25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Antlaşma değil belge

Atatürk’ün “Türk milletine kurulan büyük suikast” dediği “Sevr” için Türk Tarih Kurumu harekete geçti ve Sevr’in “antlaşma” değil “belge” olarak anılmasını istedi.

10 Ağustos 2018 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Antlaşma değil belge

Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, okul kitapları ve çeşitli kaynaklarda Sevr’in “antlaşma” değil “belge” olarak anılması için girişimde bulunacaklarını açıklayarak, “Ayrıntı gibi görünebilir ama önemli, çünkü çocuklarımızın ve kamuoyunun zihnine böyle yerleşiyor. Ortada belge var ama bu bir antlaşma değil” dedi. 

KARANLIK OLAY 

Prof. Turan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Türk milletine kurulan büyük suikast” olarak tanımladığı, 10 Ağustos 1920’de imzalanan fakat geçersiz sayılan Sevr ve günümüze kadar uzanan yansımalarına ilişkin Turan “Sevr, bizim için bir antlaşma değildir” dedi. Turan, antlaşmaların devletlerarası karşılıklı kabule ve imza altına almaya dayalı belgeler olduğuna işaret ederek şunları söyledi: “Sevr’de böyle bir şey asla söz konusu olmadı. Sevr, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve hatta Osmanlı açısından asla bir antlaşma seviyesine gelmedi. Ama tarih içerisinde ‘Sevr’ diye bir vaka yaşandı. Bugün de bazı temel meselelerimizi anlamamız için arada mutlaka atıf yapmamız gereken karanlık tarihi olaylardan birisi Sevr’dir. Sevr, birtakım büyük güçlerin niyetlerini, o niyetlerin aradan 100 yıl geçse bile değişmemiş olmasını gösteren bir belgedir.” 

 “SEVR BELGESİ” 

Turan sözlerini şöyle sürdürdü, “Sevr Antlaşması deniliyor. Bundan sonra biz kurum olarak da ‘belge’ diyeceğiz, Sevr belgesi. Antlaşma yok çünkü imzalanmadı, tanınmadı. Yeni müfredatta Sevr’in ‘antlaşma’ değil ‘belge’ olarak ifade edilmesiyle ilgili girişimlerimizi yapacağız.”

Filinta Mustafa’nın torunu miras davası açtı 

DÜNYANIN EN PAHALISI

“Filinta Mustafa”nın 4. Kuşaktan torunu Gökhan Atasever dedesinin mirası için dava açtı. Atasever, dünyanın en pahalı ikinci evi olan 20 milyon dolar değerindeki yalıyı da istiyor.

II. Abdülhamit’in askeri komutanlarından “Filinta Mustafa” lakaplı Tophane Müşiri Mustafa Zeki Paşa’nın 4. kuşak torunlarından Gökhan Atasever, Zeki Paşa’nın mal varlığının tespiti için dava açtı. Miras mücadelesini sürdüren Atasever, 70 civarındaki diğer vasilerin kendisine ulaşmalarını istedi. 

Atasever, “Tophane Müşiri diye geçen Mustafa Zeki Paşa’nın dördüncü kuşak torunuyum. Bu davanın II. Abdülhamit’ten sonra en büyük dava olduğu söyleniyor. Kıyıda köşede kalmış verasetçisiyiz. Tereke davasına geçtik. Mustafa Zeki Paşa ile ilgili kıyıda, kenarda köşede kalmış varisler varsa bana ulaşmalarını istiyorum. Davayı üç senedir sürdürüyoruz, sonuna gelmiş vaziyetteyiz. Mustafa Zeki Paşa’nın varisleri lütfen bize ulaşsınlar” dedi. 

Ölüm hak, miras helaldir diyen Atasever şunları söyledi, “2. köprünün altındaki dünyanın en pahalı ikinci evi olarak geçen Mustafa Zeki Paşa yalısının şu anki değeri 120 milyon dolar. Onun dışında Nişantaşı’nda, Taksim’de, Kadıköy’de, Adalar’da muhtelif yerlerde bildiğimiz gayrimenkuller var. Türkiye’nin genelinde zaten var ama en çok bildiğimiz yerler İstanbul” 

Filinta: Tophane Müşiri Mustafa Zeki Paşa Namı diğer Filinta Mustafa’nın TRT 1’de dizisi çekilmiş, hayat hikayesi anlatılmıştı. Mustafa Zeki Paşa 18 yıl boyunca Tophane Müşirliği yapmış, II. Abdülhamit’in sağ kolu olarak görülüyordu.