bir şey yok! Bu tamamen milletin kendi iradesiyle ortaya koyduğu bir şey. 

“Millet, 15 Temmuz’da içine hapsettiği potansiyelin farkına vardı” diyen Işılak: Bünyeye virüs girdiğinde ilk önce hasta oluruz sonra bağışıklık gelişir ve o virüsü alt eder. Darbeler bu güne kadar alt etmeyi başaramadığımız bir mikroptu. Her defasında yenik düştük. Şimdi ilk kez bu mikrobu alt ettik ve artık daha güçlüyüz. Bundan sonra daha büyük bir girişimle gelecek olsalar bile çok daha büyük bir tepkiyle karşılaşacaklar. Artık mikropları tanıdık. Bu millet mücadele sayfasını kapatmadı. Bu daha başlangıç.

YİĞİDİN HAKKI YİĞİDE 

“Ben bir ozanım. Yaşadığım çağa, olaylara kayıtsız kalamam. Biz duygumuzla, kalemimizle tarihe not düşeriz. 17-25 Aralık sürecinden sonra kaleme aldığım Recep Tayyip Erdoğan Marşı/Dombra’da bunun bir çeşidiydi. 15 Temmuz için yazdığım Yeniden Diriliş de öyle. Şimdi de bir de 15 Temmuz Destanı adında şiir yazdım. 100 yıl sonra, bizden sonraki nesil 15 Temmuz’un ne olduğunu o destanlardan öğrenecek” diyen sanatçı daha önce çok ses getiren eseri Domra’dan “Recep Tayyip Erdoğan ismi bu ülkenin çimentosu gibi; yurdumuz için birleştirici bir unsur. Bu eseri yazarken şahsı övmek değil O’nun temsil ettiği maneviyatı övmekti amacımız. Birileri çok farklı yorumladı tabii, sanki biz insan putlaştırıyormuşuz gibi... O yaklaşımda bulunanlara mahsustur insan putlaştırmak, bize değil. Biz inançlı insanlarız. Ancak hakikati söylemekten de hiçbir zaman geri durmayız; yiğidin hakkı yiğide teslim edilmeli. 

“Sahneden 15 Temmuz’u gündeme getiriyoruz. Misal Nevşehir’de 15 Temmuz gecesi yoğun bir şekilde yaşanmadı fakat duygunun ne kadar yoğun olduğunu görüyoruz. Benzer olaylar kendi şehirlerinde olsa aynı şekilde tepki verirler. 80 milyon hazır vaziyette milletini, vatanını müdafaa etmek için hazır bekliyor. Dünya kötü bir yere gidiyor ve bu süreçte bizim insanımız hazır olmalı.

ESAT KABAKLI

VATANINA GÖZ DİKENİ EZ OĞLUM

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın her fırsatta türkülerinden diziler okuduğu ünlü sanatçı Esat Kabaklı’nın 2000 yılında yayınlanan Bil Oğlum adlı türküsü bu günler için yazılmış gibi! Vatanına göz dikeni ez oğlum/ Dostun kim, düşman kim ses oğlum diye devam eden türkü, 15 Temmuz Destanı’nın marşı haline geldi. Kabaklı “Cumhurbaşkanımızın bu türküye iltifat etmesi, dile getirmesi benim için çok gurur verici. Bugünü anlatan bir şeyler yazmak istesem bunu yazardım” sözleriyle duygularını ifade ediyor. Müziğin insanlar üzerindeki derin etkisine de değinin Kabaklı, “Rahmetli Nevzat Yalçıntaş bana ‘Esat’çım senin verdiğin mesaj kafaya çivi gibi çakılır. Melodiyle verilen mesajlar karşı taraf için çok daha etkilidir’ derdi. Musikiye sanata daha çok önem verilmeli. Milli duygularımızı anlayan ve anlatan sanatçılara daha çok ilgi gösterilmeli” şeklinde devam ediyor.15 Temmuz gecesini yad eden sanatçı: Ülkemiz hainle dolu! İnsanları Allah kelamı ile din ile kandırmaya cüret edenler… Ama artık maskeleri düştü. 15 Temmuz gecesi bu millete karşı bir savaş açıldı ama bu gazi millet alnının akıyla o hainleri püskürttü. Her şerde bir hayır vardır derler. 15 Temmuz gibi kara bir geceden de bin hayır doğdu. Bir musibet bin nasihatten iyidir. Bu musibetle milletimiz uyandı. Yıllardır kamufle olan hainlerimizden temizlenmek için vesile oldu.