28 Mart 2024 Perşembe / 19 Ramazan 1445

Sığınmacı çocuklara gönüllü Türkçe öğretiyorlar

Sığınmacı çocuklara gönüllü Türkçe öğretiyorlar - İstanbul'da 2008 yılında muhtaçlara ve yolda kalanlara destek olmak amacıyla 3 kişi tarafından bir kahvehanede başlatılan yardım hareketinin Eskişehir temsilcileri, destek oldukları 50 sığınmacı ailenin çocuklarına Türkçe öğretiyor - Derviş Baba Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Eskişehir Temsilcisi Doğan: - "Türk milleti olarak düşene yardım etmeyi görev addederiz.

29.03.2017 - 10:05
Yiyecek, içecek, yakıt, kıyafet yardımı yaptığımız sığınmacı çocukların okullarda dil yüzünden zorluk çektiğini gördük. Gücümüz yettiğince sığınmacı ailelerin çocuklarına dil eğitimi veriyoruz. O öğrencilerimizin içinde okul birincisi olanlar var"

ESKİŞEHİR (AA) - İstanbul'da 2008 yılında muhtaçlara ve yolda kalanlara destek olmak amacıyla 3 kişi tarafından "Derviş Baba Deliler Abdallar Meczuplar ve Aşıklar" adlı kahvehanede başlatılan yardım hareketinin Eskişehir gönüllüleri, gıda yardımının dışında destek verdikleri 50 sığınmacı ailenin çocuklarına Türkçe eğitimi veriyor.

İstanbul'un Fatih ilçesi Balat semtinde 3 yardımsever tarafından başlatılan yardım hareketi, "Derviş Baba Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği" adıyla yurt geneline yayıldı.

Projeye destek verenlerin yiyecek, giyecek ve maddi yardımlarının dışında üniversite öğrencileri de sığınmacı ailelerin çocuklarına Türkçe öğretiyor.

Derneğin Eskişehir Temsilcisi, Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi Zekiye Doğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, madden yapılan yardımların dışında manevi destek veren gönüllülerin de büyük işler başardığını söyledi.

Yardıma muhtaç ailelerin kaliteli bir yaşam sürebilmesi için çalıştıklarını anlatan Doğan, "gıda, giyim, yakacak" gibi ihtiyaçların dışında özellikle sığınmacı ailelerin çocuklarını topluma kazandırmak amacıyla dil eğitimine önem verdiklerini belirtti.

Doğan, Eskişehir'de 150 ailenin her ay temel gıda ihtiyaçlarını karşıladıklarını dile getirerek, "Türk milleti olarak düşene yardım etmeyi görev addederiz. Yiyecek, içecek, yakıt, kıyafet yardımı yaptığımız sığınmacı çocukların okullarda dil yüzünden zorluk çektiğini gördük. Gücümüz yettiğince sığınmacı ailelerin çocuklarına dil eğitimi veriyoruz. O öğrencilerimizin içinde okul birincisi olanlar var. Bu bizi çok mutlu etti." ifadelerini kullandı.

- "Eskişehir'de 72 milletten insan var"

Yardım çalışmaları sırasında farklı milletlere mensup insanlarla karşılaştıklarını aktaran Doğan, şunları belirtti:

"(Nerelisin?) diye sorduğumuzda şaşırdığımız cevaplar alıyoruz. Filistin, Yemen, Sudan, Somali, Irak, Afganistan, İran, Suriye ve daha sayamadığım ülkelerin milletleri. Burası gerçekten bir ara istasyon gibi. Eskişehir'de 72 milletten insan var diyebiliriz. Bunların çocukları var ve okula gitmeye çalışıyorlar. Tamam, evde yemek var. Bunu sağlıyoruz. Fakat okullarda sınıflarımız 20 ila 40 kişiden oluşabiliyor. İçindeki bir öğrenci için 39 öğrencinin eğitimini yarım bırakamayan öğretmene destek vermeye çalışıyoruz. Çocuklar bizim için gerçekten çok önemli. Anadolu Üniversitesi öğrencilerimize Derviş Baba hareketini destekledikleri için çok teşekkür ediyorum. Gençlerimiz gezip dolaşmak yerine sığınmacı çocuklara dil eğitimi veriyorlar."

- "Birleşmiş Milletler Türkiye kadar yardımsever değil"

Zekiye Doğan, Türkiye'nin "yardım" denildiğinde ilk akla gelen ülke olduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu:

"Birleşmiş Milletler Türkiye kadar yardımsever değil. Fakat reklama gelince en çok onların adını duyuyoruz. Bir çadır kuruyorlar, bir çanta kırtasiye malzemesi veriyorlar fakat sanki bütün muhtaçlara el uzatmış gibi 'BM yardım etti' cümlesini duyuyoruz. Emin olun Kızılayın yaptığı hizmeti hiç kimse yapamaz. Devletimizin yaptığı yardımları bütün milletler birleşse başaramaz. Bizde 'Bir elin verdiğinden diğer elin haberi olmayacak' misyonu var. Bu yüzden de adımızın anılmaması çok normal. Bu işlerin ahiret kısmı da var."