23 Nisan 2024 Salı / 15 Sevval 1445

BM’de kritik zirve

Cumhurbaşkanı, BM Genel Kurulu’na katılmak üzere gittiği ABD’de Başkan Trump’la da bir araya gelecek. Erdoğan’ın dosyasında, FETÖ, PKK/PYD’ye verilen silahlar ile ve S-400’ler de bulunuyor.

17 Eylül 2017 Pazar 07:00 - Güncelleme:
BM’de kritik zirve

Türk-Amerikan ilişkilerinde adeta bir ‘sonbahar’ yaşanırken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın New York’ta ABD Başkanı Donald Trump ile yapacağı görüşmede, ABD’nin PKK/YPG’ye doğrudan silah desteği, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in iade süreci, yeni iddianameyle ‘siyasi bir Halkbank davasına’ dönüşen Rıza Sarraf dosyası ve S-400 füze savunma sistemi gibi konu başlıklarının masada olması bekleniyor. Son yıllarda Türkiye ile ABD arasındaki ‘çıkar farklılaşması’ tavan yaptığından, BM Genel Kurulu toplantıları nedeniyle 21 Eylül’de New York’ta görüşecek iki liderin ajandası bir hayli dolu olacak.   

GÜVEN BUNALIMI

20 Ocak’ta göreve gelen ve önemli beklentiler oluşturan Trump’ın 9 Mayıs’ta attığı imzayla PKK/YPG’ye artık doğrudan silah verilmesinin önünü açması, Obama döneminde açılan makasın daha da büyümesine ve güven bunalımının derinleşmesine neden oldu. Ancak bu karara imza atan Trump’ın, Washington’da hakimiyet kuramayan, başta Rusya soruşturması olmak üzere içeride ciddi sorunlarla uğraşan ve Cumhuriyetçi Parti de dahil Kongre ile sağlıklı bir denge oluşturamayan bir başkan olduğunu vurgulamak lazım. Bu gelişmelere ilaveten, dış politika yapım sürecini büyük ölçüde Pentagon ve Savunma Bakanı James Mattis’e devreden Trump, PKK/YPG’ye silah verilmesi gibi askeri kararları da Pentagon ile ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’na (CENTCOM) bırakmış durumda.Trump’ın özellikle askeri konulardaki karar alma süreçlerini orduya devretmiş olması ve Pentagon’un da PKK/YPG ile çalışmaya istekliliği, kısa vadede bu sorunun çözümü hususunda büyük beklentilere girmenin doğru olmayacağını gösteriyor.       

GÜLEN’İN İADESİ    

FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili üzerindeki şüpheleri halen tam olarak gideremeyen Amerikan yönetimi, Gülen’in iade sürecindeki tutuk tavrının Türk toplumunda ve Ankara’da meydana getirdiği derin hayal kırıklığını okuyamıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görüşmede, Türkiye’nin bu konudaki kararlılığını bir kez daha dile getireceğine dair kuşku yok; ancak şu anda ne ABD Adalet Bakanlığı’nda ne de Beyaz Saray’da Gülen’in iade sürecinin ciddi bir öncelikle ele alındığı söylenebilir.      

SİYASALLAŞAN YARGI

Türk-Amerikan ilişkilerinin yeni sorun alanlarından biri de son iddianame ile ‹merkezine Halkbank’ın konulduğu siyasi bir dosyaya’ dönüşen Rıza Sarraf davası. Türkiye’nin Tahran’la o dönemki ticaretini tek taraflı olarak “İran yaptırımlarını delme” olarak kodlayan ABD yargı makamlarının süreci okuma biçimi, 17-25 Aralık’ta FETÖ’cü savcıların hazırladığı iddianamenin yaklaşımıyla önemli ölçüde örtüşüyor.  Başbakan Yardımcısı Bakanı Bekir Bozdağ’ın “Bu davayı görecek mahkemenin başkanı Richard Berman, 2014 yılında Fetullahçı Terör Örgütü’nün 17/25 süreçlerindeki propagandalarına ve politikalarına destek vermek maksadıyla Türkiye’de düzenlenen uluslararası bir kongreye moderatör olarak katıldı” şeklindeki sözleri Türkiye’nin konuya bakışını net bir şekilde özetliyor: İhsas-ı rey yapmış bir hakimin başkanlık edeceği mahkemenin göreceği bir dava hukuki olamaz. 

YOĞUN PROGRAM

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyareti, 17-22 Eylül tarihlerini kapsıyor. Erdoğan, 19. Eylül Salı günü “İnsana Odaklanma: Sürdürülebilir Bir Dünyada Herkes İçin Barış ve İnsanca Bir Yaşam İçin Mücadele” temasının işleneceği Genel Kurulun ilk gününde, BM Genel Kuruluna hitap edecek. Erdoğan’ın, aynı gün BM Genel Sekreteri tarafından düzenlenecek öğle yemeğine, akşam saatlerinde ise ABD Başkanı Donald Trump ve eşi tarafından verilecek davete katılması ön görülüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu vesilesiyle gideceği New York’ta, İslam İşbirliği Teşkilatının Rohinga Temas Grubu toplantısına, ayrıca Birleşmiş Milletler’in karşısında yer alan yeni Türkevi binasının temel atma törenine de katılacak. New York’ta bulunacağı sürede ABD Başkanı Donald Trump dahil, bazı devlet ve hükümet başkanlarıyla ikili görüşmeler de gerçekleştirecek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ABD’li yatırım ve iş çevreleri, kanaat önderleri, ABD’deki Türk ve Müslüman toplumu ile Yahudi kuruluşu temsilcileriyle bir araya gelmesi, farklı medya kuruluşlarına mülakatlar vermesi de planlanıyor.      

S-400 FÜZE ALIMI    

Cumhurbaşkanı Erdoğan-Trump görüşmesinde ABD tarafından gündeme getirilecek en önemli başlığın S-400 füze savunma sistemi olması bekleniyor. Pentagon ve ABD Dışişleri Bakanlığı, başından itibaren Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füzeleri almasına karşı çıkıyor. Türkiye açısından ise bu süreç, Ankara’nın kendi ulusal çıkarları söz konusu olduğunda ABD’den bağımsız politikalar geliştirebileceğinin en somut örneklerinden biri olarak görülüyor. Pentagon’daki endişelerin bir kez daha tekrar edileceği, ancak PKK/YPG’ye silah desteği veren Amerikan yönetimine, S-400’ler konusunda Ankara’nın “ulusal tehdit öncelikleri değerlendirmesiyle” cevap verileceği belirtiliyor