19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Zihin kontrolü uzmanlarını dahi korkutan bulgu

Zihin kontrolünü bizzat gerçekleştiren Telegram’ın ‘babası’ olarak anılan Yale Üniversitesi Tıb Fakültesi Nöropsikiyatri Direktörü Prof. Dr. Jose Delgado bunu bir hak olarak görüyor. Daha önce işleme maruz kalan Bhutanlı Devlet Adamı Tek Nath Rizal ise korkunç şeyler anlatıyor. Zihin kontrolü üzerine çalışan uzmanların bazıları atom bombasından daha tehlikeli bir silah üretmenin korkusunu yaşıyor. Konuyu daha iyi anlayabilmek için uzmanların söylediklerine ve tarihi gerçeklere göz atmakta fayda var…

24 Aralık 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Zihin kontrolü uzmanlarını dahi korkutan bulgu

Prof. Dr. Selim Şeker

BU YÖNTEM KİŞİYE CİNAYET İŞLETEBİLİR

Boğaziçi Üniversitesi Elektromanyetik Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Selim Şeker: İnsan beynindeki noktalar arasında öyle yerler var ki, bunların uyarılması durumunda kişi, adam bile öldürebilir. Yine aynı yöntemle kişiye uzak bir mesafeden kalp krizi geçirtilebilir.

Telegram Hedefi Bhutanlı Devlet Adamı Tek Nath Rizal

AKLIMDAN GEÇEN HER ŞEYİ OKUDULAR

Telegramın hedefi olan Bhutanlı Devlet Adamı Tek Nath Rizal 2012’de Tahkim Yayınları’ndan çıkan kitabı Beni Yavaşça Öldüren İşkence-Telegram’da “Kontrol eden kişi zihnimin derinliklerimi işgal ettiği ve beni sürekli sorguladığı için, özel hayatım dahil benim hakkımdaki her şeyi biliyordu. Onun beyni ve benim beynim âdete su ve süt gibi birbirine karışmıştı. Ve bu da onun işini oldukça kolaylaştırıyordu. Süreç içerisinde eğer bir şeyi gizlemeye çalışırsam, telegramcı hemen daha fazla acı veriyordu” ifadesine yer veriyor.

Yale Üniversitesi Tıb Fakültesi Nöropsikiyatri Direktörü Prof. Dr. Jose Delgado

İNSANOĞLUNUN KENDİ BEYNİNİ GELİŞTİRME HAKKI YOK

Telegram’ın ‘babası’ olarak anılan Yale Üniversitesi Tıb Fakültesi Nöropsikiyatri Direktörü Prof. Dr. Jose Delgado, ‘Niçin Telegram’ sorusuna  24 Şubat 1974’te Amerikan Kongresi önünde açık açık cevap verdi. Delgado: Toplumumuzun siyasî kontrolü için bir psikocerrahî programına ihtiyacımız var. Amaç, zihnin fizikî kontrolüdür. Kendisine sunulan normdan sapan fert, cerrahî olarak kesilip atılabilir. Fert, en önemli gerçeğin kendi varoluşu olduğunu düşünebilir, fakat bu yalnızca onun bakış açısıdır. Bu bakışta, tarihî yaklaşım eksiktir. Oysa insanoğlunun kendi zihnini geliştirme hakkı yoktur. Beyni elektriki olarak kontrol etmeliyiz. Bir gün ordular ve generaller, beynin elektriki uyarımıyla kontrol edilecektir” demişti. Dr. Delgado, hayalini gerçekleştirdiğini 17 Mayıs 1965 tarihli The New York Times gazetesinde ‘Radyolu Matador Kablolu Boğayı Durduruyor’ haberiyle kanıtladı. Dr. Delgado, arenada üzerine hızla koşan bir boğayı kumanda da yer alan bir düğmeye basarak durdurdu, başka bir düğmeye basarak boğanın sağa dönerek hızla uzaklaşmasını sağladı. Delgado’ya yöneltilen “İnsanlarda olsun, hayvanlarda olsun, sadece redyo dalgalarını kullanarak ve kafatasına herhangi bir şey yerleştirmeksizin beyni kontrol etmek için, her hangi bir girişimde bulundunuz mu?” sorusuna cevabı ise “Bazı deneyler yapıldı” şeklinde olmuştu. O dönemlerde Delgado’ Deniz Kuvvetleri Araştırma Dairesi’nde görevliydi.   

Dr. Igor Smirnov-1999

KULAĞINA BİR EMİRMİŞ GİBİ GELİR

Canada’da yayın yapan CBC Tv’de, 1999 senesi Şubat ayında yayınlanan Uncurrents adlı televiyon programında düşüncenin uzaktan manipülsyonuyla alâkalı olarak Dr. Igor Smirnov “Tanrıdan bir emir gibi gelir ve karşı konulamaz” diyerek durumun ne denli dehşet verici olduğuna dikkat çekmiştir.

Prof. David K. Krech

BİLİM İNSANI UYARIYOR

Yine The New York Times gazetesinda ‘Aklın Kontrolü Yakın, Bilim Adamı Uyarıyor’ başlıklı bir makale yayınlandı. Bu makalede California Üniversitesi psikoloji profesörü David K. Krech, insanları uyardı: Yapmakta olduğumuz araştırmalar sonunda yapacağımız buluşun sonuçları atom fizikçilerinin başarısından, daha da dehşet verici olacaktır. Kendimizi aptal gibi hayretler içinde yakalanmış, safça aklı karışmış, göz göre göre işlenmiş bir suçtan dolayı hüzün dolu vaziyette bulmaktayım.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan

İSTİHBARAT ÖRGÜTLERİ KULLANIYOR

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Elektromanyetik dalgalar ile insan beyninde zaman duygusunu kaybettirme, şaşkınlık hali oluşturma, mekan bulamama gibi durumlar oluşturmak mümkün” diyor. Radyohipnotik sistemleri savaş silahı olarak kullanmak isteyen projelerin bütün dünyada elektromanyetik projeler içerisinde kullanıldığını söyleyen Tarhan, “ Bu sistemlerle kişinin bazı tepkilerini yok edebilirsiniz. Kararlarını o anda bloke edebilirsiniz. Geçici olarak duygularını değiştirebilirsiniz. Amaç beynin ürettiği dalgaların frekansını belirleyip buna uygun frekansı üreterek, zihinsel bir dönüşüm yaptırmak. Bu yöntem istihbarat örgütlerinin de ilgisini çekiyor. Uzaktan focusla elektromanyetik uyarı göndererek kişide farklı bilinç oluşturulup oluşturulamayacağı araştırılıyor. Tedavide 30-40 elektrotluk beyin elektrotları kullanarak beyin ölçümleri yapıyoruz. İstihbari araştırmalarda ise 256 elektrotluk beyin dalgaları kullanılıyor. Ancak Dünya Af Örgütü zihin kontrol çalışmalarını etik dışı olarak kabul etti. Bu çalışmalar artık yapılıyorsa bile gizli olarak yürütülüyor.