19 Nisan 2024 Cuma / 11 Sevval 1445

Jan Olde Riekerink: Takımın en büyük güç kaynağı Sneijder ve Selçuk İnan'ın oyuncu grubuna yaptığı liderlikti

Galatasaray'ın kazandığı son iki kupada imzası bulunan Hollandalı çalıştırıcı Jan Olde Riekerink, Şampiy10'dan Volkan Tümkor'a özel açıklamalarda bulundu.

15 Şubat 2018 Perşembe 07:00 - Güncelleme:
Jan Olde Riekerink: Takımın en büyük güç kaynağı Sneijder ve Selçuk İnan'ın oyuncu grubuna yaptığı liderlikti

Galatasaray'da Dursun Özbek döneminde görev yapan ve Sarı-kırmızılılar'ın kazandığı son iki kupada imzası bulunan Jan Olde Riekerink, çok önemli açıklamalarda bulundu. Altyapı sorumlusu olarak geldiği Galatasaray'a, teknik direktör olarak Türkiye Kupası ve Süper Kupa zaferleri yaşatan Hollandalı çalıştırıcı, Dursun Özbek'le diyaloğundan Wesley Sneijder'ın takım içindeki yerine kadar merak edilen pekçok konuda önemli açıklamalarda bulundu. İşte Riekerink'in o sözleri; 

A TAKIM'DAKİ GÖREVİNİZ BİTTİKTEN SONRA ALTYAPIDAKİ GÖREVİNİZİN SÜRECEĞİNİ DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ?

Fatih İşbecer'le yaptığımız görüşme sonucunda Galatasaray'da Altyapı Sorumlusu olarak göreve başlamıştım. Diğer antrenörlerle iyi bir çalışma ortamımız vardı ve çok sevmiştim. Göreve başlarken birçok şeyin iyileştirilmesi gerekiyordu ve bu doğrultuda ilerlemeye başladık. Ancak daha sonra A Takım'ın başına teknik direktör olarak getirildim ve durum değişti. Aslında hala altyapı ile ilgileniyordum ama bütün konsantrasyonumu A Takım'a vermem gerekiyordu.

Teknik direktör olarak görevim sona erdiğinde artık altyapıya geri dönme seçeneğim yoktu. Asıl amacım yine teknik direktör olarak devam etmekti. Altyapılarda görev yapmanın hala çok güzel olduğunu düşünüyorum. Galatasaray'ın en alt yaş kategorisinde bile çok sayıda yetenekli futbolcu olduğunu biliyorum.

KADRO NEREDEYSE TAMAMEN DEĞİŞTİ. ELİNİZDEKİ OYUNCULARLA EN İYİSİNİ YAPTIĞINIZI DÜŞÜNÜYOR MUSUNUZ?

Göreve geldiğimde işler Galatasaray için iyi gitmiyordu. O sezon takımı çalıştıran 4. teknik direktördüm ve elbette Finansal Fair-Play cezası vardı. Avrupa kupalarına katılabilmek sezonun sonu için büyük bir motivasyondu. Kötü başladık ama sezonun sonu gelirken Avrupa hedefimizi sürdürmeyi başardık. Ne yazık ki ligde yeterli sıralamayı elde edemedik. Avrupa'ya gitmek için Türkiye Kupası'nı kazanmak zorundaydık.

Finalde takım halinde muhteşem bir performans ortaya koyduk ve Fenerbahçe'yi 1-0 yenerek kupayı kazandık. Beşiktaş'ın 28, Fenerbahçe'nin 23 puan gerisinde kalınan bir sezonda Türkiye Kupası'nı kazanarak, bizi her zaman destekleyen taraftarımıza umut ve gurur yaşattık.

"BENİM İÇİN BÜYÜK GURURDU"

Galatasaray Teknik Direktörü olarak yeni sezona başlamak benim için büyük bir gururdu. Fenerbahçe ve Beşiktaş ile aramızdaki farkı kapatmanın zor olacağını biliyordum ama benim motivasyonum da bu oldu.

TRANSFER KARARLARINI KİM VERİYORDU?

Yeni sezon için yönetim ve teknik heyet birlikte çalışmalıydı. Çünkü transfer için harcayacak paramız çok kısıtlıydı. O dönem her şeyi bir ekip olarak yaptığımızı söyleyebilirim. Transferde yardımcılarım çok önemliydi ve yönetimle iyi bir diyaloğumuz vardı. Çok para harcamadık ama bütün kararları açık bir iletişim kurarak birlikte aldık.

DURSUN ÖZBEK NASIL BİR BAŞKANDI?

Dursun Özbek'i sadece başkan-teknik adam ilişkisi üzerinden analiz edebilirim. Öncelikle bana Galatasaray'da teknik direktörlük yapma şansını veren odur. İyi bir ilişkimiz oldu. Zaman zaman takımın gidişatıyla ilgili değerlendirmeler yapardık. İlk sorusu her zaman, "Takımın gelişimi ve daha iyi sonuçlar için sana nasıl yardımcı olabiliriz?" olurdu. Takımla her zaman yakından ilgilenirdi ancak teknik konulara hiçbir zaman müdahale etmedi. Bir başkan olarak desteğini hep hissettim. Takımın gelişiminde aktif rol alan ilgili bir başkandı.

"TARAFTARI ASLA UNUTMAYACAĞIM"

Büyük bir takımı çalıştırırken, taraftarın yüksek beklentilerine karşılık vermeniz gerektiğini bilirsiniz. Galatasaray taraftarından aldığım desteği hayatımın sonuna kadar unutmayacağım.

HAKSIZLIĞA UĞRADIĞINIZI DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ?

Fenerbahçe ve Beşiktaş'la aramızdaki farkı kapatmak için çok ilerleme kaydetmiş olsak bile bazı insanlar bunun yeterli olmadığını düşündü.

"BEN GÖNDERİLDİĞİMDE YARIŞIN İÇİNDEYDİK"

Ben ayrılırken lider Beşiktaş'la aramızda sadece 5 puan fark vardı ve şampiyonluk yarışındaki rakiplerimizle deplasman maçlarımızı bitirmiştik. Rakiplerimizle maçlarımızı içeride oynayacaktık ve hala yarışın içindeydik.

"İKİ SEZON ARASINDAKİ FARK SADECE 2 PUAN"

Geçen sezon benim görevden ayrıldığım 20. hafta ile bu sezonun 20. haftası arasında sadece 2 puan fark var. Üstelik bir bu kadar çok transfer de yapmamıştık.

ALACAKLARINIZLA İLGİLİ SIKINTI YAŞADINIZ MI?

Parayı hiçbir zaman problem etmedim.

SNEIJDER'IN TÜRK FUTBOLCULARLA İLETİŞİMİ NASILDI?

Bana göre takımın en büyük güç kaynaklarından biri Wesley Sneijder ve Selçuk İnan'ın oyuncu grubuna yaptığı liderlikti. İkisi de Galatasaray için gösterdikleri performans hem de arkalarında bıraktıkları mazi nedeniyle kaptanlığa kadar yükselmişti. Bence bu doğal gelişen bir süreçti ve bir sorun olduğuna inanmıyorum.

"BENDEN SONRASI SNEIJDER İÇİN KOLAY OLMADI"

Ben ayrıldıktan sonrasının Wesley için kolay geçmediğini biliyorum. Ama o bir profesyonel olarak hareket etti ve sezonu olabilecek en iyi şekilde tamamladı. Wesley çok özel bir futbolcudur. 

"HER ZAMAN KAHRAMAN OLARAK KALACAK"

Galatasaray'dan ayrılmasıyla ilgili yaşananlar hakkında hüküm veremem. Sadece onun, Sarı-kırmızılı formayla yaşattıklarından dolayı taraftarlar için her zaman bir kahraman olarak hatırlanacağını biliyorum.

"TÜRKİYE'Yİ ARTIK DAHA İYİ TANIYORUM"

Türkiye'yi çok seviyorum ve bir fırsatım olursa seve seve geri dönerim. Bazı kulüplerle görüşmelerim oldu ancak sonuçlanmadı. Ülkemde ve yurt dışında çalışmak için de bazı teklifler aldım. Ancak doğru fırsatı beklediğimi söyleyebilirim.

"TÜRK TARAFTARLAR ÇOK TUTKULU"

Türkiye'de takım çalıştırmak büyük bir iş. Taraftarlar çok tutkulu ve her zaman büyük beklentiler içindeler. Takımlar oldukça güçlü ve çok iyi stadyumlara sahipler.

"YENİDEN TÜRKİYE'DE ÇALIŞMAK İSTERİM"

Galatasaray'ı çalıştırdığım dönemde Fenerbahçe'yi yenerek Türkiye Kupası'nı ve Beşiktaş'ı yenerek Süper Kupa'yı kazandık. Türkiye'deki futbol ortamını artık çok daha iyi tanıyorum. Türkiye üst düzey bir lig ve yeniden orada çalışma fırsatım olmasını çok isterim.

(Volkan Tümkor-Sampiy10)