24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

FETÖ'cüler "ByLock"u takip edilmeyeceğini düşünerek yüklemiş

FETÖ'cüler "ByLock"u takip edilmeyeceğini düşünerek yüklemiş - Erzurum'da "yasa dışı dinleme" iddialarına ilişkin 20 sanıklı davanın sanıklarından eski polis S.

29.08.2018 - 11:11
D, kendisinin ve eşinin telefonuna FETÖ'nün gizli haberleşme programı "ByLock"u yüklediğini, örgüt evinde kaldığını itiraf etti - Sanık S.D: - "İstihbarat Şube'de çalıştığım eski mesai arkadaşlarımla Line isimli programdan görüşüyorduk. Arkadaşlarımız bu programın takip edilebilir bir program olduğundan bahsedince yazılımı basit, az kişi tarafından kullanılan ByLock'u onların tavsiyesiyle devletin takip etmeyeceğini düşünerek indirdik" - "ByLock isimli programdan görüşebiliriz düşüncesiyle eşimin cihazına bu programı ben yükledim. Daha sonra hem eşim hem de kendi cihazımdan bu programı sildim"

ERZURUM (AA) - MUHAMMET MUTAF - Erzurum'da "yasa dışı dinleme" iddialarına ilişkin 20 kişinin yargılandığı davanın sanıklarından olan ve Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) gizli haberleşme programı "ByLock"u kullandığı belirlenen eski polis S.D, bu programı güvenlik birimlerince takip edilmeyeceğini düşünerek telefonlarına yüklediklerini itiraf etti.

Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve eski Erzurum İstihbarat Şube Müdürü Hurşit Uçak ile "böcek davası" hükümlüsü eski EGM İstihbarat Daire Başkanlığı Teknik Şube Müdür Yardımcısı Sedat Zavar'ın da bulunduğu 20 kişinin yargılandığı davanın tutuklu sanıklarından S.D, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak örgüt hakkında mahkemeye itiraflarda bulundu.

Eski polis S.D, mahkemeye celse arası verdiği ifadesinde, FETÖ'yle 2002-2003 yıllarında tanıştığını belirtti.

Arkadaşlarının üniversiteye hazırlandığı dönem "abiler"den ders alabileceğini ilettiğini aktaran S.D, "Beni üniversite öğrencisi olan bir kişiyle tanıştırdılar. Bu kişi bizi yaklaşık 8-9 ay boyunca üniversite sınavına hazırlık mahiyetinde ders çalıştırdı. Sınava girerek hem biyoloji öğretmenliğini hem de polis okulunu kazandım. Kısa yoldan hemen meslek sahibi olup aileme de ekonomik anlamda destek olabilmek adına polis okulunu tercih ederek eğitime başladım." dedi.

- "Örgütün evinde kaldım"

S.D, okulun ilk yılında söz konusu yapıdan kendisine karşı herhangi bir yaklaşım olmadığını anlatarak, şu bilgileri verdi:

"İkinci sınıfta bir arkadaşımın davetiyle gittiğim piknikte biriyle tanıştım. Bu kişinin verdiği sohbetlere yaklaşık 3-4 ay boyunca katıldım. Zonguldak'a atandıktan sonra arkadaşım kendisiyle kalabileceğimi söylemesi üzerine o eve yerleştim. Ev, örgüte ait evdi. Ev sahibi kişi aynı zamanda örgütün abilerindendi. Zamanla bu kişi ve ev arkadaşlarımla tartışma yaşadım ve yaklaşık 2-3 ay kadar kaldığım evden ayrılarak müstakil ev kiraladım."

Evden ayrılmasına rağmen örgütün "sohbetleri"ne katılması yönünde kendisine telkinlerde bulunulduğunu aktaran S.D, "İstihbarat Şubesi'nde çalışan arkadaşlarla tanışmıştım. Bilgisayara ve teknolojiye ilgisi olan birisiydim. Arkadaşlarım bundan dolayı ismimi önerince şube ile görüşmelerim oldu, Ankara'da bir sınava tabi tutuldum ve İstihbarat Şube'ye geçtim. Bu şubeye geçmemde örgütün alakası olmadı." dedi.

S.D, kendisi gibi polis olan eşiyle bu süreçte tanıştığını anlatarak, daha sonra tayinin eşiyle Erzurum'a çıktığını anlattı.

Bu kentte de örgütün "sohbetleri"ne katıldığını itiraf eden S.D, "İstihbaratçı olmamızdan ötürü dinlemelere takılma ihtimalimizin bulunduğunu biliyorduk. Bu sebepten dolayı aramızda WhatsApp, Line ve Telegram gibi haberleşme programları kullanıyorduk." ifadesini kullandı.

- "Eşimin cihazına ByLock'u kendim yükledim"

S.D, şöyle devam etti:

"Örgütün sohbetlerine bir taraftan devam ederken öteki taraftan da İstihbarat Şube'de çalıştığım eski mesai arkadaşlarımla Line isimli programdan görüşüyorduk. Arkadaşlarımız bu programın takip edilebilir bir program olduğundan bahsedince yazılımı basit, az kişi tarafından kullanılan ByLock'u onların tavsiyesiyle devletin takip etmeyeceğini düşünerek indirdik. Program üzerinden bazı arkadaşlarla birbirimizi ekledik ve bu program üzerinden dua paylaşımında bulunduk. Bir dönem söz konusu programa girilemedi. Arkadaşlarımdan VPN kullanarak programa girebildiklerini duyunca ben de VPN yükleyerek programa girmeye devam ettim. İstanbul'da gerçekleştirilecek bir seminere katılmak için izin alarak gitme kararı aldım. Eşimi de ablası orada ikamet ettiği için yanımda götürecektim. 'ByLock' isimli programdan görüşebiliriz düşüncesiyle eşimin cihazına bu programı ben yükledim. Daha sonra hem eşim hem de kendi cihazımdan bu programı sildim."

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminden sonra gözaltına alındığını, ardından serbest bırakıldığını aktaran S.D, ikinci defa gözaltına alındığında ByLock kullanıcısı olduğundan tutuklandığını söyledi.

S.D, ByLock, Eagle ve Kakaotalk programlarının örgüt tarafından kullanıldığını veya tasarlandığını bilmediğini öne sürerek, "Bilseydim bu yapıdan kopmaya çalışırken bunlara ait bu programları kesinlikle kullanmazdım. Eşimin hiçbir dönem bu yapıyla ilişkisi olmamıştır. Hakkındaki ByLock isnatı yukarıda anlattığım ve tarafımca cihaza yüklenmesiyle ortaya çıkmıştır. Tüm bu anlattıklarımda samimiyim. Pişmanım ve etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak tahliyemi talep ediyorum." dedi.

Mahkemece tutukluluğunun devamına karar verilen S.D'nin de aralarında bulunduğu 20 sanığın "haberleşmenin gizliliğini ihlal", "kişisel verilerin kaydedilmesi", "kamu görevlisinin resmi evrakta sahteciliği", "suç uydurma", "suç işlemek maksadıyla örgüt kurma, yönetme ve üye olma" suçlarından 25 yıldan 130 yıla kadar hapsi talep ediliyor.