25 Nisan 2024 Perşembe / 17 Sevval 1445

DEAŞ bitti Filistin ateşleniyor

Prof. Hüseyin Pazarcı: DEAŞ bitti fakat ABD Ortadoğu’da istediği sonucu alamadı. Kudüs’ü İsrail’in başkenti sayması, ateşe benzin dökmek olur. Filistin’de yeni bir intifada başlar: ABD bu yaklaşımını sürdüremez

SELİM EFE ERDEM7 Aralık 2017 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
DEAŞ bitti Filistin ateşleniyor

Kudüs krizi ve sonrasında yaşanacak küresel etkilerini değerlendiren eski Filistin ve Tunus Büyükelçisi, eski CHP milletvekili ve uluslararası hukuk uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Pazarcı, olayı sadece ABD Başkanı Donald Trump’ın kendi ülkesindeki iç politikaya yönelik bir adım olarak değil Ortadoğu’da DEAŞ sonrasında istediğini bulamayan Amerika’nın bölgeyi yeniden şekillendirmeye yönelik bir hamlesi olarak da bakmak gerektiğine dikkat çekti. “Kudüs’ ü İsrail’in başkenti olarak tanımak Filistin’de yeni bir İntifada başlatmaya yol açmaktır” diyen Prof. Dr. Pazarcı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kudüs çağrısının İslam ülkelerinde yaşayan ‘Sokaktaki Müslüman’ üzerindeki etkisine de dikkat çekti. 

- ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak kabul edip büyükelçiliğini bu şehre taşımasının nasıl sonuçları olacaktır?

ABD’nin Kudüs’ü İsrail’in başkenti sayması, ateşe benzin dökmek olur. Filistin’de yeni bir intifada başlar, İslam dünyasında tekrar hareketlenme etkisi olacaktır. Bundan sonra bölgede bir Filistin devleti kurmak isteyen ABD bu yaklaşımını sürdüremez, bu hamlenin siyasi sonuçları olacaktır. 

ABD HEZİMETİ VAR

- Bu hamlenin sonucunun ne olacağını çok iyi bilen bir ABD’nin Trump’ın seçim vaadini yerine getirme dışında bir arka planı olabilir mi?

Böyle düşünenler var. Ortadoğu’da özellikle Suriye’de istediği sonuçları alamadı ABD. Filistin’i karışmak ve böylece bölgeleye el atmakta yarar görebilir. (DEAŞ sonrası) Ortadoğu sorununun bu şekilde bitmesine taraftar değil ABD. Ortadoğu’da zayıf duruma düştüler, bunu aşmak için böyle bir hamle de olabilir. 

ÇAĞRI ETKİLİ OLUR

- Türkiye’den, ABD’nin uluslararası hukuka aykırı hareket ettiği gerekçesiyle Birleşmiş Milletler (BM)ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nı (İİT) devreye sokma hamlesi geldi. BM ve İİT, krize nasıl bir yön verebilir?

BM’nin ne tür bir karar alacağı önemli. BM Genel Kurulu’nda alınacak karar, tavsiye niteliğinde. Yaptırım kararı alınması için BM Güvenlik Konseyi’nden İsrail aleyhine bir karar çıkması gerekiyor ki burada da beş daimi üyeden ABD’nin vetosu ile karşılaşılacaktır. İİT üyesi 56 İslam ülkesinin Türkiye’de toplanmasının ardından, İslam ülkeleri ABD’nin bu kararına tepki gösterecektir. İİT ve İslam ülkeleri tarafından NOTA verilebilir ama ABD ile ikili ilişkilerini bozma yönünde girişimde bulunacaklarını sanmıyorum. Daha çok duruma tepki gösterecek kendi ülkelerindeki Müslümanların gazını almaya yönelik adım olacaktır. Örneğin, Suudi Arabistan’ın ABD’den böyle bir hamle yapmamasını istediği görülüyor ama bu ülkeden sipariş ettiği 300 milyar doları aşkın silah alımını askıya aldığını açıklamak gibi bir hamle gelmez. 

- İslam ülkelerinde sokaktaki Müslümanlar üzerinde etkisi olacağını söylediniz. Nasıl bir etki olur? Cumhurbaşkanı Erdoğan›ın dünyaya yaptığı çağrının, nasıl sonuçları olacaktır?

Kudüs bütün tek Tanrılı dinler için değerli bir yer. ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıyarak bu şehri İsrail’in başkenti sayması, İsrail’in de kabul edeceği bir bağımsız bir Filistin devleti kurulması girişimlerinin önemi azalır. Türkiye’nin, İsrail’le diplomatik ilişkilerini askıya almasının kısa vadede etkileri olacaktır. Cumhurbaşkanı’nın Kudüs çağrısı, İslam ülkelerindeki Müslüman halklar üzerinde etkisi olacaktır, Türkiye ve Erdoğan bakımından belirli bir prestij kazanması söz konusudur ama bu ülke liderlerinde olmaz.