20 Nisan 2024 Cumartesi / 12 Sevval 1445

Zonguldak'ta FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin dava

Zonguldak'ta FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin dava - Sahil Güvenlik Komutanlığı personeli 11 kişinin yargılandığı davanın görülmesine devam edildi ZONGULDAK (AA) - Zonguldak'ta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin, Sahil Güvenlik Komutanlığı personeli 11 kişinin yargılandığı davanın görülmesinde devam edildi.

17.01.2017 - 22:19

Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, darbe girişimi öncesinde "TCSG-86" gemisinde görevli olan subay, astsubay ve uzman çavuşlardan oluşan 4'ü tutuklu 11 sanık ile avukatları ve yakınları katıldı.

Duruşmada, tanıklardan M.M, M.Ö, H.K, M.M.Ö. ve A.Z, bulundukları illerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile ifade verdi.

Duruşmada tanık olarak dinlenen M.M. ifadesinde, bot komutanı olarak Marmaris'te görev yaptığını, tutuklu sanık Oskay Masatcı'yı devresi olması nedeniyle tanıdığını belirterek, şunları söyledi:

"16 Temmuz'un ilk saatlerinde Masatcı ile telefonda görüştüm. Bana, seyre çıkacaklarını söyledi. Ben de bize böyle bir emir gelmediğini söyledim. Daha sonra saat 01.00 gibi İzmir Sahil Güvenlik Bölge Komutanlığından 'deniz hudut kapılarının kapatıldığı, limanlardan çıkışların yasak olduğu' şeklinde emir geldi. Emri çelişkili bulup, grup komutanına sordum. Daha sonra telefonla görüşmeler yaptık. Bu sırada Oskay Masatcı ile tekrar telefonda görüştüm. Oskay bana, sıkı yönetim direktifli emir geldiğini ve geri döndüğünü hatta grup komutanının da limana dönmesi yönünde emir verdiğini' söyledi."

Kendilerinin 16 Temmuz 2016'da saat 04.00 gibi denize açıldıklarını anlatan tanık M.M, "Bizim çıkış amacımız farklıydı. Cumhurbaşkanına yönelik suikast iddiaları vardı. Cumhurbaşkanının Marmaris'ten ayrıldığını öğrenmiştik. Helikopterleri, yani cumhurbaşkanına saldırıya gelen helikopterleri görmüştük. Olası saldırıları engellemek maksadıyla grup komutanımızın emriyle ve onun kaymakamlık, emniyet müdürü ile olan eşgüdümlü görüşmesiyle çıktık." dedi.

Tanık M.Ö. ise 15 Temmuz gecesinde, Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Hakan Üstem'in kendisini aradığını vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Bana, 'Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koymuştur, biz de asker olarak gereğini yerine getireceğiz' dedi. Ben de o an tam algılayamadım. Ancak 'anlaşıldı komutanım' diyerek telefonu kapattım. Harekat Şube Müdürüm Kaya ile görüştüm. O da bana ne olduğunu anlayamadığını bir takım reaksiyonlar olduğunu söyledi. Hakan Üstem beni yeniden arayarak, Ankara Harekat Merkezi'nin bizim harekat merkezimize sözlü olarak ilettiği liman giriş çıkışlarının yasaklandığı, hudut kapılarının kapatılması yönündeki emri sözlü olarak bana tekrar etti. Daha sonra beni tekrar arayarak, 'millet kaçacak' şeklinde bir söz söyledi. Ben bu sözlere anlam verememiştim. O sırada ülkede neler olup bittiğini anlamaya çalışıyordum."

Mahkeme heyeti daha sonra diğer tanıkları dinledi.

- Sanıkların ifadesi

Sanıklardan dönemin TCSG-86 Gemisi Komutanı Yüzbaşı Oskay Masatcı savunmasında, suçlamaları kabul etmediğini ifade ederek, "Terörist damgasıyla yargılanmak bir deniz subayı için onur kırıcıdır. Bir an önce görevime dönmek istiyorum." dedi.

Oğuzhan Özhan, Görkem Özdem ve Samet Battal ise suçlamaları kabul etmeyerek, tahliyelerini talep etti.

Mahkeme heyeti, yaklaşık 6 saat süren duruşmada tutuklu sanıklar Oğuzhan Özhan, Görkem Özdem, Oskay Masatcı ve Samet Battal'ın yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla tahliye edilmesine karar verdi.

Cumhuriyet Başsavcılığının talimatı doğrultusunda, İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince, 11 Ağustos 2016'da "TCSG-86" gemisinde görevli askeri personele yönelik operasyon düzenlenmişti. Gözaltına alınan 11 şüpheliden 8'i tutuklanmış, diğerleri ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki 24 Aralık 2016'daki ilk duruşmada tutuklu 8 sanıktan 4'ü tahliye edilmişti.