23 Nisan 2024 Salı / 15 Sevval 1445

Ünal Aysal, o dönem yaşanan Fatih Terim krizini ilk kez anlattı

Galatasaray eski başkanı Ünal Aysal, sarı-kırmızılı kulüpte alınan seçim kararını, “Bu seçimin bu tarihte yapılmasının hiç bir anlamı yok. Böyle bir ani kararın nedenini kimse anlayamadı. Galatasaray'ın tüzüğüne de uymuyor. Mantıklı bir karar değil” şeklinde değerlendirdi.

9 Ocak 2018 Salı 07:00 - Güncelleme:
Ünal Aysal, o dönem yaşanan Fatih Terim krizini ilk kez anlattı

TRT Spor'da programa katılan Galatasaray eski başkanı Ünal Aysal, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Galatasaray’da alınan seçim kararına “Mantıklı değil” diyen Aysal, “Seçim kararının alınış şekli, zamanlaması doğru değil. Zaman açısından diğer başkan adaylarının hazırlanması imkansız hale geldi. Usulüne uygun olarak yapılabilirdi. Veya mayıs ayında da yapılabilirdi. Bu seçimin bu tarihte yapılmasının hiç bir anlamı yok. Teknik direktör değişimi oldu. Yönetim de bundan çok mutlu. Geçinip gidiyorlar. Böyle bir ani kararın nedenini kimse anlayamadı. 3,5 sene görevde kalacak. Galatasaray'ın tüzüğüne de uymuyor. Mantıklı bir karar değil” şeklinde konuştu.

“Galatasaray'ı batırmış birisi varsa ben değil, benden öncekilerdir”

Galatasaray'ın mali durumuna değinen Aysal, “328 milyon dolar borçla takımı 2011'de aldım. Devrederken 358 milyon dolarla bıraktım. 30 milyon dolara tamamen değiştirdim takımı. Çok sayıda iyi futbolcu getirdik. Başarı böyle gelir çünkü. Galatasaray'ı batırmış birisi varsa ben değil, benden öncekiler batırmıştır. Batma diye bir şey yok tabi, deyim olarak söylüyorum. Benle beraber Galatasaray'ın marka değeri yükselmiştir. Demek ki yüksek potansiyelli bir kulüp bırakmışım” dedi.

“Fatih hoca ile bir daha görüşmedik”

Eski başkan Ünal Aysal, Fatih Terim ile olan ayrılığı da şöyle anlattı:

"İlk kez açıklıyorum. Tartışma nasıl çıktı peki? Bigbang gibi bir anda oldu. 2013 senesinde ben Florya'ya uğradım. Uçağı beklettim, Florya'ya uğrayacağım dedim hoca ile görüşmek için. Hocanın milli takıma gideceği yönünde duyumlar alıyordum. Başkan olarak ilgilenmezseniz görevinizi yapmıyorsunuz demektir. Hocam böyle şeyler var dedim. Milli görev, çok ısrar ediyorlar, bana ihtiyaçları var dedi. 4 maç için yardımcı olacağım, ben Galatasaraylıyım, Galatasaray'da kalacağım dedi. Hocanın yanında Demirören'i aradım. Hocamıza 4 maç için izin vereceğiz ama hoca bizde kalıyor dedim. Demirören bir şaşırdı, biz böyle anlaşmamıştık dedi. Hocamız 4 maç sizde para almadan çalışacak, size yardımcı olacak dedim. Yok o zaman, ben başkasına bakayım dedi ve telefonu kapattı. Ayrıldım oradan Bodrum'a gittim. Televizyonu bir açtım, bakmadığım bir kanalda imza töreni vardı. Herkes kravatları takmış, güle oynaya imzalar atılıyor. Fatih hoca da orada. Dökümanlar nerede diye espriler yapıyor. Kulüp başkanı olsanız, o akşam uykunuz kaçmaz mı? İşte Fatih hoca ile aramızda yaşanan sorun bu. Bir daha da görüşmedik hocayla.”