19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

FETÖ'nün siyasi ayağı CHP

FETÖ’cülerin verdiği dosyalarla parlatıldı. Örgütün Baykal’a kurduğu kaset kumpasıyla genel başkanlık koltuğuna oturdu. Göreve geldiği ilk günden bu yana FETÖ’yü savundu. Elebaşı Gülen ne dediyse aynısını söyleyerek, örgütün “Siyasi İmamı gibi” hareket etti.

18 Ağustos 2017 Cuma 07:00 - Güncelleme:
FETÖ'nün siyasi ayağı CHP

Türki siyasi tarihinde en hızlı yükselen isim olarak kayıtlara geçen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Fetullahçı terör örgütünün verdiği sınırsız destek kafalarda pek çok soru işareti bıraktı. CHP lideri siyasete ilk giriş hamlesini SSK Genel Müdürlüğü döneminde yaptı. Kılıçdaroğlu 2007 genel seçimlerinde ismi duyulmayan bir vekil olarak Meclis’e girdi. O dönem CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a yakın isimler arasında yer almamasına rağmen sürpriz bir şekilde grup başkan vekilliği görevine getirildi. İlerleyen günlerde partinin en çok konuşulan ismi olarak dikkat çekti.

Örgütün mavi klasörleri

FETÖ’nün verdiği sözde yolsuzluk dosyalarıyla Kılıçdaroğlu parlatıldı. Mavi klasörlerin önünde poz veren CHP lideri yolsuzluklarla mücadele eden siyasetçi olarak bazı medya kuruluşları ve FETÖ’cüler tarafından pazarlandı. Bu algı operasyonun son adımı ise Kemal Kılıçdaroğlu “Gandi Kemal” olarak anılma hamlesi oldu.  CHP kulislerinde ulusalca kanat, Kılıçaroğlu’nun FETÖ desteğiyle ön plana çıkartılmasına tepki gösterdi. Partiye sızdırıldığı görüşü ağırlık kazanırken bir kesimse “F tipinin CHP imamı” olarak nitelendirdi. Kulislerde ayyuka çıkan bu sesler bir anda kesildi. Sesleri kısılan isimleri FETÖ’nün bastırdığı iddia edildi.

Loğoğlu sözcüsü oldu

Kılıçdaroğlu artık CHP genel başkanlık koltuğu için hazır hale getirilmişti. İhanet çetesinin 2010 yılında Baykal’a kurduğu kaset kumpasının ardından Kılıçdaroğlu, genel başkanlık koltuğuna oturdu. Örgüt baskısıyla sesleri kesilen birçok isimle beraber partinin ağır topları tasfiye edildi. Yerlerine FETÖ yakınlığıyla bilinen isimler getirildi. Bu isimlerin başında genel başkan yardımcısı koltuğuna oturan Faruk Loğoğlu geliyordu. Loğoğlu, 17-25 Aralık darbe girişiminin ardından FETÖ ile ilişkisini gizleme gereği bile duymadı. Açık açık örgütün sözcülüğünü yaptı.

MİT ihanetinde başrol

Artık CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun durduracak kimse kalmamıştı. Genel Başkan, eli kanlı terör örgütünün her saldırısında hep en önde yer aldı. İhanetleri Meclis’e kadar taşıdı, montaj tapeleri kürsüden yayınlamaktan bile çekinmedi.  Terör elebaşı Gülen’le ağız birliği yapan Kılıçdaroğu, örgütün yalanlarını miting miting dolaştırdı. MİT kumpasında kuryeliğe soyunup, skandal görüntüleri Can Dündar’a vermesi için Berberoğlu’na teslim etti. (Güneş)