24 Nisan 2024 Çarşamba / 16 Sevval 1445

Karabük'te KOK salımları eğitim toplantısı

Karabük'te KOK salımları eğitim toplantısı - Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Ceylan: "(Kalıcı Organik Kirleticiler) diye tabir ettiğimiz bu kimyasallar maalesef kalıcı bir özellik arz etmekte ve bu kalıcı özelliği dolayısıyla da gerek solunum yoluyla gerekse de deri enjeksiyonu yoluyla insan sağlığını çok büyük risk altına sokmakta, çeşitli hastalıklara sebep olmaktadır" - "Yürütülen proje kapsamında söz konusu kimyasalların salımlarının kaynağa ve teknolojiye dayalı olarak belirlenmesi ve doğrulanmasıyla, envanter, örnekleme ve analize yönelik çalışmalar gerçekleştirilecektir"KARABÜK (AA) - Karabük'ün Safranbolu ilçesinde, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hazırlanan "Kalıcı Organik Kirletici (KOK) Stoklarının Ortadan Kaldırılması ve KOK Salımlarının Azaltılması Projesi" kapsamında düzenlenen eğitim toplantısı başladı.

22.02.2017 - 12:52

Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, "Türkiye'de Endüstride Üretimde İstenmeden Ortaya Çıkan KOK Salımlarına İlişkin Eğitim" başlığıyla düzenlenen toplantının açılışında yaptığı konuşmada, uluslararası sözleşmelere atılan imzalara riayet etme adına bu projeleri yürüttüklerini söyledi.

Proje kapsamında Türkiye genelinde 5 kuruluşla iş birliği yaptıklarını ifade eden Ceylan, "Ülkemizde ve dünyada sanayi üretiminin sanayi gelişimine paralel olarak tabii ki insanın sağlığını ve çevreyi de etkileyen, tehdit eden yan etkiler ortaya çıkmaktadır. Bunlardan bir tanesini de kimyasallar oluşturmaktadır. 'Kalıcı Organik Kirleticiler' diye tabir ettiğimiz bu kimyasallar maalesef kalıcı bir özellik arz etmekte ve bu kalıcı özelliği dolayısıyla da gerek solunum yoluyla gerekse de deri enjeksiyonu yoluyla insan sağlığını çok büyük risk altına sokmakta, çeşitli hastalıklara sebep olmaktadır." diye konuştu.

- "Bu tür kimyasallar suyu, havayı ve toprağı kirletebilir"

Dünya genelinde çok geniş bir alana sahip olan kimyasalların başta tarım, sanayi, inşaat ve hatta hizmet sektörlerinin vazgeçilmez hammaddesi olduğunu vurgulayan Mehmet Ceylan, şöyle konuştu:

"Dünya kimya sanayisi bile ürettiği kimyasalın yüzde 26'sını kendisi için kullanmaktadır. 1970'li yılların başından bugüne dünyadaki tehlikeli kimyasal üretimi dikkat çekici bir biçimde maalesef artmış bulunmaktadır. Dünyadaki teknolojik ilerlemelere paralel olarak kimyasalların sanayide giderek daha yaygın biçimde kullanılması hiç şüphesiz ki insan hayatını belirli ölçüde kolaylaştırmaktadır. Ancak yeterli ölçüde kontrol altında tutulmadıkça, bu kimyasalların insan sağlığı ve çevre için risk oluşturduğu da kaçınılmaz bir gerçektir."

Bakan Yardımcısı Ceylan, kimyasalların üretiminden bertarafına kadar geçen süreçte yeterli tedbirlerin alınmamasının insan sağlığı ve çevre üzerinde olumsuz etkiler oluşturduğunun bilindiğini, bu nedenle kimyasalların etkin yönetimi konusunda yapılan çalışmaların daha da önem ve hız kazandığını kaydetti.

- "Ulusal eylem planı hazırlandı"

BM Çevre Programı tarafından hazırlanan ve kalıcı özellik göstermeleri sebebiyle insan sağlığı ve çevreyi olumsuz etkileyen kimyasalların kullanılmasına yasaklama ve sınırlama getiren Kalıcı Organik Kirleticilere ilişkin Stockholm Sözleşmesi'nin 2004'te yürürlüğe girdiğini hatırlatan Ceylan, "Söz konusu sözleşme, Bakanlığımız tarafından imzalanmış ve 2010'da ülkemiz taraf olmuştur. Sözleşmenin yükümlülüklerini yerine getirmek amacıyla da Kalıcı Organik Kimyasallara ilişkin ulusal eylem planı hazırlanmıştır." dedi.

Söz konusu uygulama planlarında bu kimyasalların salımlarının en düşük seviyede tutulması veya mümkünse ortadan kaldırılmasına yönelik eylemlerin yer aldığını aktaran Mehmet Ceylan, "Yürütülen proje kapsamında söz konusu kimyasalların salımlarının kaynağa ve teknolojiye dayalı olarak belirlenmesi ve doğrulanmasıyla, envanter, örnekleme ve analize yönelik çalışmalar gerçekleştirilecektir. KOK olarak sınıflandırılan ve üretimde istenmeden ortaya çıkarak havaya karışan bu kimyasallar, insan sağlığı ve çevre için oldukça karmaşık bir sorunu teşkil etmektedir. Bu kimyasalların havaya olan salımlarını azaltmanın en iyi yöntemi, emisyon sınırlarının belirlenmesi ve mevcut en iyi tekniklerin uygulanmasıdır." değerlendirmesinde bulundu.

Ceylan, 3 gün sürecek eğitim toplantısında 50 uzmana eğitim verileceğini, son gün ise Karabük Demir Çelik Fabrikalarında (KARDEMİR) ölçüm yapılacağını da sözlerine ekledi.

Toplantının açılışına, Karabük Valisi Mehmet Aktaş, Karabük Üniversitesi (KBÜ) Rektörü Prof. Dr. Refik Polat, Safranbolu Kaymakamı Murat Bulacak, Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy ile Karabük Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Başkanı Tuncay Özcan da katıldı.