20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

"FETÖ sanıklarının tutumu beyin yıkanmışlığının göstergesi"

"FETÖ sanıklarının tutumu beyin yıkanmışlığının göstergesi" - Psikiyatrist Prof.

16.08.2017 - 11:39
Dr. Verimli: - "(FETÖ sanıkları) Hiçbiri pişmanlık tarzında bir duygulanım göstermiyor. Son derece soğuk kanlı duruyorlar. Bunun nedeni nedir? Normal insanlar gibi duygulansalar onu mutlaka görürdük. Bunu, normal insan duygulanımı dışında örgütlerin kendilerine vermiş oldukları görevleri ifa etmenin, beyin yıkanmışlığının bir göstergesi olarak değerlendiriyorum" - Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarhan: - "Cezaevlerinde yaşayanların, sanıkların suçtan kurtulmak için sahte hafıza bozukluğu rolü oynamaları vardır. Ganser sendromu denilen durumdur. Hastalık değildir. Bu kişilere herkesin bildiği sorular sorulsa bile 'Bilmiyorum' diye cevap verirler. Örgütlü bir tepki olabilir, genellikle kullandıkları Makyavelist yöntem nedeniyle hiç yüzleri kızarmadan 'en yüksek bir ideal için' diye düşünerek rahatlıkla yalan söylerler"

İSTANBUL (AA) - Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin davalarda sanıkların duruşmalarda sergiledikleri tavırlarla ilgili, "Hiçbiri pişmanlık tarzında bir duygulanım göstermiyor. Son derece soğuk kanlı duruyorlar. Bunun nedeni nedir? Normal insanlar gibi duygulansalar onu mutlaka görürdük. Bunu, normal insan duygulanımı dışında örgütlerin kendilerine vermiş oldukları görevleri ifa etmenin, beyin yıkanmışlığının bir göstergesi olarak değerlendiriyorum." dedi.

Verimli, AA muhabirine yaptığı açıklamada, davaları medyadan izlediğini söyledi.

Türkiye'nin geleceğini ilgilendirdiğini belirttiği bu konuyla ilgili olduğunu dile getiren Verimli, "Herkes kendine yöneltilen suçlamaları reddediyor kısaca. Bu hadiseleri psikiyatrist olarak nasıl değerlendirdiğime gelince, başka bir yolları yok diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

Sanıkların pişmanlık duymadıklarına işaret eden Verimli, "Hiçbiri pişmanlık tarzında bir duygulanım göstermiyor. Son derece soğuk kanlı duruyorlar. Bunun nedeni nedir? Normal insanlar gibi duygulansalar onu mutlaka görürdük. Bunu, normal insan duygulanımı dışında örgütlerin kendilerine vermiş oldukları görevleri ifa etmenin, beyin yıkanmışlığının bir göstergesi olarak değerlendiriyorum." diye konuştu.

Prof. Dr. Verimli, tüm sanıkların benzer savunma yaptığını belirterek, şöyle devam etti:

"Suça karışmışsa bir insan, genellikle suçluluk duygusunu hiç olmazsa mimiklerinden görebilirsiniz. Bu kişilerde hiç gözükmüyor böyle bir şey. Tam bir kontrol altında yönetiyorlar dedikleri şeyleri. Bütün suçlamaları reddediyorlar, 'ben değildim, o değildi' gibi... İnsan aklıyla alay edercesine konuşuyorlar."

Normal insanların böylesi bir kalkışmaya yeltenmesinin düşünülemeyeceğini kaydeden Verimli, "Kendi insanına ateş açması düşünülemez. Kendi insanını şehit etmesi düşünülemez. Dolayısıyla çok özel biçimde adanmışlık tarzında ortaya çıkan bir proje olarak düşünüyorum." dedi.

"Örgüt içinde bir çözülme olur mu?" sorusuna, "Sanmıyorum" yanıtını veren Verimli, "Önemli olan kanıtların ileri sürülmesidir. Kanıtlar da yeterince var diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

- "Aşikar bilgiyi inkar, ters kabul anlamına gelir, kanıt olarak yeterli görülebilir"

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan da FETÖ sanıklarının tutumunun birkaç şekilde yorumlanabileceğini belirterek, "Cezaevlerinde yaşayanların, sanıkların suçtan kurtulmak için sahte hafıza bozukluğu rolü oynamaları vardır. Ganser sendromu denilen durumdur. Hastalık değildir. Bu kişilere herkesin bildiği sorular sorulsa bile 'Bilmiyorum' diye cevap verirler. Örgütlü bir tepki olabilir, genellikle kullandıkları Makyavelist yöntem nedeniyle hiç yüzleri kızarmadan 'en yüksek bir ideal için' diye düşünerek rahatlıkla yalan söylerler." diye konuştu.

Tarhan, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in "herkül" internet sayfasında eşik altı mesajlarla yönlendirme yaptığını dile getirerek, "Zaten bilindiği gibi Herkül, Yunan tanrısıdır. Yarı insan, yarı tanrıdır. Liderlerine böyle bir kutsallık atfettikleri için o kutsallık büyüsü bozulmadan bilgiye ulaşmak zordur. Ancak mevcut aşikar bilgiyi inkar, zaten ters kabul anlamına gelir, kanıt olarak yeterli görülebilir." değerlendirmesinde bulundu.

Yargılamalarda yalanda ısrarın toplum nazarında daha çok tepkiye neden olduğunu ifade eden Tarhan, "Ancak cezaevinde olmayan ama işinden uzaklaşıp yargılanmayan kişiler mevcut, bu kişilerin durumlarındaki belirsizlik adalet duygusuna zarar veriyor." dedi.