23 Nisan 2024 Salı / 15 Sevval 1445

Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu: İhanet şebekesinin tam da ortasındadır

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, '2011 yılında nispeten yerli ve milli olarak duran CHP lideri Deniz Baykal'ı kirli bir kaset operasyonuyla alaşağı ettiler ve bugünkü adamı getirdiler. Bugünkü adam bir projedir. Bugünkü adam uluslararası odaklar tarafından Türkiye’ye kurulan tuzakların yurt içindeki taşeronluğunu yapan bir projedir ve ihanet şebekesinin tam da ortasındadır.' dedi.

AA3 Aralık 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu: İhanet şebekesinin tam da ortasındadır

Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu: - "2011 yılında nispeten yerli ve milli olarak duran CHP lideri Deniz Baykal'ı kirli bir kaset operasyonuyla alaşağı ettiler ve bugünkü adamı getirdiler. Bugünkü adam bir projedir. Bugünkü adam uluslararası odaklar tarafından Türkiye’ye kurulan tuzakların yurt içindeki taşeronluğunu yapan bir projedir ve ihanet şebekesinin tam da ortasındadır" - "(ABD'deki Hakan Atilla davası ) Adam birgün sanık oluyor, birgün tanık oluyor. 120 yıl hapisle iddianame hazırlıyorlar, cezaevinde bıçaklı saldırıya maruz bırakıyorlar, sonra adam mahkeme huzuruna gelerek 'evet ben iş birliği yaptım, istediğiniz iftirayı şimdi atacağım.' diyor. Bu iftirayı da alıp buraya taşıyan ana muhalefet lideri var. Bu doğru değil, bu yanlış"

Çavuşoğlu, Yıldırım Belediyesi Yediselviler Hizmet Binası Davutkadı Aile Sağlık Merkezi açılış töreninde yaptığı konuşmada, sağlık alanındaki yatırımlardan vatandaşların memnun olduğunu, birçok ülkenin "Türkiye modeli sağlık sistemi" adı altında Türkiye'deki sağlık modelini örnek aldığını belirtti.

Başbakan Yardımcısı Çavuşoğlu, "Sağlıktaki yatırımlarımız devam ediyor. Mersin, Isparta ve Yozgat'ta şehir hastanelerini açtık. Bursa’da bin 365 yataklı hastane inşaatı devam ediyor. Bunların hepsi çalışmakla oluyor. Millete değer veriyorsanız millet de bunun karşılığını sandıkta veriyor. Mudanya'ya bir devlet hastanesi açtık. Kartal yuvası gibi devasa bir yapı. Emin olun Kılıçdaroğlu önünden geçse 5 yıldızlı otel zanneder. Çünkü mefkuresi olan, hayali olan, milletle ilgili düşüncesi olan insanlar bunları inşa edebilir. Yoksa milleti öteki gören, bugün düşman saflarında yer alarak bunları başaramazsınız." diye konuştu.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin zor günlerden geçtiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Nitekim içerideki vesayet odaklarının başaramadığı bu süreci 2011 yılından beri uluslararası vesayet odakları devraldı. Baktılar gördüler ki içerideki işbirlikçileri ve uzanmış olan elleriyle AK Parti iktidarını ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ı bu yönetimden uzaklaştıramayacaklar bu defa uluslararası odaklar devreye girdi. O tarihte bir şey daha yaptılar. Kendilerine bir el olacak, her kirli tezgahlarında onlara omuz verecek, millete sırtını dönüp, adeta 'Türkiye batsın da ne olursa olsun.' yerine savrulacak bir projeyi gerçekleştirdiler. 2011 yılında nispeten yerli ve milli olarak duran CHP lideri Deniz Baykal’ı kirli bir kaset operasyonuyla alaşağı ettiler ve bugünkü adamı getirdiler. Bugünkü adam bir projedir. Bugünkü adam uluslararası odaklar tarafından Türkiye’ye kurulan tuzakların yurt içindeki taşeronluğunu yapan bir projedir ve ihanet şebekesinin tam da ortasındadır. Yerli ve milli olmaktan uzak, ülkeye karşı girişilen her kirli tezgahın yanında yer alan. Gezi sürecinde böyle, 17-25 Aralık sürecinde böyle, 15 Temmuz'da kerhen ama bacağını bacak üzerine atıp kahve yudumlayarak televizyon ekranlarından seyreden sonra da bunu FETÖ ağzıyla bir tiyatro olarak niteleyen bir adamla bunu yapmaya çalışıyorlar. Ama milletimizin feraseti yüksek, milletimizin basireti derin, oynanan oyunları görüyor."

"Bu proje adamdır, milli değildir"

"CHP'nin başına getirilen Kılıçdaroğlu, CHP'lileri milli olmaktan uzak tutmak için getirilmiş bir projedir." diyen Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"Türkiye ile ilgili oynanan oyunları CHP’lilerin gözünden kaçırmak için faaliyet gösteren bir projedir bu adam. Dün Reza Zarrab için söylemediği ne varsa bugün onun yanında yer alarak o ihanet ve iftiralara destek vermek için karşımızda duruyor. Eline tutuşturulan ne kadar sahte belge varsa onları sallayarak adeta ülkemizin ekonomisine çökmek isteyenlerle aynı safta yer alıyor. Bu doğru bir şey değildir. Burada CHP'li kardeşlerimize de rol düşüyor. Bu proje adamdır, milli değildir, yerli değildir ve maalesef Türkiye'ye yurt dışında kurulan tuzaklarla beraber hareket etmektedir. Bu da böyle biline. Bizim açımızdan bu açık ve nettir. Bugün 17-25 Aralık’ta başaramadıkları hadiseyi bu defa Amerika’da gerçekleştirmeye çalışıyorlar. Başaramadınız, hayal kırıklığına uğradınız. 15 Temmuz'da da başaramadınız, milletin gücünü, vatan sevdasını bilmiyorsunuz. Bunu bilmediğiniz sürece istediğiniz kadar gelin biz sizi püskürtmesini başaracağız. Yeter ki millet bizimle olsun."

- "Göz göre göre boynumuza kılıcı indirmenize göz mü yumacağız?"

Çavuşoğlu, "Reza Sarraf davası"na ilişkin, "Adam birgün sanık oluyor, birgün tanık oluyor. 120 yıl hapisle iddianame hazırlıyorlar, cezaevinde bıçaklı saldırıya maruz bırakıyorlar, sonra adam mahkeme huzuruna gelerek 'Evet ben iş birliği yaptım, istediğiniz iftirayı şimdi atacağım.' diyor. Bu iftirayı da alıp buraya taşıyan ana muhalefet lideri var. Bu doğru değil, bu yanlış. Bu geminin içinde hep birlikte yaşıyoruz. Eğer Türkiye zarar görürse ana muhalefet partisi bundan yarar görmez. CHP'li kardeşlerim açık ve net olarak bunu görüp, bu projeye öncelikle sizlerin 'dur' demesi gerekiyor." diye konuştu.

İran ile yapılan ticaretten dolayı Türkiye'nin mahkum edilmeye çalışıldığına işaret eden Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şöyle bir araştırdım. İran'ın 2016 yılındaki ithalatı 44 milyar dolar civarında. Bunun 40 milyar dolarını dışarıdan yapmış. Nereden yapmış, Amerika’dan, Almanya’dan, Fransa’dan, Çin’den her taraftan yapmış. Citibank'a bir şey yok, HSBC Bank'a bir şey yok, Deutsche Bank'a bir şey yok ama Halkbank'a gelince 'Dur orada.' Neden? Çünkü ensemize vurup lokmamızı ağzımızdan almaya alıştılar. Her söylenileni yaptırmaya alıştılar. Müfettiş edalarıyla kurumlarımızın IMF vasıtasıyla içimize kadar girerek her türlü tezviratı yapmaya alıştılar. Ama bir milli lider çıktı. 'Dur kardeşim, milletimin de onuru var, devletimin de bir haysiyeti var. Bu bölgede biz de varız. Yüreğimizden bizi kuşatarak, milletimizi parçalayamazsın.' diyen bir lider olduğu için bunlar oldu. Bize diyorlar ki 'Türk Akımı'nı yapmayın, kendi hava üssünüzü kurmayın, füzeleri almayın, S400'ü almayın.' Size ne oluyor? Aynı ittifak içinde yer alıyoruz. Suriye tarafından Kilis'e bombalar düşerken patriotları alıp, buradan götürüyorsunuz. Bu kadar kör göze parmak olmaz. Bunlar doğru değil. 3 bin tırın üzerinde silah veriyorsunuz, bunlar PKK'nın ininden çıkıyor. Bedava veriyorsunuz. Türkiye parasıyla istiyor, vermiyorsunuz. Bu nasıl bir müttefiklik? Göz göre göre boynumuza kılıcı indirmenize göz mü yumacağız. Olmaz kardeşim. Milletimiz oynanan oyunları, kurulan tuzakları görüyor."

Çavuşoğlu, 15 Temmuz'da devlete çökmek isteyenlerin bugün gül atmasını beklemediklerini vurgulayarak, "Biz hazırlıklıyız, milletimiz bunları görüyor. Ana muhalefet partisi lideri artık yerli ve milli olmak zorunda. Türkiye'nin yanında olmak zorunda. Eğer olmuyorsa, CHP'li kardeşlerim bunun cezasını kesmek zorunda." değerlendirmesini yaptı.

Konuşmanın ardından kurdele kesilerek, sağlık merkezinin açılışı gerçekleştirildi.