25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

Çelik: En önemli kültür mirasımız birlikte yaşama kültürüdür

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, turizmde yaşanan gelişmelerde Türkiye'nin 'özgün kültür derinliğiyle beslenen imajı'nın büyük payı olduğunu belirterek, 'Ancak sahip olduğumuz en önemli kültür mirasımız, bunu vurgulayarak söylemek isterim birlikte yaşama kültürüdür' dedi.

31 Ocak 2013 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
Çelik: En önemli kültür mirasımız birlikte yaşama kültürüdür
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 1979 yılından beri yurt içinde ya da dışında icra ettiği özgün eser, uygulama, yorum veya bilimsel araştırmalarıyla Türk kültür ve sanatının gelişmesine katkıda bulunan sanatçılara verilen 'Kültür Sanat Büyük Ödülü' bu yıl da sahiplerini buldu.

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Konser Salonu'nda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik'in katılımıyla ödül töreni düzenlendi.

Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Rengim Gökmen'in şefliğinde CSO'nun mini konseriyle başlayan törende ödül alan sanatçıların hayat hikayelerini anlatan kısa film gösterildi.

Kültür ve Turizm Bakanı Çelik, buradaki konuşmasında, kültürün 164 farklı tanımının olduğunun söylenmesinin üzerinden yarım asır geçtiğini anımsattı.

-'Herkesin kültür adına söyleyeceği şeyler vardır'-

İnsan zihninin tanımları sevdiğini çünkü tanımların anlamayı kolaylaştırdığını vurgulayan Çelik, ancak kültürün, zengin ve çeşitlilik arz eden bir dünya olduğunu ve onu tek bir tanıma sığdırmanın mümkün olmadığını vurguladı.

Bugün daha kapsamlı, daha zengin ve kültür-medya endüstrisi sayesinde çoğalıp yayılan bir kültür dünyasıyla karşı karşıya kalındığını dile getiren Çelik, 'Bu ise bizi hoşgörü ve saygı yaklaşımına götürür. Bu anlayış doğrultusunda, hiç bir değerimizi, toplumsal kesimi ve kimliği dışlamadan, ihmal etmeden hepsini tanımak ve kucaklamak gerekir. Herkesin kültür adına söyleyeceği şeyler vardır ve kültürü tartışmanın sonu yoktur' dedi.

'Kültürün inanç mı yaşam tarzı mı, sanat mı değerler mi, bilgi ve beceriler mi kimlikler mi yoksa başka bir şey mi' olduğunu sivil toplum alanına bırakmak ve tercihlere saygı duymak gerektiğine işaret eden Çelik, devletin tüm bu özgürlük alanını kültür politikalarıyla koruması gerektiğini söyledi.

Böyle bir yaklaşımın politika uygulamalarının ne olması gerektiğini belirlemek için tarih mirası ve Türkiye'nin sosyal yapısına ön yargısız bir şekilde bakmanın yeterli olduğunu vurgulayan Çelik, kültür politikasını topluma, tarihe, geleceğe hizmet ve sorumluluk alanı olarak gördüklerini bildirdi.

-'Türkiye önemli bir aktör haline geldi'-

Türkiye'nin istisnai bir kültür ülkesi olduğuna değinen Çelik, şunları söyledi:

'Sahip olduğumuz medeniyet mirasıyla, tarihi ve arkeolojik varlıklarıyla, son yıllarda sayıları hızla artan kültür mekanlarıyla, geleneksel kültür değerlerimizle ve yine son yıllarda hızla gelişen kültür sanat sektörüyle önemli bir aktör haline gelmiştir.

Turizmde yaşanan gelişmelerde ülkemizin özgün kültür derinliğiyle beslenen imajının büyük bir payı vardır. Ancak sahip olduğumuz en önemli kültür mirasımız, bunu vurgulayarak söylemek isterim birlikte yaşama kültürüdür. Tarih boyunca kuşaktan kuşağa aktarılarak gelen bu ortak tecrübe, sahip olduğumuz en değerli hazinedir. Bu bilinçle ülkemizin demokrasi kültürünün güçlendirilmesi, birlikte yaşama kültürümüzün desteklenmesi, birlik ve kardeşliğimizin yüceltilmesini kültür politikamızın çatısı olarak gözetmeye devam edeceğiz.'

-'Bir bayrak yarışı gibi...'-

Ödül törenini, tüm hazırlıkları yapılmış olarak önünde hazır bulduğunu belirten Çelik, kısa süre önce kendisine bakanlık koltuğunu devreden Ertuğrul Günay'a, eserin meydana gelmesindeki katkıları nedeniyle teşekkür etti.

Ödül verilen sanatçılara baktığında isabetli bir yaklaşımın benimsendiğini gördüğünü ifade eden Çelik, 'Kültürümüzün zenginliğini ve çeşitliliğini yansıtmayı amaçlayan bu yaklaşımı yeni açılımlarla önümüzdeki yıllarda da sürdüreceğiz. Görülüyor ki bir bayrak yarışı gibi sanatlarımıza ve kültürümüze hizmet eden ustalar elden ele mirası taşımakta ve geleceğe aktarmakta. Ustalar yeni öğrenciler yetiştirmekte, şükürler olsun ki bizler de her yıl daha fazlasına ödül verme fırsatı bulmaktayız' diye konuştu.

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, geleneksel Türk sanatları alanında ulusal ve uluslararası etkinliklerde Türkiye'yi başarıyla temsil ederek üstün yeteneklerini, yaratıcılıklarını ve emeklerini ortaya koyan, kültürün yaşatılması ve geleceğe taşınmasında büyük hizmetleri geçen bu ustalara, aileleriyle sevdikleriyle ve öğrencileriyle sağlık, başarı ve mutluluk dolu uzun ömürler diledi.

Konuşmaların ardından, hat sanatı alanında Yrd. Doç .Dr. Hüseyin Öksüz, minyatür alanında Cahide Keskiner, tezhip alanında Prof. Dr. Fatma Çiçek Derman, ebru alanında Alparslan Babaoğlu, cilt sanatı alanında İslam Seçen ve sedefkarlık alanında da Salih Balakbabalar'a '2012 Kültür ve Sanat Büyük Ödülü' takdim edildi.

Ödüller Türk tarihi, edebiyatı, dili, plastik, fonetik ve sahne sanatları, sanat tarihi, mimarlık, arkeoloji, halk bilimleri, sinema, kütüphanecilik gibi kültür ve sanat dallarında eser, uygulama, yorum, sergileme, yayın, araştırma, inceleme alanlarında ortaya koyduğu üstün nitelikli eser ve çalışmalarından dolayı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan kişi, topluluk ya da kuruluşlara veriliyor.