24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın: Erdoğan’a destek tabanın da talebi

MHP lideri Devlet Bahçeli ittifak açıklaması yaptı, tartışmalar başladı. AK Parti- MHP ittifakı neden yapılıyor? Parti tabanı bu talebe nasıl cevap verdi? İttifak nasıl yapılacak? AK Parti’nin Kürt seçmeni bu işe ne diyor? CHP neden bu kadar kızgın? AKŞAM Gazetesi’nden Pınar Işık Ardor sordu, MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın yanıtladı.

22 Ocak 2018 Pazartesi 07:00 - Güncelleme:
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın: Erdoğan’a destek tabanın da talebi
Bu ittifaka ‘Milli Mutabakat’ deniliyor. Açar mısınız? 
 
“15 TEMMUZ TÜRKIYE’DE BÜTÜN EZBERLERİ BOZDU”
 
Bu meseleyi 15 Temmuz ve hemen sonrası atmosfer üzerinden değerlendirmek icap eder. Darbe girişimine kadar AK Parti ve Sn. Cumhurbaşkanına yönelik en ağır eleştiriler MHP’den geliyordu. Ancak, 15 Temmuz darbe girişimi, Türkiye’de bütün ezberleri bozdu. Ortaya Türkiye’yi parçalayabilecek bir tehdidin eşiğinden dönüldü. Görüldü ki herkesin şapkasını önüne koyup Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünde, bekasının korunması noktasında el ve söz birliği etmesi lazım. 
 
“TEHLİKE O KADAR BÜYÜK Kİ PARTİLERİ, İDEOLOJİLERİ, KİŞİSEL ENDİŞELERİ AŞIYOR”
 
Tehlike o kadar büyük ki partileri, ideolojileri, kişisel endişeleri aşıyor. Milletini seven devletine bağlı bütün kesimlerin halen süren iç ve dış tehdit karısında ortak hareket etmekten başka çare göremediler.  Yenikapı mutabakatıyla MHP, AKP ve CHP buluşarak mutabakat sözü verdi. CHP sonradan sözünden döndü ve kripto FETÖ’cülerin PKK’nın savunuculuğuna soyundu. MHP ise millî mutabakatın devamı konusundaki duruşundan geri adım atmadı. 16 Nisan referandumuna giden süreçte partimiz Türkiye’nin geleceği adına Yenikapı mutabakatına sadık olmakla kalmadı, mevcut yönetim sisteminde değişikliğe gidilmesi teklifinde bulundu. Çünkü tehlikeyi büyüten unsurlardan biri de ülkenin içinde bulunduğu yönetim anlayışıydı. Sonuçta MHP’nin teklifi kabul gördü ve ortaya cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi gibi yeni güçlü yönetim modeli çıktı. Bu modelin yerli yerine oturtulması ve uyumun sağlanması ve olgunlaştırılması için de millî mutabakatın devamı gerekiyordu. Bu anlayışın bir parçası olarak 2019’da yapılacak seçimlerin kazasız belasız gerçekleşmesi ve yeni modelin kâmilen uygulanabilmesi için seçime de millî mutabakat anlayışı çerçevesinde gidilmesi için MHP harekete geçti. Sayın Bahçeli’nin cumhur ittifakı da bu anlayıştan doğdu. İşin özeti bu.
 
Bu anlamda komisyon kuruldu. Ne yapacak komisyon. Ne konuşulacak, yol haritası ne olacak? İttifak modeli ne olacak?
 
“MHP MENSUPLARI KENDİ İSİM VE LOGOLARINDA DA HASSASTIRLAR”
 
Sn. Genel Başkanımız vasıtasıyla bayağı tahsilatlı bir ittifak modeli ortaya koyduk. Siyasi bir partinin logosu ve ismi altına girmektense parti tüzel kişiliklerini ortadan kaldırmayan bir modelin tesisini ve bu suretle de ittifak yaparak seçmenimizi de karşı partinin seçmenini de rahatsız etmeksizin bir seçim sandığı çıkarmak. Buradaki gaye bu. Bakın MHP mensupları kendi isim ve logolarında da hassastırlar. Seçim sandığı mahalline girdiğinde bu logoyu orada görmek isterler. Biz bunu gözeterek böyle bir ittifakın oluşmasını istiyoruz. Temel sebep bu değil ama. Asıl sebep halkın onay verdiği bir sistemi gerçekleştirirken herkese hitap etmek. Halkın kahır ekseriyetle sandıktan bu yeni sisteme destek vermesini arzu ediyoruz. Böyle olduğu takdirde 2019 sonrasında devlet ve siyaseti hayatımız içerisinde yeni sistem kuvvetli doğar, kurum, kurallarıyla dört başı mağrur bir şekilde yerleşmiş olur. Bu gerçekleştiğindeyse kaos olmaz. 15 Temmuz sonrası tramvayı da çok rahat şekilde atlatmış olursunuz. Devletin çarkları yerine oturmuş olur. Türkiye’de normalleşmeyi gerçekleştiririz. Daha şekilli daha ayrıntılı ifade etmem gerekirse her parti ittifak yapmak isterse biz bunu kanunlaştıralım. İleri demokrasilerde bunun örnekleri var. O zaman niye kısıyoruz. Öyle bir yasal hale getirelim ki kendi kimliğinden, programından, tüzüğünden, logosundan taviz vermesin. Sahaya indiğinde yine kendi politikasını ittifak yaptığı meseleler üzerinde diğer partiyle birlikte propagandasını rahatlıkla yapsın. Halkta bunu önceden bileceği için ona göre değerlendirecek. Milletten gizli hiçbir şey olmaz. Kapalı kapılar arkasında ittifakta olmaz. 
 
Şimdi iki farklı partiden bahsediyoruz. Sonuçta ayrı düştüğünüz konular var. Sorun yaşanmaz mı gerçekten?
 
“SİYASİ GÖRÜŞLER TÜRKİYE’NİN BEKASI NOKTASINDA GÜÇ BİRLİĞİ YAPIYOR”
 
Yaşanmaz. Doğru, siyasi farklılıklarımız var. Ancak 15 Temmuz sonrasında bazı siyasi partiler önemli meselelerde hedefte birlik noktasında uzlaştılar. Yoksa ne AK Parti MHP’lileşiyor ne MHP AK Partileşiyor. Böyle bir derdimiz de yok. İttifak yaptığımızda bunu halkımızın bir ilhak veya bir ittihak veya bir ittihat gibi anlamaması lazım. Sadece ittifak yapıyoruz. İlhak kendini yok edip bir yere dâhil olmak, ittihak senin senden büyük gücü kendine dahil etmesi ve kendi bünyesinde yok etmesidir. İttihatsa birleşme bir ve bütün olmaktır. Bunlar değil. Biz sadece seçim ittifakı yapıyoruz. Kendi kimliklerini koruyan siyasi görüşler Türkiye’nin bekası noktasında biraraya gelerek bir güç birliği yapıyor. O güç birliğini halk verecek. Yetki oradan alınacak. Türkiye’nin 2023, 2053 ve 2071’e güvenle bakması için yapıyoruz.