25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Yaser Talu: Maneviyatı güçlendiren tasarım

Ayrım Yaser Talu liderliğinde yapılan Kırıkkale Nur Camii aydınlatma projesi, dünyanın en prestijli aydınlatma ödüllerinden üçünü Türkiye’ye kazandırarak önemli bir gurur yaşattılar.

Bahar Erdoğan19 Şubat 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Yaser Talu: Maneviyatı güçlendiren tasarım

Aydınlatma tasarımcısı Ayrım Yaser Talu liderliğinde ZEVE tasarım ekibi tarihi yapılardan kent meydanlarına, köprülerden mimari ve kamusal alana kadar pek çok aydınlatma projesi yapıyor. Kırıkkale Nur camii aydınlatması ile ABD merkezli IALD International Lighting Design Awards’ta ‘Liyakat Ödülü’, AL Light & Architecture Design Awards’ta ‘Övgüye Değer Başarı Ödülü’ ve İngiltere merkezli Darc Awards’ta ise ‘Dünyanın En İyi İkinci Aydınlatma Tasarımı’ ödülünü aldılar. Mimariyi tanımlamak ve maneviyat algısını güçlendirmek için, gölge ve ışık arasında hassas bir denge kurduklarını söyleyen Talu “Aydınlatma tasarımı yaparken çok geniş bir yelpazede çalışıyoruz. Çünkü ışığın tek başına kendisinin taşımış olduğu bir anlam ve bu anlamı iletme gücü var. Bunun önüne geçmemeye özen gösteriyoruz. Bizim yaptığımız iş her ne kadar bir sanat olsa da bir algı yönetimi de yapıyoruz. Özellikle dini yapılarda var olan anlama ek olarak ışıkla bir şeyler katmak istiyoruz. Bunu yaparken maneviyatı hep ön planda tutuyoruz” diyor. Türkiye’nin bina aydınlatma konusunda biraz zayıf olduğunu belirten Talu “İstanbul gibi üç imparatorluğa başkentlik yapmış bir şehrin binalarının tek tek ele alınması gerekiyor. Tarihi yarımada için mesela özel bir proje oluşturulabilir ya da Boğaz hattı için. Tabii bir projeye başlarken dikkat edilmesi gereken en önemli şey hafızaya yerleştirebilmek. Işıklandırılmış bir binayı gören kişi geriye dönüp hatırlamaya çalıştığında binayı hatırlayabilmeli. Öyle ki aydınlatılmış bir bina için ‘Gündüz ayrı gece ayrı görülmeli’ denmesi önemli. Böylece ülkeye çok fazla turist de çekebiliriz” dedi.

Işık kirliliğine dikkat

Işık kirliliği konusuna da dikkat çeken Talu: Işıklardan dolayı içinde yaşadığımız evreni algılayamaz hale geldik. Gökyüzüne baktığımızda gökyüzünü tam olarak algılayamıyoruz. Bu da çevreye yayılan yanlış aydınlatmalardan kaynaklanıyor. Mesela sabaha kadar yanan reklam panoları yanlış planlanan dış aydınlatmalar algımızı bozuyor. Yapılan bütün aydınlatma tasarımlarının çevreci olması ve az aydınlatma ile doğru kullanım yapılması gerekiyor.  Bu husustaki diğer bir önemli konu da insan odaklı aydınlatma. Maruz kaldığımız yanlış ışıklardan dolayı vücudumuzdaki ritimlerimiz bozuluyor. Hatta bu yüzden çoğumuz uykusuzluk problemi yaşıyoruz. Keza gün içinde değişen ışık rengine göre de ışıklarımızı iç mekanlarda değiştirmeliyiz. Oysaki çoğumuz koca bir günü tek ton ışık rengiyle bitiriyoruz” diye anlattı.

Hem bir sembol hem de fotoğraflık

Ayrım Yaser Talu “Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin aydınlatması projesi büyük bir iş olmasının yanında bir devlet binası olduğu için de sorumluluğu çok büyüktü. Çünkü devletin ağırlığını hissettirmemiz gerekiyordu. Öyle bir aydınlatma yapmalıydık ki hem bir sembol hem de fotoğraflık olmalıydı. Bu yüzden çalışmamızda ana mimari unsurları ön planda tutmaya çalıştık. Kullandığımız her ürüne çok dikkat ederek gündüz görünen mimari algının önüne geçmemeye çalıştık. Bu yüzden mimari ile bütünleşecek boyutu küçük verimliliği yüksek aydınlatmaları kullandık. Bir hiyerarşi oluşturarak öncelikle külliyenin ana giriş binasını ön plana çıkardık. Sonra köşe alanları ve ara bölgelere aydınlatma sırasında yer verdik. Böylece külliyeye baktığınız zaman ana girişini ve oturuşunu hissedebiliyorsunuz” diyor ve ekliyor: Enerji tüketim değerlerini minimumda tutacak bir tasarım yaptık. Bu yüzden Cumhurbaşkanlığı Külliyesi çok elektrik harcıyor denmesi doğru değil. Metrekareye düşen elektrik wattı çok az fakat binanın alanı çok büyük. Tıpkı İstanbul’un elektrik tüketimi ile Afyon’un aynı olamayacağı gibi.

Camimizin örnek gösterilmesi büyük gurur

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bir gezisi sırasında Kırıkkale’de Camii’nin eksikliği olduğunu görüyor. Bunun üzerine Selimiye Camii’nden ilham alınarak Kırıkkale Nur Camii inşa edildi diyen Talu “Osmanlı stilini gördüğümüz bu camide yine çok az enerji kullandık. Gün ışığının farklı tonlarından ilham alarak ışıklandırma ve gölgelendirme yaptık. Mesela kubbede koyu renk kullanırken aşağıya doğru pencerelerde daha açık tonda ışık kullandık. Amacımız kubbeyi ön plana çıkarmaktı. Bu yaptığımız aydınlatma ile ABD merkezli IALD International Lighting Design Awards’ta ‘Liyakat Ödülü’, AL Light & Architecture Design Awards’ta ‘Övgüye Değer Başarı Ödülü’ ve İngiltere merkezli Darc Awards’ta ise ‘Dünyanın En İyi İkinci Aydınlatma Tasarımı’ ödülünü aldık. Yurt dışında dev ekranlarda camimizin örnek gösterilmesi bizim için çok büyük bir gurur kaynağı” dedi.