26 Nisan 2024 Cuma / 17 Sevval 1445

Başbakan Yıldırım: Şuanda havacılığın merkezi Türkiye'ye kayıyor

Başbakan Yıldırım, Dünya Turizm Forumu'nda konuştu. Başbakan Yıldırım, '3. Havalimanı Türkiye'nin potansiyeli açısından büyük bir ihtiyaç. Şuanda havacılığın merkezi Türkiye'ye kayıyor' dedi.

16 Şubat 2017 Perşembe 07:00 - Güncelleme:

Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından bazı satırbaşları:

İSTANBUL'DA YAŞATILMAYA DEVAM EDEN MEDENİYET BİRİKİMİ VAR
 
Dünyanın bütün renkleri, değişik kültürleri İstanbul'da biraraya geldik ve bugün küresel turizmi, geleceği konuşacağız. Bilgilerimizi birbirimizle paylaşacağız. GÜzel anılarla dünya şehiri İstanbul'dan ayrılmış olacağız. Sizleri eşsiz tarihi, eserleri, dünya kültür mirasının en seçkin örneklerne sahip İstanbul'da ağırlıyoruz. Son yıllarda dünya üzerinde en çok kendinden söz ettiren şehirlerin başında İstanbul geliyor. Kültürüyle, ekonomisiyle, ticaretiyle, sanatıyla, gündelik hayatın zenginliğiyle İstanbul gerçekten bir açık hava müzesidir. Beş kıtanın esinti, ezgi, ses, tad ve renklerini yansıtan bu mubarek şehir insanlığın barış içeriinde birada yaşadığı, asırların zengin izlerini taşıyor. Burada bütün canlılığı ve zenginliğiyle yaşatılmaya devam eden bir medeniyet birikimi var.
 

DÜNYA NÜFUSUNUN NEREDEYSE BEŞTE BİRİ SEYAHAT EDİYOR

Turizm dünyanın en belli başlı sektörlerinden birisi olma yolunda ilerliyor. Turizm sektörü dünyada hizmet sektörü arasında birinci sırada yükselmiş durumda. Uluslararası turizm hareketlerindeki bu çarpıcı gelişme, uluslararası kuruluşların orta ve uzun vadeli planlarına da yansıyor. 1980 yılında yabancı ülkelere turistik amaçla seyahat eden toplam ziyaretçi sayısı 206 milyon civarında. Bugün bu sayı 1 milyar 200 milyona ulaştı. Neredeyse dünya nüfusunun beşte biri bir başka ülkeye seyahat ediyor. 2030 yılı için BM Dünya Turizm Örgütü'nün öngördüğü turist sayısı 2 milyara yaklaşıyor.
 

100'E YAKIN KONUŞMACI TECRÜBELERİNİ AKTARACAK

Turizm alanında işbirliğini daha da güçlendireceğiz. Gelen misafirlerimizin beklentilerine ortak çözümler üreteceğiz. Bu noktada Dünya Turizm Forumu ve benzer organizasyonların çok önemli bir yere sahip olduğunu ifade etmek isterim. Bugün 25 ülkeden gelen siz değerli misafirlerimizle hızlı gelişen bu hizmet sektöründe atılabilecek yeni adımlar ve tedbirleri birlikte değerlendireceğiz. Bugün ve devam eden günlerde 5 ayrı salonda eşzamanlı paneller yapılacak. 100'e yakın konuşmacı tecrübelerini, tekliflerini, önerilerini bizlerle paylaşacak. Belki bu forumlar yeni işbirliği imkanlarını doğuracak, yeni ortaklıkları da beraberinde getirmiş olacak. Bizde bir laf var "marifet iltifata tabiidir, müşterisi olmayan mal zayiidir"
 
İNSANLAR BİRBİRİYLE TANIŞIRSA KARIŞIKLIK OLMAZ
 
Turizm sektörüne olan çok değerli katkılarınızdan dolayı sizlere ayrıca şükranlarımı sunuyoru. Turizm farklı coğrafyalar, kültürler arasındaki iletişimi arttırıyor, bu anlamda küresel barışa ve kardeşliğe de çok büyük katkı sağlıyor. Kişi bilmediğine düşmandır. İnsanlar biraraya gelirse, konuşursa, kardeş olursa, arkadaş olursa güzel anılar geride bırakırsa kavga olmaz, karşııklık olmaz, anlaşmazlık olmaz. Daha önce gittiğiniz bir ülke hakkında karar alma durumunda kalırsanız önce zihninizde o ülkeyi canlandırırsınız, oradaki hatıralarınızı tekrarlarsınız ve alacağınız kararı da buna göre oluşturursunuz. O bakımdan turizm barış için kardeşlik için önemli bir sektördür. Bu yolda çaba gösteren herkesi aynı zamanda gönüllü bir barış elçisi olarak kabul ediyorum ve tebrik ediyorum.
 
TURİZMİ EKONOMİYE KATKI SAĞLAYAN BİR SEKTÖR GÖRMÜYORUZ
 
Türkiye'de turizm sektörü yıllar boyunca gelişmeye, büyümeye devam ediyor. Nereden nereye geldiğimizi ancak bu rakamları kıyaslayarak anlayabiliriz. 2002 yılında Türkiye'ye gelen toplam turist sayısı 13 milyon civarındaydı. Önceki yılda bu sayısı 40 milyona yaklaştı. İki katından fazla neredeyse üç katı bir artış. Turizm gelirleri 12 milyar dolardan 30 milyar doların üzerine çıktı. Biz 2002'yi niye referans alıyoruz? Biz 2002'den beri AK Parti hükümetleri olarak işbaşındayız. Kendi performansımızı kıyaslama imkanına sahibiz. Hükümet olarak turizmi sadece ekonomik kalkınmaya katkı sağlayan bir sektör olarak görmüyoruz. Yalnızca ekonomik bir bakışla turizmi değerlendirmek eksik kalır, yetersiz kalır. Turizm bunların ötesinde öncelikle kültürlerin buluşmasıdır, medeniyetlerin buluşmasıdır.
 
15 YILDA 5 BİN ECDAT ESERİNİ YENİLEDİK İHYA ETTİK
 
Uluslararası ilişkilerin pekişmesine, toplumlar arasında güçlü dostlukların kurulmasına önemli bir araçtır turizm. Kültürel yakınlaşmalar ekonomik ve siyasi ilişkilerinin de ivme kazanması turizm faaliyetleriyle yakından ilişkilidir. Turizmin ekonomik imkanlarından yararlanmayı isteriz. Bu doğrultuda eserlerimizi yenilemeye, korumaya, gelecek kuşaklara aktarmaya çok büyük önem veriyoruz. Özellikle birçok medeniyete ev sahipliği yapan ülkemizde tarihin korunması ve restorasyonu büyük önem ifade ediyor. Tarihle bugünü buluşturmak için çok büyük çaba sarfettik. 15 yıl içerisinde ecdat yadigarı 5 bin eseri ihya ettik, onardık ve bugünlere getirdik. Türkiye'de müze sayısı 2002'de 198'di bugün 220'e ulaşmıştır.
 
İSTANBUL DÜNYANIN ÖNDE GELEN BİR ŞEHRİ HALİNE GELDİ
 
İstanbul 2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti ilan edildi. 2011'de Erzurum'da Dünya Üniversiteler Kış Oyunları'nı düzenledik. 2013'de Akdeniz Oyunları'nı Mersin'de gerçekleştirdik. Aynı yıl Eskişehir Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edildi. Botanik Expo 2016'yı Antalya'da gerçekleştirdik. Ve nihayet G20 zirvesinde dünyanın büyük ekonomisinin liderlerini Antalya'da misafir ettik. Dünya İnsani Zirvesi'ni İstanbul'da gerçekleştirdik. İstanbul ev sahipliği yaptığı 148 kongre ile turizmde dünyanın önde gelen bir şehri haline geldi.
 
DÜNYANIN EN BÜYÜK HAVALİMANININ İLK ETABI SENEYE AÇILACAK
 
Ülkemizde ulaşımı kolaylaştırmak için birçok dev proje gerçekleştirdik. 15 yılda Türkiye'nin her yerinde 6 bin 100 km. bölünmüş yolu 23 bin 500 km.ye çıkarttık. Üç kart arttı. Havalimanı sayımız 26'dan 55'e yükselttik. Bununla da yetinmedik yolcu kapasitesi 150 milyon olan dünyanın en büyük havalimanını yapıyoruz. İlk etabını da 2018 Şubat'ında seneye bu vakitte açmış olacağız. Havacılıkta bizim sloganımız, hava yolu halkın yolu. 2002'de yurtiçinde uçakla seyahat eden yolcu sadece 8 milyondu. Geçtiğimiz yıl bu sayı 86 milyona çıktı. Toplamda 160 milyonu geçtik. Üçüncü havalimanının kapasitesi dünyanın en büyük havalimanı kapasitesi, 150 milyonun anlamı nedir derseniz söyleyeyim; bugün dünyadaki en büyük havalimanının kapasitesi 89 milyon. Ondan 60 milyon daha fazla kapasitemiz var demektir.
 
İSTER DOĞU İSTER BATI'YA GİDİN ANADOLU'DAN GEÇECEKSİNİZ
 
Transit yolcu geçen sene 40 milyondu. 70'li yıllarda havacılığın merkezi Amerika, 80'li yıllarda Avrupa'nın batısına doğru geldi. 90'lı yıllarda Avrupa oldu, 2000'li yıllarda artık doğuya doğru devam ediyor. Şu anda havacılığın merkezi Türkiye'ye kayıyor. Bu tarihin tekerrürüdür. Bir zamanlar ipek, baharat yoluyla doğudan batıya göç vardı. Şimdi artık zenginlik tekrar doğuya döndü. Şimdi artık hicret batıdan doğuya doğru. İster doğuya, ister batıya gidin Anadolu'dan geçeceksiniz, başka çaresi yok.
 
3 MİLYON MAZLUMA KUCAĞINI AÇAN ÜLKENİN ADI TÜRKİYE'DİR
 
Türkiye olarak kardeşliğin, barışın sağlanması için çok büyük gayret gösteriyoruz. 3 milyondan fazla canını kurtamak için evini, barkını, memleketini bırakan insanlara kucak açan, onları bağrını basan, ekmeğini paylaşan ülkenin adı Türkiye'dir. Dünyada başka bir örneği de yoktur. Terör her yerde. Adres tanımıyor. Türkiye'de, Ortadoğu'da her yerde oluyor. Terörün olmadığı yer yok. Terörden korkmak ancak terörün işine yarar. Onun için gururla ve güvenle söylüyorum Amerika ne kadar güvenliyse Türkiye de o kadar güvenli. Avrupa, Paris ne kadar güvenli ise İstanbul'da o kadar güvenli. Saraybosna, Bakü ne kadar güvenliyse Ankara ve İzmir de o kadar güvenlidir.
 
TEMİZ SAHİL AÇISINDAN DÜNYANIN ÜÇÜNCÜ DURUMUNDAYIZ
 
Türkiye termal kaynak zenginliği açısından da dünyanın beşinci, Avrupa'nın ilk sırasında yer alan bir ülke. Bütün bu zenginliklerimizi insanlığın hizmetine sunmak için gayret ediyoruz, yeni yatırımlar yapıyoruz. 8 bin 484 km. sahil şeridimiz var. Her biri birbirinden güzel. Sahillerin temizliği bakımından dünyada ikinci sıradayız. 140 olan mavi bayrak sayısını 444 seviyesine çıkardık. Mega Yat Limanı'nda dünya siparişinde üçüncü konudayız. Bütün şehirlerimiz büyük gelişme içerisinde. Dünya dereceleri alan dev projelere imza atıyoruz.
 
AVRASYA TÜNELİ İKİ KITAYI 3 DAKİKADA BİRLEŞTİRİYOR
 
Yavuz Selim Sultan Köprüsü, üzerinde demiryolu olan dünyanın en büyük köprüsüdür. Üçüncü kez iki kıtayı biraraya getirdik. Bir mühendislik harikası, 3 yıl içinde bitirildi. Osmangazi Köprüsü dev bir eser. Dünyanın dördüncü büyük asma köprüsü. Avrasya Tüneli dünyada bir numara. İki kıtayı denizin altında 160 metre derinliğinden birleştiren, Topkapı Sarayı'yla Haydarpaşa Garı'nı 3 dakikada buluşturan dev bir proje, bir mühendislik harikasından bahsediyoruz. Şimdi sırada dünyanın en uzun köprüsünü yapmak var. İlk kazmayı da 18 Mart'ta vuruyoruz; Çanakkale Geçilmez Köprüsü. Çanakkale düşmana geçilmezdi, herkes için geçilir hale getiriyoruz.
 
DÜNYANIN VİCDANI ACILARLA GÖZYAŞLARIYLA GÖLGELENİYOR
 
Enerjimizi, imkanlarımızı savaşa değil, tanka, tüfeğe, topa değil insanların refahına ve çocukların aydınlık geleceğine ayırmamız lazım. Bağdat, Halep, Sana, Mostar Köprüsü bu büyük eserlerin başına neler geldiğini siz biliyorsunuz. Bize miras kalan bu dünyayı yıkıp yok etmek değil, yaşatmak, gelecek nesillere aktarmak gibi bir sorumluluğumuz var. Gönüller sultanı Mevlana, "Her gün bir yerden göçmek ne iyi, her gün bir yere konmak ne güzel" diyerek aslında bütün insanlığa en veciz mesajı vermiştir. Barış içinde, mutlu ve müreffeh bir dünyayı karış karış dolaşmak, güzellikleri keşfetmek hepimizin hayali olmalıdır. Gönlümüzden geçen bu güzel dileklere bugün dünyanın yaşadığı olaylar pek de imkan vermiyor. Dünyanın vicdanı acılarla, gözyaşlarıyla, sıkıntılarla gölgeleniyor.
 
DÜN MOSTAR'I BOMBALAYAN ZİHNİYET ŞİMDİ HALEP'İ YAĞMALIYOR!
 
Dün Mostar'ı bombalayan zihniyet bugün Halep'i yağmalıyor. Bize düşen dünyayı karanlıklardan aydınlıklara çıkaracak çareler üretmek ve hayata geçirmek. Turizm sektörünün siz değerli temsilcilerine ortak bir sorumluluk düşüyor. Barış içinde, kardeşlik içinde daha güzel bir dünya bırakmak için daha çok hareket edeceğiz, biraraya geleceğiz. Şiddet kültürüne karşı insanlığa, evrensel değerleri savunmak hepimizin birinci derecede görevidir, sorumluluğudur. Korkmadan, korkutmadan, önyargısız bir şekilde birbirimizi anlamak durumdayız. Türkiye zengin coğrafyası, binlerce yıllık tarihi, farklı medeniyet ve uygarlıklara ev sahipliği yapan bir coğrafya.
 
TÜRKİYE'DEN 3 SAAT UÇUŞLA 52 ÜLKEYE GİDEBİLİRSİNİZ
 
Dünyanın merkezinin olduğu, topraklarının birleştiği yer Türkiye'dir. Üç kıtayla komşu olan Türkiye tarihten gelen kültür, medeniyet zenginliğini komşularıyla paylaşmak ve gelecek kuşaklara iyi bir miras bırakmak azmindedir. Türkiye'den 3 saat uçuşla buradan 52 ülkeye ulaşabilirsiniz. Avusturalya'da olsanız bir şehirden bir şehire 3 saatte gidemezsiniz. Herkes dünyanın merkezi olduğunu iddia edebilir. Dünya bir küredir, parmağınızı nereye koyarsanız orası merkezdir. Ama dünyanın dörtte üçü sularla kaplıdır. Ama medeniyet, nüfus, zenginlik nerede bu önemli?
 
İSTANBUL'UN SESİNİ KENDİ SESİNİZ NEFESİNİ KENDİ NEFESİNİZ HİSSEDECEKSİNİZ
 
Zor bir coğrafyanın ortasında Türkiye bir refah ve istikrar ülkesidir. Zenginliklerimizi daha çok misafirle paylaşmak istiyoruz. Bu yolda Kültür ve Turizm Bakanlığımızın çalışmalarını takdir ediyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle bu yıl üçüncüsü düzenlenen Dünya Turizm Formu'nun ülkemize, bölgeye ve bütün insanlığa hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Son olarak diyorum ki, değerli misafirler burada lütfen kendinizi evinizde gibi hissedin. İstanbul'da kendinizi kendi şehrinde gibi hissedin. İstanbul'un sesinde kendi sesinizi, İstanbul'un nefesini kendi nefesiniz hissedeceksiniz.