19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Aşılama tedavisi mi tüp bebek mi?

Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Nilgün Turhan, 'Aşılama yöntemi ile tüp bebek yönteminin farkı, aşılamada tüp bebekte yapıldığı gibi rahim içine döllenmiş yumurta (embriyo) yerine doğrudan spermler verilir' dedi.

30 Eylül 2016 Cuma 07:00 - Güncelleme:
Aşılama tedavisi mi tüp bebek mi?

Çocuk isteği ile başvuran çiftlerin kendilerine nasıl bir tedavi uygulanacağı ve bu tedavilerin sonuçlarının nasıl olacağı konusunda endişeleri vardır. Aşılama tedavisi mi, tüp bebek mi gerektiği, bu yöntemlerin nasıl uygulandıkları, gebelik şanslarının ne olduğu merak konusudur.

Aşılama tedavisi kısırlığı olan çiftlerde sık kullanılan bir yöntem olduğunu açıklayan Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Nilgün Turhan, "Yumurtlama zamanında laboratuvarda sperm yıkama yöntemi ile hazırlanan hareketliliği yüksek olan spermlerin yumurtaların mümkün olduğunca yakınına ince bir kateter aracılığı ile rahim içine verilmesi yöntemidir" dedi. Aşılamada amacın vajinal asidite ve rahim ağzında mukus problemlerinin by-pass edilerek yıkanarak seçilmiş spermleri doğru zamanda yumurta yakınına vererek yumurtanın döllenmesini kolaylaştırmak olduğunu ifade eden Prof. Dr. Turhan, "Kadının kendi yumurtlamasının olduğu aylarda doğal yumurtlama zamanında veya ilaçlarla bir veya iki yumurta geliştirilerek bunları iğne ile çatlatarak yumurtaların çatladığı saatlerde uygulanır. Hastaneye yatış gerektirmeyen ağrısız bir yöntemdir. Tüp bebek yöntemine göre daha basit, ucuz, fizyolojik ve daha az zahmetlidir, gebelik elde edilene kadar tekrarlanabilir" diye konuştu.

AŞILAMA İÇİN GEREKLİ OLAN KRİTERLER

Prof. Dr. Turhan, "Aşılama yönteminin uygulanabilmesi için son 3 veya 6 ay içerisinde yapılmış sperm analizi testinde sayı, hareketlilik ve normal yapıda sperm oranının normal veya normale göre hafif azalmış olması, son 1 yıl içinde çekilen rahim filminin normal olması ve en önemli konulardan biri de kadın yaşının 40 yaş altında olmasıdır. 37 yaş üzerinde olan kadınlarda ise yumurtalık reservinin azalmamış olması gerekir" ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Turhan sözlerine şöyle devam etti: "Açıklanamayan kısırlık,  cinsel iktidarsızlık, ağır hipospadias, meninin geri akımı, vaginismus gibi cinsel ilişkide tıbbi hastalıklara veya psikolojik nedenlere bağlı sorunlar yaşayan çiftlerde, sperm sayısı, hareketliliği veya yapısal olarak normal olan sperm oranı az olan erkeklerde, kanser tedavileri nedeni ile sperm dondurulmuşsa veya kadında endometriosis hastalığı, tek tüpün kapalı oluşu, yumurtlama bozuklukları varsa aşılama yöntemi uygulanır."

İlaç tedavileri ile yumurtalıklar uyarılınca birden fazla yumurta gelişmesi durumununu da anlatan Prof. Dr. Turhan, "Çoğul gebelik riski ve ovarian hiperstimulasyon sendromu denilen yumurtalıkların aşırı büyümesi gibi sorunlar nadiren yaşanabilir. Sadece erkeğe ait nedenle aşılama uygulamalarında yumurtalıkların ilaçlarla uyarılması gerekli değildir, yumurtalıkları ilaçla uyarılmamışlara göre başarıyı artırmamaktadır" şeklinde konuştu.

AŞILAMA TEDAVİSİNDE BAŞARI ORANLARI

Doğru tanı ve doğru hasta seçimi önemini vurgulayan Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Nilgün Turhan, "Yaş, kısırlık süresi, erkek faktörü ve diğer ek faktörleri de değerlendirdikten sonra uygun algoritmada tedaviye başlanması gerekmektedir. Uygun teknik ve zamanlama (bilgi ve deneyim gerektirir) başarıda en önemli faktörlerden biridir. Aşılama yöntemi ile bir uygulamada gebelik şansı sağlıklı bir çiftin bir ayda gebe kalabilme şansı olan yüzde 20 civarlarına ulaşır. Gebelik elde edilene kadar 3 veya 4 kez aşılama yöntemi denenebilir ancak gebeliklerin çoğu ilk yapılan denemelerde olmaktadır. Gebeliklerin yüzde 88.8’i ilk üç,  yüzde 95.5’u ilk dört tedavi uygulamasında olmaktadır. Daha fazla ısrar etmek gebelik oranlarını artırmayacağı için tüp bebek tedavisine geçilir" diye konuştu.

Prof. Dr. Turhan, "Aşılama yöntemi ile tüp bebek yönteminin farkı, aşılamada tüp bebekte yapıldığı gibi rahim içine döllenmiş yumurta (embriyo) yerine doğrudan spermler verilir. Bu şekilde, döllenmenin kadın vücudu içinde doğal yollardan gerçekleşmesi beklenir" dedi.

HANGİ DURUMLARDA TÜP BEBEK UYGULANIR?

Tüp bebek yöntemi kadın vücudunda üretilen yumurta hücrelerinin vücut dışına alınarak erkeğin spermi ile laboratuvar ortamında döllenmesi ve elde edilen döllenmiş yumurta olan embriyonun kadın rahmi içine geri verilmesi (embryo transferi) ilkesine dayandığını açıklayan Prof. Dr. Turhan, "Rahim kanalları tıkalı olan kadınlarda, endometriyozis hastalığı nedeniyle karın içinde yaygın yapışıklıkları olan ve tedavi ile gebelik elde edilemeyen kadınlarda, sperm sayı ve kalitesinin ileri derecede bozuk olduğu durumlarda, immünolojik kısırlıkta, bazı hormonal bozukluklarda, diğer tedavi yöntemleri ile gebelik elde edilememesi durumlarında, sebebi açıklanamayan kısırlıkta, kalıtsal bazı hastalıkların embriyo aşamasında teşhis edilerek sağlıklı bir bebek elde etmek amacıyla (preimplantasyon genetik tanı yöntemleri ile beraber) durumlarda tüp bebek tedavileri uygulanır" dedi.

TÜP BEBEKTE BAŞARI ORANLARI

Tüp bebek tedavisinin aşamalarını anlatan Prof. Dr. Turhan, "Yumurtaların geliştirilmesi için iğne tedavisi dönemi, yumurta toplama, laboratuvarda yumurta döllenmesi ve embriyo gelişmesi dönemi ve embriyo transferidir. Tüp bebek tedavileri ile gebelik şansı yüzde 40-60'lara kadar çıkabilmektedir. Ancak tüp bebek tedavisinde hamilelik şansı yaşa göre değişmektedir. 30 yaşın altındaki hastalarda yüzde 60’lara kadar gebelik elde edilebilirken, 35 yaş civarında yüzde 40’lara, 40’lı yaşlarda ise yüzde 15’lere düşmektedir. Bu oranlar bir tedavi uygulaması için geçerli iken arka arkaya yapıldığında 4 uygulama sonrası yüzde 90’ların üzerine çıkabilmektedir" ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Turhan, sonuç olarak çocuk tedavisi için başvuran çiftlerde çok iyi değerlendirilme ve gerekli tetkikler sonrasında aşılama yöntemi mi, tüp bebek mi gerektiği konusunda karar verilmesi uygun olacağını belirtti.