23 Nisan 2024 Salı / 15 Sevval 1445

2017’de 13 milyon kişi BES’le tanışacak

Sektörde 25 yılı geride bırakan Vakıf Emeklilik’in Genel Müdürü Obalı, otomatik katılımla 13 milyon kişinin daha bireysel emeklilik sistemi ile tanışacağını söyledi. Obalı “2023’te BES’te fon büyüklüğü 100 milyar liraya ulaşacak” dedi.

ZELİHA SARAÇ23 Ekim 2016 Pazar 07:00 - Güncelleme:
2017’de 13 milyon kişi BES’le tanışacak

Kahve molasında bu hafta çeyrek asrı geride bırakan Vakıf Emeklilik’in Genel Müdürü Özgür Obalı ile otomatik katılım ve BES’i konuştuk. Faizsiz fonlarda Türkiye’nin lideri olduklarını söyleyen Obalı, Vakıf Emeklilik olarak üzerinde çalıştıkları yeni bir ürünü 2017 yılına yetiştireceklerini belirtti. Bireysel emeklilik sisteminin piyasaların volatil olduğu dönemlerde önemli bir dengeleyici unsur olduğunu söyleyen Obalı, 2023 yılında BES’in büyüklüğünün 100 milyar TL’ye ulaşacağını ve bu paranın önemli bir bölümünün ağırlıklı olarak sermaye piyasası araçlarına doğru kayacağını öngördüklerini söyledi.

1 Ocak 2017 itibariyle otomatik katılım başlıyor. Nedir bu otomatik katılım? Avantajları nedir çalışan için, işveren için?

Aslında iki yönden de bakmak lazım. Bir nihai tüketici açısından, bir de makroekonomik ve ülkenin birtakım dinamikleri açısından. 1 Ocak 2017’de devreye girecek bu sistemin 2013’teki bizi aslında kuantum sıçraması diyebileceğimiz büyüten yapıya bir ikinci ivme kazandıracağını düşünüyoruz. Aşağı yukarı 6.5 milyon insanın tanıştığı bu sistemin şu an potansiyel 13 milyon insanla daha tanıştırılması olasılığından bahsediyoruz. Gücün de yüksek olacağına öngörüyoruz. Yapılan araştırmalar da bunu gösteriyor. Biz burada ciddi anlamda bir kalıcı tortu olacağını düşünüyoruz. Yani 100 kişinin aşağı yukarı 70’inin bu sistemde devam edeceği öngörüsü var.

İstenildiği takdirde sistemden çıkılabilir mi?

Zorunlu kelimesini biraz açmak lazım. Sistem zorunlu değil aslında. Otomatik bir katılım süreci öngörülmekte fakat çıkış serbestisi var. Dolayısıyla burada bir zorunluluktan bahsetmek çok doğru değil. Bence sistemin zaten genel olarak tabandaki ve halktaki algısının doğru konumlanması açısından altı çizilmesi gereken bir konu. İki ay içinde cayma hakkı veriyor kişiye. Ve iki ay sonrasında da dilediği zaman kişi bu sistemden çıkma özgürlüğüne sahip olacak.

İlk 2 ay cayma hakkımız var, sonra cayamıyoruz diye biliyorduk ama öyle değil mi?

Hiç öyle bir mecburiyet yok. İstediğiniz zaman çıkabiliyorsunuz ama aynı eski sistemdeki gibi devletin size vermiş olduğu birtakım teşviklerden feragat etmeniz sonucunda oluyor. Dolayısıyla biz bu nedenle katılımcılarımıza hiç çıkmamalarını öneriyoruz. Belirli bir süre dondurmalarını öneriyoruz. Süresiz dondurma hakkına sahipsiniz. Kurgulanan sistemde mevcut dondurma hakkınız devam edecek. Seneye devriyesinde sistem tekrar sizden kesintiye başlayacak. Siz isterseniz tekrar dondurabileceksiniz. Dolayısıyla bu hakkın sınırsız olması ödeme anlamınca ciddi anlamda esneklik kazandırıyor. Hem de sıkışıklık durumunda size önemli bir nefes alma periyodu vermiş olacak. Bu sistemin hem ülke ekonomisi hem de kişiler açısından neler getirdiğini biraz açıklamak gerek.  Belki vatandaşımızın zihninde biraz daha netleştirmekte fayda var. Biz bunu hem sektör olarak hem şirket olarak kendimize misyon olarak da görüyoruz. Bireyler açısından baktığımız zaman emeklilik döneminde kendi refah düzeyini koruma niteliği taşıyor. Sistemde minimum 10 yıl kalmalı ve 56 yaş üstü olmalısınız. Ayrı bir devlet katkısı burada çalışıyor olacak. Yaş sınırı hem kadın hem de erkek için geçerli.

İşten ayrılan kişi isterse şirketin başlattığı BES’i devam ettirebilir mi?

İşten ayrılmasına rağmen devam ettirebilir. Kişinin sonuçta kendi inisiyatifinde bu konu, ama işten ayrıldığı durumda eğer ödeyememe söz konusuysa dondurabilir ya da sistemden ayrılabilir. Orada da bir esnek yapı kurgulanmış durumda. Başka bir şirkete geçmesi durumunda ise o şirketteki devam eden emeklilik planı neyse ona geçiş de yapabilir. Kurum da değişebilir tabii. Siz X kurumunda Vakıf Emeklilik’le çalışıyorsunuz. Kurum değiştirdiniz. Gittiğiniz kurum başka bir şirketle çalışıyor. Aynı şartlarla devam edebilirsiniz.

Kaybı oluyor mu?

Kaybı olmuyor. Zaten ürün standart bir ürün. Baktığınızda hem kesinti oranlarıyla olsun hem kurgusuyla olsun hem fon tercihleriyle olsun aşağı yukarı aslında her şirketin verebileceği şey aynı. Burada değişikliği sadece oluşturacak şey şirketlerin hizmet kalitesi, müşterisine ne kadar hızlı dönüş yapabildiği, satış sonrası hizmet.

Normalde BES’e katılan bir kişi yılda 6 kez fonun içeriğini değiştirebiliyor. Bu otomatik katılım için de geçerli mi?

Tabii ki yapabilecek çünkü tamamen kişinin kendi inisiyatifine kalmış durumda. Şu an planlanan çok netleşmedi ama aşağı yukarı genel hatları belli oldu. Üzerinde en hararetle çalışılan kısım olarak kaldı. Bir tane standart fonla giriş yapıyorsunuz sisteme sonra sizin risk profiliniz ölçülüyor şirket tarafından ve 4 tane farklı risk profilindeki fondan birine sizi aktarıyorlar. Dolayısıyla şirketlerin verdiği bu hizmet çerçevesinde baktığınızda ben gelecekte de sürecin ağırlıklı olarak daha esnek yapılarda kurgulanan dengeli fonlar üzerinde yürüyeceğini düşünüyorum.

Faizsiz fonlarda Türkiye’nin lideriyiz. Tüketiciye bir standart fon, 4 de değişik risk gruplarına göre fon sunuyoruz.

2023’TE FON BÜYÜKLÜĞÜ 100 MİLYAR † OLACAK

Otomatik katılımla birlikte kişi ve fon artışı konusunda nasıl bir beklenti var sektörde?

Projeksiyon yapıldı. Türkiye’de bizim aldığımız istatistiklere göre 18 milyon ücretli çalışan kesimi var. Bunun 45 yaş altı ve 100 kişi altında çalıştıran şirketler ilk etapta muaf olacaklar 45 yaşından küçük herkes ve 100 kişi üzerinde çalışan sayısına sahip şirket çalışanlarının tamamı bu sisteme girecek. Dolayısıyla buradaki kırılıma baktığınız zaman 18 milyon, 13 milyona tekâmül ediyor. Dolayısıyla 1.1.2017’de biz mevcut 6.5 milyonun 2 katı kadar katılımcının bu sistemle tanışmasını bekliyoruz.

Fon büyüklüğü olarak ne bekleniyor?

2023’e kadar 100 milyar TL’lik bir büyüklük bekliyoruz. Devlet katkısı olarak da çok bonkör davranıyor devletimiz. Önümüzdeki yıl aşağı yukarı 7 milyar civarında bir devlet katkısının intikal ettirilmesi söz konusu. Bunun mevcut katılımcıların 3 milyar devlet katkısıyla da hesapladığımıza toplam 10 milyar devlet katkısını, devlet önümüzdeki yıl katılımcıların hesaplarına intikal ettirmiş olacak. Bunun da ivmesiyle biz 10 seneye kalmadan yani 2023’te 100 milyarlık bir fon büyüklüğüne bu sistemin ulaşmasını bekliyoruz.

Ekonomiye nasıl bir katkı bekleniyor?

Bireysel emeklilik fonları özellikle piyasanın volatil olduğu dönemlerde önemli bir dengeleyici unsur. Bu fonlar birkaç kere bu konudaki rüştünü de ispat etti. Özellikle makroekonomiye önemli bir katkısı var. Türkiye’de tasarruf oranları şu anda yüzde 14-15’ler civarında. Bu oran otomatik katılım sayesinde 2023 senesinde yüzde 20 seviyesine varabilir.

EMEKLİLİK FONLARI SERMAYE PİYASALARINI DERİNLEŞTİRİR

Sermaye piyasalarına etkisi nasıl olur?

Sermaye piyasalarına çok önemli bir derinleşme kazandıracağını ümit ediyoruz. 100 milyar TL çok büyük bir rakam. Dolayısıyla uzun vadeli baktığımız zaman bu paranın önemli bir bölümünün uzun vadeli ve ağırlıklı olarak sermaye piyasası araçlarına doğru kayacağını öngörüyoruz.

Tasarruf sahiplerinin fonlar konusunda eğilimi nasıl?

Bireysel emekliliğe giren 100 kişinin 90’ı hiçbir şekilde fonlarını değiştirmiyor, girdikleri şekilde bırakıyorlar. Yüzde 10’u sadece bu fon dağılımını 6 kere değiştirme hakkını kullanıyor. Finansal okuryazarlığı olan gruplarda dahi bu oran ancak yüzde 15’lere çıkabiliyor. Dolayısıyla yeni dönemde esnek fonlar bu sorunu ortadan kaldıracak. Vakıf Emeklilik olarak çalıştığımız yeni ürün de var. Bunu da 2017’ye yetiştireceğiz. Amerika’da çok kullanılan bir fon çeşidi. Esnek fonun merdiven yapısı var. Sizi risk profiline tabi tuttuktan sonra diyor ki sen riski çok seven bir kişisin emekliliğine de 34 yıl var (22 yaşında girdiğinizi düşünün bu sisteme 56 yaşına 34 yılınız var). Diyorum ki riski de çok seviyorsun seni borsa fonuna sokalım.

Risk sevdiğini nereden çıkarıyorsunuz?

6-7 tane soru seti var. Bunu zaten kanun koyucu belirleyecek. Dolayısıyla size diyecek ki evet riski seviyorsun, sevmiyorsun, az seviyorsun, çok seviyorsun. Bir örnekle açıklayayım. Diyelim siz risk almayı seven bir profil çıktınız. Ben de sizi tamamen hisse senedi fonuna sokacağım. Dönem içinde bu dağılımı peyderpey daha aşağıya doğru kaydırıyorum. Son 5 yıl sizi zinhar riske sokmuyorum. Bu perspektifte insanlar ilk etapta borsaya girme konusunda çekingen davransalar bile riski sevdiklerini eğer tespit edersek diyeceğiz ki biz seni büyük ölçüde hisse senedine sokacağız emekliliğe kalan zaman azaldıkça buradan daha standart fonlara doğru kaydıracağız. En sonunda da likit ağırlıklı bir fon yapısına doğru götüreceğiz.

Hangi yatırım araçları var burada?

Altın, yabancı para, sabit kıymetler, TL sabit kıymetler, Hazine bonosu, yabancı hazine bonosu ve özel sektör tahvilleri gibi onlarca seçenek var. Vakıf Emeklilik, faizsiz fonlarda lider. Yani bir tane standart fon, 4 tane de farklı risk profillerine göre oluşturulmuş değişik fonlar tüketicinin kullanımına sunuluyor olacak.

Bahçeyle uğraşmayı ve dalmayı seviyorum

İş dışında ne yapar Özgür Obalı?

Özgür Obalı, iş dışında daha çok çocuklarıyla vakit geçirmeye çalışır ama hobilerim de var. Bahçeyle uğraşmayı seviyorum. Bir de skuba benim vazgeçilmezim. Aşağı yukarı 10 küsur senedir var olan bir brövem var. Gittiğim her yerde suyun üstünü gördüğüm kadar suyun altını da keşfetmeye çalışıyorum. 10 yıl içinde dalış yaptığınız sırada beni en çok etkileyen yer Kaş oldu. Kaş’ın hem deniz altı florası çok güzel, su görüş seviyesi harika hem de ciddi anlamda batık anlamında da çok zengin Kaş. Bir de gece dalışı beni çok etkilemişti. Zifiri karanlık insan hakikaten ürküyor. İki kere gece dalışı yapma imkanı buldum. Balıklar tamamen uykuda gece dalışının en güzel tarafı o. Ama görüş sıfır. Sadece elinizdeki fenerin ışık hüzmesinin aydınlattığı kadar görüyorsunuz. Balıkların yanına gittiğiniz zaman hepsi uykuda ama yüzer pozisyondalar yanına kadar gidip hayvana dokunabilme lüksüne sahipsiniz. Normalde sizden kaçıyorlar ama gece dalışında hayvanları yakından inceleme fırsatı bulabiliyorsunuz.

SOSYAL SORUMLULUK GİBİ

Sosyal sorumluluk projeleriniz neler?

Biz bireysel emeklilik sektörünün aslında bir sosyal sorumluluk misyonunun da olduğunu düşünüyoruz. Zaten işin ruhunda var bu. Tasarrufun artırılması, insanların refah düzeylerinin gelecek için yükseltilmesi en önemli sosyal sorumluluk aslında. Bu çerçevede de hareket ederek biz 4 tane sosyal sorumluluk projesi kurguladık. Bunun bir tanesi ilkokul çağındaki yavrularımıza tasarruf bilincini aşılamak için kurguladığımız bir kumbara tasarımı resim yarışması. İkincisi de bu sektöre yeni profesyoneller kazandırmak için tasarladığımız MEB ile ortak çalıştığımız meslek okullarında sigorta laboratuvarı açmak. Son 1 senedir yapıyoruz.