19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Kıtalar kaşifi akademisyen

Motosiklet ve yol aşığı öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Özhan Ünverdi, 14 yılda 4 kıta ve 43 ülke gezdi. En sıcak çöllerden Sibirya’nın en soğuk bölgelerinden geçti, Norveç fiyortlarında kamp kurdu, Tayga Ormanları’nda kayboldu. Sonsuzluğun sınırlarında dolaşan yüksek elektrik mühendisi seyyah yol hikayesini anlattı.

3 Aralık 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Kıtalar kaşifi akademisyen

Yaşar Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Özhan Ünverdi’nin, 2003 yılında İngiltere’de doktora öğrencisiyken okula daha ucuza gidip gelebilmek için aldığı mopetle başlayan motosiklet yolculuğu, kısa sürede bir tutkuya dönüştü. Ünverdi, aradan geçen 13 yılda, yorucu iş temposuna karşın fırsat bulduğu her anında vazgeçemediği tutkusunun peşinde Gobi Çölü’nden Sahra Çölü’ne, Sibirya’dan Norveç’e, Fas’tan Kırgızistan’a kadar 4 kıta, 43 ülke gezip motosikletiyle 160 bin kilometre yol katetti.

MOPET ÜZERİNDE İLHAM GELDİ

 Yrd. Doç. Dr. Özhan Ünverdi, motosiklet tutkusunun peşinde, kimi zaman yıllık izinlerinde kimi zaman ücretsiz izin alarak ‘Suzi’ adını verdiği motosikletiyle iki teker üstünde dünyayı dolaşıyor. Doğayla, insanlarla, yolla etkileşim halinde olmakla, ‘yalnız başına kalma ve yabancı olma hissini’ sevmekle tutkusunun ilk temellerinin atıldığını ifade eden Özhan Ünverdi, “İngiltere Loughborough Üniversitesi’nde doktora yaparken bir arkadaşımla birlikte internetten aldığımız Çin malı mopet kutuda bize geldi. Motorları bir ayda monte ettik. Mopetlerimiz 110 cc idi, çok az benzin harcıyordu. Bir süre sonra okula gidip gelmenin dışında İngiltere içinde gezmeye başladım. Yalnız kalma, yolda olma, yol hikayesi biriktirme hissi bana hitap etti. Sosyal bir insan olduğum için gezmeyi, yeni kültürler tanımayı seviyordum, motosiklet bu hissi geliştirdi. Yeni bir motosiklet alarak 2006’da İngiltere’den çıkıp Avrupa’yı geçerek 5 bin kilometre yolculukla Türkiye’ye geldim” diyerek ilk yolculuklarını anlattı.

AVRUPA VE AFRİKA YOLCULUKLARI

İngiltere’de başlayan tutkunun Türkiye dönüşünde de azalmadığını anlatan Ünverdi, “Türkiye’ye döner dönmez hemen bir motosiklet aldım. 2009’da Fas’a gitmeye karar verdim. Avrupa’yı geçtim ve Sahra Çölü’nde, Fas’taki şehirlerde güzel günler geçirdim. 2013’te üniversite arkadaşımla birlikte İran’a gittik, 3 haftada bütün ülkeyi gezdik. 2014’te küçük bir Avrupa turu yaptık. Yunanistan, İtalya Amalfi sahillerinden oluşan harika virajlara ve keyifli bir sürüşe sahip küçük bir Avrupa turu oldu” dedi.

HAYAT SONSUZLUĞUN ORTASINDA BİR BARDAK ÇAY İÇMEK GİBİDİR!

Ünverdi, 2015 yılında, 61 günde Orta Asya turu yaptığını da belirterek, “Yaşar Üniversitesi’ne başladığım dönemde, daha işe başlamadan iki ay ücretsiz izin alıp Orta Asya turu yapmak istediğimi söyledim. Tek başıma Gürcistan, Rusya, Kazakistan, Özbekistan, Tacikistan, Kırgızistan tekrar Rusya oradan Moğolistan’a inip güney rotasını geçtim. Dönüş yolcuğuna da Rusya’nın Ulan Ude şehrinde başlayıp Güney Rusya ve Gürcistan’ı geçip yurda ulaştım. Bu gezi çok başkaydı, hiçliğin ortasında beş gün motor sürdüm iki çöl, iki sıradağ ve Sibirya’yı geçtim. Yokluğun çaresizlik olmadığını, insanın isteyince her şeye, çare bulabildiğini gördüm. Tacikistan’da Pamir’i geçerken 4 bin 650 metreye tırmanırken Kazakistan’da Hazar Denizi’nin etrafında dolaşırken eksi 32 metre irtifada sürdüm. Sibirya Tayga ormanları Altay Bölgesi beni çok etkiledi, sonsuz akan bir nehirden su alıp çay yapmak, yüzümü nehirde yıkamak hayatı hissettirdi. Çok güzel insanlar tanıdım, hayat boyu unutulmayacak hikayeler biriktirdim” diye konuştu.

FİYORDLARDA KAMP

Geçen yıl da kız arkadaşıyla birlikte Kuzey Işıkları’nı seyretmek ve Avrupa’da karayoluyla ulaşılabilinen kuzeydeki son nokta Nordkapp’ı görmek için Norveç’e gittiklerini söyleyen Ünverdi, “İpsala’dan çıkıp 19 ülke geçtik. En kısa zamanda, en fazla ülke geçilen bir rotaydı. Avrupa’yı geçip Norveç’e gittik. Çok düşük bir ihtimali yakalayıp Kuzey Işıkları’nı görme şansımız oldu. Ancak beni en çok etkileyen fiyordlar oldu. Fiyordların dibinde kamp kurmak, geceyi orada geçirmek inanılmazdı” diye konuştu.

Gelecek rotalarını sorduğumuz Özhan Ünverdi, “İran, Hindistan, Pakistan, Kaşmir Bölgesi ve Nepal’e gideceğim. Bu yolculuk için 250 cc motosikletler aldık. Kaşmir’in kuzeyinde 5 bin 400 metrede motor süreceğiz. Ardından Mısır’dan başlayıp Güney Afrika’ya kadar olan rota, daha sonra da Güney Amerika var” diyerek sözlerini noktaladı. 

KÜÇÜK BİR TEBESSÜM TÜM KAPILARI AÇIYOR

Yolda olmanın insana çok şey öğrettiğini ifade eden Ünverdi, gezgin adaylarına şu bilgileri verdi: Dil problemlerini Batı’da İngilizce, Asya’da ise çeviri programları vasıtasıyla aşmaya çalışıyoruz. Gideceğim yerlerin ana dilindeki temel cümlelerini öğrenmeye çalışıyorum. Onların dilinde birkaç kelime konuşunca daha fazla yardımcı oluyorlar. Biriyle iletişim kurarken kaskınızı çıkartırken küçük bir tebessümle konuşmaya başlamak her şeyi çözüyor. Her gittiğim yerde misafirperverlik gördüm. Yolculuğumu çok parayla da yapmadım, para biriktirerek, lüks yaşam yerine kamp yaparak, yemeğimi pişirerek, minimum gider minimum harcama ile bu kadar ülkeyi görme şansım oldu.